Güneşin Öteki Tarafı

Bölüm 17

(Hazarın ağzından)

Sinirli adımlarla evden uzaklaşırken , Mert'e ne yapsam diye düşünüyordum bi yandan da. Kavga etsem , belli Mihri Mert'le ilgileniyordu , belki de Mihri bana küsecekti ve ben tekrar küslük yaşamak istemiyordum.İçim içimi yiyerek evin orada ki dar sokağa girdim ki girmez olaydım keske. Merve bi anda karşımda belirdi,bastan çıkarmaya çalışan hareketler yaptı karşımda.

Yemezler kızım, neler gördük biz.Tamam belkide yerler.

...

Evden çıktım ve barın yolunu tuttum.Tabii sigarami yakmayı da unutmadım.

Unutmam! Neyse sacmalamayım .ss

-Ne bok yiycen Hazar, Mert'i dövsen başka dövmesen başka. Mihri'yi paylaşmam ben o piçle.- düşünceleri beynimi sikmeye devam ediyordu tabi ki de.

Barın girişinde Eray bekliyordu.

"Oo Hazar, gelir miydin sen buralara ya"

Gülümsedim hafiften "Arada uğruyoruz işte canım"yavşamış gibi oldu aslında her neyse ya.

"Ben içmeye geldim katılsana bana kanka" bara başka ne için gelcen zaten salak mısın Hazar.Hep Mihri'yi düşünmekten bunlar.

...

Bir shot daha bir shot daha derken 1 tane 35 lik tekila ve vodka bitirmiştim.Saatlerdir içiyordum ve şu an uçuyordum.Voho!

Bu hisse bayılıyorum dostum, mide bulantısu,dönen dünya, çalışmayan beyin ve emirlerine uymayan bacaklar..

Zorluklada olsa (2 saat sürmüştür caktirmayin) Mihrilerin evine gitmeyi başarmıştım.Beren kapıyı açtı ve beni görünce başta şaşırdı fakat sonra sarıldı bi anda.

"Iyy leş gibi içki kokuyorsun Hazar!"

"Agsjfjsha"seklinde tam bir sarhoş gülüşü attım ortaya.

"Git yat şu koltuğa, Mihri'ye geldiğini söyleyip kahve yapayım sana"

Beren Mihri'yi çağırmak için çıktığında bende koltukta öylece yatıyordum fakat başım öyle bir dönüyodu ki anlatamam size.Kafamı sallasam biraz daha gidip kusarım o derece.Sarhoştum zaten deli gibi ne beklersiniz bi sarhoştan, ağzından güller mi çıksın.(Sacmalamak cok hos lalalala)

Berenle Mihri merdivenlerden inerken Beren mutfağa girdi, Mihri'de yanıma oturdu.

"Yine neden içtin Hazar?"

"Merti dövüp seni üzmek yerine , kendime kötü bişey olmasını tercih ettim" bi sarhoşa göre çok duygulu cümlelerdi bunlar fakat insanlar sarhoşken daha duygusal olur sakın unutmayın.Yattığım yerden doğruldum ve Mihri'ye  doğru yaklaştım.

"Ne üzülmesi Hazar, Mert için mi üzüleceğim ben"

"Mihri Mert'e ilgi gösterdiğini biliyorum! Benden saklamasan iyi olucaktı aslında" diye yüksek sesle çıkıştım.Mihri kafasını yere eğdi ve utandı, bu hareketinden söylediklerimin doğru olduğu anlaşılıyordu zaten.

Mihri'yle göz gözeydik ve o kadar yakındık ki birbirimize nefeslerimizi hissediyorduk, hayret aslında içki kokusundan rahatsız olmuyordu.

Nasıl oldu bilmiyorum ama o anın etkisiyle Mihri'yle öpüşme isteği doğdu bi anda içimde, başta kendime ciddi bir tokat attım -Hazar manyak misin lan sen o senin herseyin, kardesin-

"Hazar iyi misin? Niye kendine tokat attin?"

Dayanamıyordum artık.Sarhoşluğun cesaretiyle bi anda yapmıştım Mihri'ye ve yaklaşık 5 saniye boyunca öptüm,Mihri olayın şokunu atlatana ve Beren ayirana kadar.

Tabi o sirada Beren kahvemi getirmisti ve basimda bekliyordu.

"Hazar naptigini saniyosun sen!"

Bir tokat yedim Berenden.Mihri ise hala olayin sokundaydi.Beren cevap vermedim ve nedenini bilmeden ağlamaya başladım.

"Hazar inanmiyorum sana"Beren hala söyleniyordu.Kafami yastığa gömdüm ve orda uyuyakalmisim zaten.Ne yapmıştım ben,nasil yapmıştım bunu Mihri'ye, neden yapmıştım.Kendi davranışlarımın nedenlerini, cevaplarını bilemiyordum.Zaten sabaha unutacaktim büyük ihtimalle, unutmak dileğiyle.Eger unutmazsam benim için iyi olmayacaktı çünkü.

...

Uzun bir aradan sonra sizinleyiz. Bolum yayınlamamızın sebebi yok.Usendik çünkü,özür dileriz.

-Eren