Alışveriş

39 3 0
                                    

                          ***

   Yasemin soruyu sorar sormaz pişman olmuş gibi yanakları kızararak Tayfun'dan bakışlarını kaçırdı. Tayfun bu haliyle normalden iki kat güzel görünen Yasmin'i seyretmekten kendini alıkoyamadı. Ayrıca söylediği şey de hoşuna gitmişti.

   Yine de kendi sorusuna cevap almadan onunkini cevaplamayı düşünmüyordu. Aklı hala o adamdaydı. Bunu yaparken Yasemin'i germek istemiyordu. Bu alışveriş o açıdan iyi olacaktı. Ali Tayfun için hem iyi bir arkadaş hem de Yasemin açısından bir şans olmuştu.

   Otoparka gelmişlerdi. Birlikte Tayfun'un arabasına bindiler.

-Ali bir patavatsızlık yapmadı değil mi? Aslında az önce sizi araması da ayıp oldu. Kusura bakmayın.

-Saçmalama lütfen. Dedim ya Ali'yi ilk önce ben aradım, ayrıca beni rahatsız eden hiçbir hareketi de olmadı. Aksine çok eğlenceli ve zeki bir çocuk.

-Yaa dışı sizi yakar içi beni.

-Çok mu uğraştırıyor seni?

-Yani hakkını yemeyeyim, kızdırıyor ama üzmüyor. Olgun davranmayı da biliyor, tabii işine gelince.

-Genç yaşta ailesini kaybeden çocuklar erken büyüyor böyle, senin gibi.

   Yasemin buna cevap vermeyince Tayfun hemen söylediğine pişman oldu.

-Özür dilerim, seni üzmek istememiştim.

-Önemli değil, sadece hakkında konuşmak istediğim bir konu değil.

-Peki, o zaman Ali'nin yaramazlıklarından bahsedelim.

-Ahh,evet en sevdiğim konu.

                           ***

   Ali'yi evden almaya geldiklerinde deli gibi gülüyorlardı.

-Gerçekten tüm bunları Ali mi yaptı?

-Daha fazlasını da yaptı ama şimdi anlattığımı duymasın.

-Niye, kızar mı?

-Hayır şımarır, bunlardan gurur duyar, çok saçma.

   Ali arabaya binince sustular. Yasemin dikiz aynasından Ali'ye sinirli bir bakış attı ama Ali hiç oralı olmadı.

-Hiç bakma öyle, o telefonu yüzüme kapatmayacaktın.

-Bunu sonra konuşacağız seninle.

-Seninle konuşmak istersem belki. Neyse naber Tayfun abi?

-İyidir, eee söyle bakalım nereye gidiyoruz?

-Valla saçma sapan bir proje ödevi, bir sürü de saçma sapan malzemesi var. Bir kaç yere uğramamız lazım.

-Tamam, hallederiz, sıkma canını.

-Bu ödev daha bugün verilmedi değil mi, neden hep son güne bırakılıyor?

-Aman abla, bana kalsa hiç yapmazdım ama grup ödevi, çocuklara ayıp olmasın.

-Gerçekten büyük incelik.

-Benimle uğraşmasan diyorum.

-Bana ukalalık etmesen diyorum.

   Tayfun bir yandan Ali'nin tarif ettiği yöne doğru arabayı sürüyor, diğer yandan abla-kardeşin tatlı atışmalarını keyifle izliyordu. Sadece iki kardeştiler ama o geniş ailelerden bile daha sevgi ve enerji doluydular. Kavgalarından biraz da huysuz olduklarını çıkardı ama bu onu hiç rahatsız etmiyordu.

ANSIZINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin