ZEHİR

ÖDEV

Emma vampir bölgesine doğru gidiyordu. Bir yandanda Nora'nın zorla giydirdiği kısacık mavi şortunu çekiştiyordu. Çok kısaydı ve kız bundan rahatsız oluyordu!

Vampir bölgesine girince gözleri Jackson'ı aradı. Onu Elena denilen kızla konuştuğunu görünce yumruğunu sıktı. Bu çocuk resmen kızın duygularıyla oynuyordu! Ama kız buna izin vermeyecekti! En azından deneyecekti.

Yanlarına gelince ikisi de ona bakmaya başladı. Emma rahat bir şekilde ''Siz rahatsız olmayın. Sadece Bayan Sea'nin verdiği ödevi yapıyorum. Jackson'ın yanından ayrılmayacağım.'' diyip omuz silkti. 

Elena tek kaşını kaldırıp Jackson'a bakmaya başladı. Emma da oğlana bakınca Jackson'ın ona baktığını görünce göz göze geldiler. 

Emma ona masumca gülümsedi. Siz devam edin hareketini yaptıktan sonra Elena'nın cırtlak sesini duydu. ''Bayan Sea ne kadar garip değil mi? Ezik insanları bizi takip etmesi için yolluyor.''

Ne yazık ki Jackson Emma'ya bakmakla meşguldü. Bu yüzden Elena'ya cevap veremedi.

Emma ise onun bakışlarını umursamdan Elena'nın insanlara hakaretlerini dinliyordu. Kaşları farkında olmadan çatılmıştı.

Sonunda dayanamayan kız ''İnsanlar olmayınca sizin var olabileceğinizi mi sanıyorsun? İki günde kansızlıktan ölürsünüz! Senin bu kadar küçümsediğin insanlar sayesinde hayattasın.'' diye sesini yükseltti.

Elena şaşkınlıktan gözlerini büyütüm Emma'ya baktı. Emma ise gözlerini devirip hala ona bakmakta olan Jackson'a döndü. ''Sen de bana bakmaktan başka bir şey yapıcak mısın? Yarın Bayan Sea'ye güzel şeyler anlatmak istiyorum.''

Jackson yeni yeni kendine geliyordu. Gözlerini birkaç defa kırpıştırdıktan sonra arkasına dönüp ilerlemeye başladı.Emma da arkasıdan gidiyordu. Bir yandan da karşısında giden vampiri inceliyordu. Dünki olayı umursamıyor gibiydi ve bu kızın sinirlerini bozuyordu.

Jackson beyaz bir kapının önünde durup kıza bakmaya başladı.

Emma çevresine bakınıp ''Ne?'' diye sordu.

Jackson gözlerini devirdi. ''Erkekler soyunma odasına da mı geleceksin ?'' 

Emma omuz silkip ''Neden olmasın? Bayan Sea vampirinizin yanından bir dakika bile olsa ayrılmayın dedi. '' diyip beyaz kapıyı açtı. Jackson da onun arkasından girdi.

Çoğu erkeğin üstü çıplak ve altlarında havlular vardı. Neredeysi hepsi kaslıydı. Emma birden cennete düştüğünü sandı. Girdiği gibi de bütün erkekler kıza bakmaya başladı. 

Sarışın ve gayet iyi bir vucüda sayip olan bir çocuk ''Jackson, dostum yatağa kız atacaksan başka yere git. Gerçi bu bebeği çıplak görmek isterim. '' Deyip göz kırptı Emma'ya.

Onun bu cümlesiydi ortalık kahkahaya boğuldu. ''Kes sesini Edward. Yoksa ben keserim!''

Jackson'ın gür sesiyle kahkahalar bir anda kesildi. 

Esmer olan bir çocuk kızı süzdükten sonra Jackson'a döndü. ''Onu buraya neden getirdin Jackson?''

Jackson sıkıntıyla ensesini kaşıdı. '' Bayan Sea ödev vermiş. Vampirlerini bir gün boyunca izleyeceklermiş.''

Esmer olan '' Bayan Sea insanların öğretmeni ama bu kız vampir.'' dedi.

Edward esmer olanın omuzuna vurdu. ''Dostum anlamadın mı? Bu o kız. Hani dönüşümü yavaş olan.''

Esmer olan Edward'a baktı bir süre. Sonra Emma'ya döndü. Kızı dikkatle süzmeye başladı. ''Emma'yı süzmeyi kes Micheal!'' 

Micheal gözlerini Emma'dan alıp tişörtüne uzandı. 

Edward ise kıza yaklaşıp ''Demek ismin Emma. Benim adım ise Edward. Ne zaman isterse beni arayabilirsin bebeğim. Numaram bu kartta yazıyor.'' diyerek bir kart uzattı kıza.

Emma kartı alıp Edward'a gülümserken Jackson'ın sinirli bakışlarından kaçamadı. 

Aralarında kısa boylu çelimsiz bir çocuk ''O bizi izlerken mi giyineceğiz?'' diye sordu.

Edward çocuğa gülümseyip tekrar Emma'ya döndü. ''Benim için sorun yok.''

Jackson sinirle nefes alıp ''Kapa o lanet çeneni Edward! Emma, sen de şuradaki duvarın arkasına geçiyorsun. Ben seslenene kadar da çıkmıyorsun.'' diye bağırdı.

Emma sinsice sırıtıp ''Bayan Sea'nin dediklerini söyledim sana Jackson. Seni bir dakika bile yalnız bırakamam.'' dedi.

Edward büyük bir kahkaha attı. Emma'nın yanına gidip kolunu kızın omuzuna attı. ''Ben bu kızı sevdim dostum.''

Jackson sinirli bakışlarını Emma'ya yollarken gözleri kırmızıya döndü. 

Micheal Jackson'ın omuzundan tutup ''Dostum, sakinleş biraz. Bu kadar sinirlenme. '' diye uyardı.

Edward Jackson'ın sinirli bakışlarını görünce geri çekildi. '' Siktiğimin Bayan Sea'si. Daha fazla beni sinirlendirmeden şu lanet duvarın arkasına geç Emma!''

Emma sesli bir şekilde yutkundu. ''Tamam.''

Jackson'ın gösterdiği yere doğru gitti.

''Gel Emma.'' Jackson'ın sesini duyunca saklandığı duvarın arkasından çıktı. İçeride Edward ve Jackson'dan başka kimse kalmamıştı. 

Hep beraber odadan çıktılar. Edward ve Jackson yan yana önden gidiyordu. Emma ise ikisinin arkasındaydı. Kendini dışlanmış gibi hissediyordu. Sıkıntıyla bir nefes alıp onları takip etmeye devam etti.

Bahçeye çıktıklarında diğer çocukların ısınmay hareketleri yapmakta olduğunu gördü. 

Jackson Emma'ya döndü. ''Sen türübünlerde bizi izleyebilirsin.''

Emma sıkılarak türübünlere doğru gitti.  Ta ki türünde oturan Elena'yı görene kadar... Bu sefer yalnız da değildi. Yanında iki kız daha vardı ve Jackson'ın ismini söyleyerek tezahürat ediyorlardı. 

Emma sinirden dişlerini sıkarak en öne oturdu. Onları arkasında bıraktığı için mutluydu.

Maçın bitmesine beş dakika vardı. Şuan Jackson kazanıyordu. Karşı takıpda Edward kaptanlık ediyordu. Basketbol oynuyorlardı ve bunu izlemek gerçektende eğlenceliydi.Çok hızlı hareket ettikleri için takip etmesi zor oluyordu.

Elena maç boyunca susmamıştı. Emma kulaklarının hasar gördüğünden emindi.

Hava kararmış ve ay maç sahasını aydınlatıyordu. Emma'nın yurda dönmesi gerekliydi. Geçikirse yurda almazlardı.

Nihayet maç bitmişti. Emma ayağıya kalkıp sahaya indi. Jackson'ı bekliyordu. Tabi ki de maçı Jackson kazanmıştı çok az bir farkla.

Jackson türübüne doğru yaklaştı. Elena hızla Jackson'ın boynuna atladı. Jackson'ın elide Elena'nın belindeydi.

Emma sinirle derin nefesler almaya başladı. Dün o eli onun belindeydi! Ona teslim olduğu için lanet okuyordu kendisine. 

Dişlerini gıcırdatmaya başladığında omuzunda bir el hissetti. Dönüp baktığında bu kişinin Edward olduğunu anladı.

Edward, Jackson ve Elena'ya bakıyordu. ''Şu ikiliği görüyor musun? Jackson ve Elena çok iyi arkadaşlar ama Elena Jackson'ı arkadaşlıktan fazla seviyor. Jackson bunu görmüyor bile. Melissa olayını duymuşsundur. Elena Jackson'la ondan önce bile arkadaştı. Onu o olaydan sonra Elena destek çıktı Jackson'a. Kız kör kütük Jackson'a aşık ama Jackson hiçbir şeyden habersiz. Çok garip değil mi?''

Emma birden ezildiğini hissetti.  Jackson'ı Elena hak ediyordu. O kim oluyordu ki aralarına girmeye çalışıyordu? 

Titrek bir nefes aldı. Sessizce oradan ayrıldı. İşte bunu kaldıramazdı. Martin'den sonra Jackson vaksı çıkmıştı. Neden imkansız aşklar hep onu buluyordu ki?