Bölüm 16

67 9 0
                                    

(Mihri'nin ağzından)

Tamam bu garip bir his. Mutlu ediyor falan. Nerden bileyim hoş işte. Gözlerimi açarak Mert'in yakışıklı suratına baktım. Dudağının kenarı kıvrılmış tatlı tatlı gülüyordu. Bende kendimin ilk öpücüğü çalsam yani bende gülerdim. Şuan utanıyorum ama. Sonuçta ben Mert'i değil... Susuyorum

"Kızardın" diye fısıldadı ellerini yanaklarımda gezdirerek.

"Sıcaktan herhalde" dedim ve gözlerimi uzaklara diktim. Şuh bir kahkaha attı.

"Çok sevimlisin Mihri" ben şimdi sana sevimli kim huysuz kim gösteririm ama beynim yarı alkol yarı öpücük etkisiyle uçmuş gitmiş yavrum.

"Seni eve bırakayım" diyerek belime sarılıp beni kaldırdı. Millet çoktan dağılmıştı. Bizse Mert'le 1 saatten beri sahilde oturuyorduk.

"Pekala" arabasına binmeme yardım edip kapıyı kapattı.

"Mihri" başımı kaldırıp güzel gözlerine baktım. -Seni anan benim için doğurmuş canım hamurunu benim için yoğurmuş- fon müziği altında baya inceledim çocuğu. Gaza gelip şarkıyı söylemeyeyim allahım nolur.

Ensesinde ki saçları karıştırarak bana baktı.

"Söyleyeceklerimi hatırlayacak kadar ayık mısın?"

"Elbette"

"Bak senden çok hoşlanıyorum. Sende benden... Yani sanırım... Değil mi?" Dedi korkuyla

"Sayılır"

"Şey sevgilim olur musun?" Arabayı evin önünde park etti.

"Olur" dedim ve ona gülümsedim. Ardından kapıyı açıp indim.

"Beklemene gerek yok bay bay" diyerek kapıya ilerledim ve açtım. Arkamı döndüğümde hala bekliyordu. Ona el sallayıp bahçe kapısını kapattım.

...

"Oo Mihri hanım tesrif etmişler" sikeyim! Benim planlarımda gizli gizli eve girip ablamada erken geldim demek vardı. Hazar'ın sesini duymayı hiç beklemiyordum.

"Hazar senin ne işin var burda?"

"Belki görüşürüz diye gelmiştim ama Mihri hanım okul balosuna gitmiş , haber vermeden." Tatlım seni götürüyorum ne oluyor. Beni bir kere dansa kaldır sonra ben yerimde oturayım hazar kızlarla Ooo bilmem kaçıncı trilyon dansını yapsın. Yeter can bu.

"Hazar unuttum özür dilerim"

"Unutmuycaksın Mihri, ee nasıldı?"

"Hiiiç öyle balo istee" balo yani.

"Kiminle gittin baloya" sevimli yüzüne bakarken bir an otur hepsini anlat. Ooo hazar'la Mert'in nasıl öpüştüğünü tartış. Yok durun olmaz. Hazar şimdi der ben daha iyiyim falan  dağlar bayırlar...

"Şey, Sinem'le gittik." Belki Mert'in diğer ismi Sinem ? Olamaz mı olabilir. Hayat bu ne anne babalar var. Bence Mert şükür etsin Sinem koyduklarına... Yok lan öyle bir şey.

"Emin misin Mihri?"

"Tabikide Hazar, sana yalan söyleyecek değilim ya"

Hazar'ı ikna ettikten sonra yukarı çıkıp banyo yaptım. Ve pijamalarını giydim. Banyodan çıktığımda hazar yatağıma kurulmuştu.

"Hazar..."

"Hmmm?"

"Az kaysana" dedim masum masum. Hafifçe yana kaydı. Bende yanına sokuldum. Uyuduğunu bildiğim için üzerimize örtüyü örttüm.

....

"Mert'ti"

"Oha." Lütfen hazar biz yeni çıkmaya başladık. Yüzüne zarar verme diyesim geldi. Hazar bu dedim diye daha çok parçalar cocuğu. Kaç saklan Mert. Vururlar seni merdo merdo söylemedim mi!! (Doğru söyleyin türkü buraya şlap diye yapıştı)

Hazar işinin olduğunu söyleyip çıktı. Ben bilirim o işleri. En acilinden aradım Merve'yi.

"Merve"

"Ne var ya"

"Hazar bir kızla beraber olacakmış şuan yanına gidiyor"

"Ne!" Diye cırladı. Bu kız beni aradı dün. Ben hala seviyorum hazar'i yardım et mihri diye ağladı. Yedirmem hazar'ı sana Merve ama Mert'in başı belada.

"Evine git sen ve ara onu sen onu baştan çıkartmayı bilirsin artık" diye yalancıktan kıkırdadım. Kızı bir heyecan sardı. Bir heyacan sardı. Ben burdan anlıyorum.

"Tamam bunu unutmayacağım." Diyerek telefonu kapattı. Bende Merve malı. Boşuna siktireceksin kendini ama olsun.

Alelacele Mert'i aradım. 3. çalıştı açtı.

"Selam" sesi boğuk ve derinden geliyordu.

"Mert..."

"Söyle" derken keskin bir nefes aldı.

"Neler oluyor" dedim merakla

"Hiç ayağıma toplu iğne girdi. Cadı onunla uğraşıyor"

"Selam söyle" Mert'e güveniyoruz değil mi? Eveeeet!!!! "Hazar'a gözükme"

"Ne?"

"Hazar'a ağzımdan kaçırdım ben. Büyük ihtimalle seni arıyor"

"Sağol bebeğim" diyerek sessizliğe gömüldü. Kapandı sanarken bir ses duydum "lanet olası"

....

Millet bu bölümü gecenin bilmem kaçında yazdım. Kafam güzeldi. (Ben içki içmem ama bende öyle bir bünye var ki... Su içip sarhoş olurum falan.) neyse beğendiğinizi umuyor votelerinizi bekliyoruz xoxoxo

Güneşin Öteki TarafıWhere stories live. Discover now