Ölü balık gibi baygın baygın Cem'in hafif çekik yeşile kaçan gözlerine bakıp analar ne doğuruyor be ! derken ;
'İyi misin?' Dedi Cem tok erkeksi sesiyle. Seni gördüm daha iyi oldum demek isterdim ama iyiyim teşekkür ederim diyebildim kekeleyerek.
- Neyin var çok dalgındın ,kötü bir şey mi oldu? Yardımcı olabilirim
Az önce kevaşe sevgilisinin benimle herkesin önünde dalga geçtiğini ,caaaanım kaşlarıma hakaret ettiğini söyleyemedim.
- Hiçç..Hiçç yok bir şeyim sadece biraz rahatsızım,yorgunluktan sanırım.
- Sizi gideceğiniz yere kadar bırabilirim.
- Gerçekten hiç gerek yok zaten durak çok yakın biner giderim.Hem biraz yürüyüş iyi gelir.
- Biraz yürüyüş iyi mi gelir ,emin misin? Az önce o kadar dalgındın ki sana çarpıyordum. Bir dahakine bu kadar şanslı olmayabilirsin.Israr ediyorum bin lütfen arabaya.
Lüks ama spor olmayan siyah arabasına doğru yürürken o da okulun karşısındaki markete girdi. Ben ön koltuğa oturup emniyet kemerimi taktım onu bekliyordum. Hızlı hızlı adımlarla gelip arabaya bindi ve marketten aldığı suyu bana uzattı.
- Korkmuş olabilirsin diye düşündüm,su iyi gelir.
Teşekkür edip suyu içmeye başladım. Su içmeliydim ama korkudan değil heyecandan. Heyecanlanınca hemen büyük tuvaletim gelir. Umarım donuma sıçmam!
Çok şaşkın bir haldeydim. Bundan daha 20 dakika önce koridorun ortasında psikolojik saldırıya uğramıştım şimdi ise o kokonanın sevgilisinin arabasındayım ve tamda yanında oturuyorum. Cem'in dengi olsam ben Melis'e martılara simit atmayı gösteririmde ben bildiğiniz Melislerden değilim işte.
Kuaföre! diyiverdim istemsizce. Hay saf Melis..
- Nasıl yani eve gidip dinlenmeyecek misin ?
- Şey.. Annem kuaförde anahtahtarım onda o yüzden.
Onaylar gibi başını salladı. İlk yalanımı daha ilk görüşmede söylemiştim. Bunlar hep sesli düşünmemden dolayı.
Sağ köşede bir kuaför dükkanı vardı. Annemin orada olduğunu söyledim. Cem arabayı yavaşca sağa yanaştırdı ve bana doğru baktı.
Tanıştığıma memnun oldum, kendine dikkat et dedi gülümseyerek.
Bende memnun oldum tekrardan çok teşekkür ederim dedim ve emniyet kemerimi çıkarttım. Tam arabadan inecekken ;
- Pardon ismin ne idi?
- Melis..
- Kendine iyi bak Melis
- Sende..
Allah'ım bayılmak üzereydim nasıl bir tatlılık nasıl bir kibarlık.. Cem bu kıza nasıl baktı hiçbir fikrim yok. Karakterleri o kadar zıt ki Melis hiç hak etmiyor. Cem ne kadar iyi bir insansa Melis o kadar kötü,kibirli ve şımarık. Sadece güzel diye Cem'in onunla beraber olduğunu sanmıyorum. Bu psikopattan bu büyünün tarifini almalıyım.
Bizim evin bulunduğu mahalle yürüme mesafesindeydi. Tabanları yağladım ve yürümeye başladım saf saf gülerek. Bugüne kadar hiç sevgilim olmamıştı bende kimseyi sevmedim zaten. Sevmek veya sevilmek nasıl bir duygu hiç bilmiyorum. Ama ara sıra eksikliğini hissediyorum sanırım. Ben babasız sadece annem ile büyüdüm. Annem bana hem anne hem baba oldu. Bir erkeğin sırtına yaslanmayı,ondan cesaret alma duygusunu hiç tatmadım. Gösterişsiz,içine kapanık,asosyal birisi olduğum için hem arkadaş anlamında hemde sevgili anlamında hep yalnızdım. Belkide yalnız olmak beni asosyalliğe itti,bilmiyorum. Mesela yalnız yürümek, dışarıda yalnız yemek yemek, sinemaya yalnız gitmek çoğu kişiye normal gelmez. Yalnızken çoğu kişi bu aktiviteleri yapmaz ama ben bunları hep yalnız yaparım ve bana çok normal gelir.
Yılda iki kez en fazla üç kez işimin düştüğü Figen ablanın kuaför dükkanına gelmiştim. İçeriye girip figen abla diye haykırdım. Kendisi otuzlu yaşlarda bakımlı bir hatunun ayaklarını törpülüyordu.Sanırım bu işleme pedikür diyorlar. Acaba benimde ayaklarıma bakım yaptıracağım bir an gelecek mi? Ayak yani bu ne bileyim en fazla yıkarsın.
- ooo gözlerime inanamıyorum küçük hanım biz sizi buralarda pek göremiyoruz
Sende mi Brütüs ! Sende iğnele.
- Kaşlarımı aldırmaya karar verdim abla ,ne zaman biter işin?
şaşırmış bir ifadeyle 'beş dakikaya geliyorum' dedi. Kırmızı deri koltuklara oturdum sehpanın üzerindeki saç kesim kataloğuna bakmaya başladım. Kendine yakışanı giyip kendine yakışan saçlar ve saç renkleri kullandığın zaman güzel olmak zor değildi. Acaba bende mi stilimi değiştirsem diye düşünmedim değil. Alnım biraz geniş o yüzden kahkül yakışır diye düşünüyorum. Neyse şeytan dürtmesin bir anda fazla değişiklik kaldıramam.
- Gel canım otur şöyle kaşlarını halledelim
Aynanın karşısındaki koltuğa otururken Figen ablanın telefonu yüzüme tutarak geldiğini gördüm.
- Ne yapıyorsun abla?
Kikirdeyerek 'önceki/sonraki yapacağım' dedi.
Sen hayırdır yaa,maskot olduk resmen. Mahallenin muhtarlarındaki maymundan bir farkım yoktu.
Uzandım koltuğa kendimi Figen ablaya bıraktım. Eli ve ağzıyla birlikte ipi acayip acayip doladı üzerime eğildi veee OH MY GOD ! Bu nasıl bir acıdır ya ciğerim söküldü. Orayı gerdir burayı gerdir derken 15 dakika içinde beni yoldu attı 'işlem tamam'dedi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tuzlu Aşk
ChickLitHer zaman kibir,kıskançlık,bencillik mi kazanacak ? Yoksa sıradanlık mı güzel kapılar açacak ? Yapmacık Melis mi? Doğal Melis mi ? Liseden üniversiteye uzanacak güldürecek cinsten bir aşk hikayesi. Bu aşkın rengi ise Mavi olacak.