39. BÖLÜM - YENİ BİR ŞARA

4K 206 15
                                    

    Şara ayaklarını çaprazında bulunan koltuğa uzatmış çevresinde ki kargaşayı izliyordu. Evin önündeki adamlar sebepsiz bir şekilde azalmış Çağrı ve Anı ortalıkta gözükmüyordu.

Bir sorun olabileceğini düşündü. Neydi ortayı velveleye veren bu sebep?

Umursamayarak yatak odasına çıktı ve kendisini yatağa bıraktı. Çok yorgundu, bedenini taşıyamıyor gibiydi.

Gözlerini kapattığında koluna dokunan birini hissetse bile tepki veremeyecek kadar yorgundu. Bir iğne vuruldu, tahminince dikiş atıldı ve sargı sarıldı.

Saatler sonra ya da dakikalar sonra kapının sertçe çarpması sonucu rahatsız olarak kıpırdandı Şara.

‘’Günahkar olmak hoşuna gidiyor galiba.’’ Bu Anı’nın sesiydi. Çağrı neredeydi?

‘’Bence insanların birbirini katletmesi onu mutlu ediyor.’’ İşte buradaydı.

‘’Mantıklı.’’ Anı ve Çağrı aynı sonuca varmış gibi cevap verdiler. Uyuyordu ve tüm eğlence kaçmıştı.

‘’Uyandırsak mı?’’ Anı fısıldıyordu.

‘’Uyumuyor zaten.’’ Çağrı’nın sert ve kendinden emin sesine Şara az daha gülecekti.

‘’Beni aptal yerine koyma da aç gözlerini.’’ Şara gözlerini açtığında yüzünün dibinde duran birini beklemiyordu. Kendini yatağa biraz daha bastırarak Çağrı’dan uzaklaştırdı.

‘’Gerizekalı.’’ Çağrı kızın alnına vurdu.

‘’Ne kadar korktum haberin var mı?’’Şara anlamamıştı. Uyanmış ve alt kata inmişti.

‘’Sebep?’’Sorgulayıcıydı.

‘’Bir anda yok oldun! Sorumu şimdi bu.’’

‘’Alt katta oturuyordum.’’iki oğlan birbirine baktı.

‘’Anı doktoru Çağır.’’ Şara yorganı üzerine çekti. Anı hızla odadan çıktı.

‘’Gerek yok buraya geldi. Kolumu siz mi yaraladınız?’’ Çağrı’nın gözleri kızın koluna kaydı, derin bir nefes aldı ve yatağın kenarına oturdu.

‘’Şara evden kaçtın.’’ Kız bir anlığına duraksadı. Hayır o öyle bir şey yapmamıştı.

‘’Ne?’’ fısıldamıştı. Çağrı Şara’nın yüzünü avuçları arasına aldı.

‘’Evden kaçıp annenin evine gitmişsin Şara, ablanı kaçırıp kliniğe atmışsın. Kaos yaratıp birçok kişinin ölmesine neden olmuşsun.’’ Çağrı’nın sesinde suçlama yoktu, onun yüzünden insanların ölmesi umurunda değilmiş gibiydi. Sadece olayları anlatıyordu.

‘’Kimler öldü?’’

‘’Çalışanlar falan. Bazı korumalar.’’  Kız gözlerini kapattı. Çağrı’nın elleri soğuk havaya meydan okurcasına fazlasıyla sıcaktı.

‘’Zaten masum değildiler. Ölmeleri sorun olmaz değil mi?’’

Çağrı kıkırdadı. Melodik bir gülüşü vardı.

‘’Kesinlikle. Sonuna kadar hak ettiler.’’

Anı kapıyı bile çalmadan doktorla odaya daldığında Çağrı da kızdan uzaklaşmak zorunda kalmıştı.

‘’Sorun ne?’’

‘’Uyandıktan sonraki 4 saati hatırlamıyor.’’ Doktor göz devirecek gibi olsa da Çağrı’nın pis bakışlarına maruz kaldı.

DELİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin