Önümdeki kahveyi içtiğimde içim ciddi anlamda gerçekten ısındı.Dışarıda kaldığımız vakit bizi buldukları ana kadar tam bir buz ayıcığına dönüşmüştüm. Bir de Sehun'un son dediklerimden sonra beni kar topuna tutması vardı. Sanki yüz yıllık intikamını alıyor gibiydi. Zaten eldivenimin tek eşi yoktu tek elle kendime bir savunma hattı kurana kadar soğuktan her yerim buz tutmuştu.
Bizi bulduklarında birkaç azarlı cümle de yedikten sonra şimdi oturmuş karşımda kendisi almasa bile soğukta kaldığım için intikamını almış kadar olan Chanyeol'un sırıtışını çekiyordum. Aslında kaldığımız yeri bulurduk ama Sehun'un kar topu savaşını çekmek zorunda kalmıştım ve böyle bir duruma düşmüştüm.Hala sırıtmakta olan Yeol'e uykulu gözlerimle bakabileceğim en kötü bakışı atıp
"Bak Yeol ben intikam aldım mı çok pis alırım sırıtmayı kes" dediğim sırada telefonum titredi eldivensiz kaldığı için soğuktan kızarmış elimi masaya doğru uzatıp telefonumu aldım ve kilidini açınca gelen mesaja tıkladım.
Çakmaayı: En huzurlu olduğum an gözlerinin gözlerime değdiği andır. İnan ki bu soğukta bile gözlerin beni bulduğunda içim ısınıyor ve ben kendimi başka bir evrende gibi hissediyorum.O evren senin bana sunduğun en güzel evdir. Birlikte o evrende yaşasak muhteşem olurdu. Sadece ikimiz başka hiçbir şeye gerek yok. Zaten sen olunca tüm güzellikler etrafımı kuşatıyor.
Mesajı okuduğumda neden bilmiyorum kendimi tuhaf hissettim bu his huzursuzluk muydu yoksa başka bir şey miydi emin olamadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANONİM:AYI
Historia CortaBilinmeyen: Yağmurda hasta olmadan çabuk ol da git Biradetayınini: Sen kimsin? Bilinmeyen: Ben mi şey ben ayı Biradetayınini: Dalga mı geçiyorsun? Bilinmeyen: Sanırım dolaylı yoldan öyle oldu kkkk Biradetayınini:Seni engelliyorum.