beşinci bölüm

6.6K 267 16
                                    

Kocasının yanına elindeki tepsiyle otururken konakta gelinler dışında kimsenin olmamasındandı bu rahatlığı Asmin'in.

"Sende bir haller var Asmin." diyen Mirhan, gene gözlerinden anlamıştı sevdiği kadının.

"Sana öyle gelmiştir." diyip gülümsediğimde kolunu bana atıp kendine çekti.

"Asmin derdin ne?" diyip bana yukarıdan baktığında adeta küçüldüm. Ona nelerden bahsetmem gerektiğini bilmiyordum, bahsetmem gerekiyor muydu onu bile bilmiyordum.
Ama en azından bir şeyler biliyor mu öğrenmek zorundaydım, belirsizlikle yaşamak zordu.

Derin bir nefes aldım.

"Mirhan, Zeyneple abine hiç dikkat etmiyor musun?" dediğimde kasıldığını hissettim.

"Dikkat edilecek bir şey göremedim aslında." dediğinde yüzü düşünceliydi.

"Bir şeyler biliyorsun." dediğimde bana baktı uzun süre sesini çıkarmadan, kafasını aşağı ve yukarı doğru salladı.

"Bu konuyu kapatalım mı?" dediğinde olduğum yerde dikleştim.

"Kapatamayız Mirhan, bildiğin bir şeyler var söyle bana ne olursun." dediğimde gözlerim dolmuştu.

"Zeynebin abimi sevmediğini bu konağa girdiği ilk andan beri biliyordum." dediğinde o günü hatırladım. Benim ona olan sinirimi yatıştırmaya çalıştığı geldi aklıma.
O gece hiç uyumamıştı onuda biliyordum.

"Neden bana söylemedin?" diyip ona dönerken o da aynı şekilde bana döndü.

"Söyleyemezdim, Asmin her ne olursa olsun o benim abim." dediğinde alaycı bir tavırla güldüm.

"O kızı, senin abini sevdiğin kadar seviyordum ve sen bunu biliyordun. Ben ondan nefret ederken sen bana sesini bile çıkarmadın Mirhan." sinirliydim, mutlu olmak isterken geçmişten gelen her sır aramızı açıyordu. İkimizde farkındaydık. Bir şeylerin ucu sürekli bize değiyordu.

"Sende bir şeyler biliyorsun değil mi?" dediğinde sesimi çıkarmadım.

"Ne biliyorsun Asmin? Seni abime bakarken gördüm, ne biliyorsun da ona böyle nefretle bakıyorsun?" dediğinde kafamı kabullenemiyormuş gibi iki yana salladım, kabullenemiyordum çünkü. Bu kadar yük Zeynebin omzundayken ben düşüncesine bile dayanamıyordum.

"Sen bildiklerini anlat önce." dediğimde derin bir nefes aldı.

"Bunları duymaya hazır mısın bilmiyorum Asmin." dediğinde bana bakmıyordu.

"Mirhan anlat ne olursun." elimi iki elinin arasına aldı.

"Abim biliyordu, her şeyi önceden düşünmüştü Asmin. Zeynebin abine olan aşkını biliyordu, onların birbirlerine olan sevdalarından haberi vardı. Kabullenemedi bu konağa gelip her gece karısından Zeynebin intikamını alırken, gözündeki öfkenin her anına şahit oldum. İzin vermedim Zeynebe yaklaşmasına bir süre, sonra Esma'nın yüzündeki morluklar, kimsenin duymadığı ağlayışları beni mecbur bıraktı. Bilmiyordum böyle olacağını sevdiği insan yanında olursa kimseye dokunmayacağını sandım. Çünkü bana onunla olan hayallerinden bahsetti, tek istediği omzunda uyumaktı Zeynebin. Bilmiyordum böyle olacağını yemin ederim ki bilmiyordum, Esma'ya yaptıklarının aynısını ona yapacağını hiç düşünmedim." Boğazımdaki yumru sözleri bitince geçmedi.

"Sen birinin acısını dindirmeye çalışırken Zeynebin de hayatını kararttın Mirhan. Sen de biliyordun, onların birbirlerine nasıl baktığını sen de görmüştün. Bir kadına yardım etmek için diğerini ateşe attın. Peki dindi mi Esma'nın acısı? Kesildi mi ağlayışları? Ben söyleyeyim Mirhan, hayır." dediğimde titreyen bacaklarım herkesin her şeyin farkında olmasındandı.

YARIM KALAN (KUMA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin