Telefondan yarın sabah için Marmaris'e bilet baktık. Yolculuğumuz yaklaşık üç buçuk saat sürecekti. Orada ne yapacağımıza dair kafamda en ufak bir fikir yoktu ama ben kıvırcığa güveniyordum vardır onun kafasında plan. Benim tek düşüncem annemden nasıl izin alacaktım. Sabah okula gidiyorum diye çıkardım ama okul çıkış saatinde evde olamazdım. Orada ki işimizin ne zaman biteceğini bilemezdim. Düşün Melis düşün,yalan düşün.
- Melis geleceğim dedin ama izin alabilecek misin ? Eğer sorun olursa yanlış anlamam.
- Yok kanka ya izin alırım tabiki de,ben halledicem sen düşünme. Peki sen nasıl izin alacaksın ?
Gülerek '' bilmiyorum'' dedi. ''Bende bulurum ufak çaplı bir yalan''. Mahsülleri yanmış çiftçiler gibi ne yapacağımızı kara kara düşünüyorduk. Ailemize ''siz karışmayın namus davası bu'' diyemezdik.
- Kızzz buldum Ceren dinle beni. Şimdi biz üniversiteye hazırlanıyoruz ya Manisa'da üniversite tercihleri ile ilgili konferans varmış okul bizi oraya götürecek deriz. Saat yedi de başlayacak akşam dokuz gibi bitecek deriz,ne diyorsun ?
- Olur olur çok güzel olur. Oh be ! rahatladım. O zaman tek işimiz sabah olmasını beklemek.
- Biz yarın ne yapacağız peki Marmaris'te, onlarla mı konuşacaksın ?
Gözlerinden alev çıkarak '' o kadar medeni olabileceğimi sanmıyorum, sadece konuşacak olsam telefonda konuşurdum'' dedi. Hatun haklıydı. Bende olacakları çok merak ediyordum.
Okul çıkışında birbirimizi öperek vedalaştık. Yarın sabah okul kantininde değil İzmir şehirler arası otobüs terminalinde buluşacaktık. Eve gitmek için acele ediyordum, annemden yalan dolan ile de olsa izin almalıydım.
Koşar adımlarla metro durağına gittim merdivenlerden hızla inerken bir güzel yere yuvarlandım. '' ulan kim çekti merdivenleri ayağımın altından ??'' Okul çıkış saati olduğundan yaşıtım onlarca liseli vardı,gülüp duruyorlardı. Onlara bakıncada birbirlerini dürtüp sustular. Güvenlik görevlisi geldi bana yardım etti ve kaldırdı. Ya nasıl rezil insan evladıyım ben ?? Külotlu çorabım yırtılmıştı ve bacaklarım kıllıydı. Genç güvenlik görevlisi bacağımı ister istemez gördü ve bana baktı. Yerin bilmem kaç km altındaydım şu an. Okulda başıma gelen rezilliklerden sonra artık halka açık umumi alanlarda da keppaze oluyordum. Yapabilecek bir şeyim yoktu kalktım ve metroya doğru ilerledim. Şimdi onlar düşünsün sonuçta onların göz zevkleri bozulacaktı. Utana sıkıla ineceğim durağa vardım ve koşturarak mahalleye vardım. Hava kararmak üzere olduğu için çok dikkat çekmiyordum şu an.
Amacım kapıyı çalmadan anahtar ile eve girmek ve kimse görmeden üzerimi değiştirmekti ama başaramadım. Kapıyı açar açmaz teyzem beni gördü, süzdü ve bağırdı. '' Melis'e köpek saldırmışşşşş''. Annem yazık koşa koşa geldi. '' Meliiss söyle nerde saldırdılar,kuduz muydu??''
- Yahu bi dinleyin köpek falan saldırmadı düştüm sadece
- Ayyy çok şükür.Canın acıyor mu kızım gel buz koyalım.
- Gerek yok annecim acımıyor
''Acımaz tabi görmüyor musun Nurten,kılları koruyor onu'' dedi çok eğlenmiş bir şekilde.
- Teyzzeeeeee! Sen yapma bari
Üstümü değiştirip yemeğe geçerken anneme hemen konuyu açtım ve izini kopardım. Özür dilerim annecim ama gerçeği söylesem izin vermezdin ve benim gitmem gerekiyordu.Ceren'i yalnız bırakamazdım o hayatıma yeni girmesine rağmen benim için değerliydi. Ondan başka hiç kimsem yoktu sosyal hayatımda.
Yemekten hemen sonra odama geçip ders çalıştım. Heyecanımı bu şekilde yatıştıyordum. Çantamı da akşamdan hazırladım. Kimliğimi,deodarantı mı kumbaramda biriktirmiş olduğum paralarımı herşeyimi hazırladım.Şimdi uyumalıydım..
Sabah alarmla birlikte hemen kalktım. Bugün farklı bir gün olacaktı o yüzden yataktan çıkarken hiç zorlanmadım. Apartmanın kapısından çıkar çıkmaz Ceren 'i aradım.
- Ben otogara geçiyorum yarım saate ordayım
- Bende çıktım şimdi,birazdan görüşürüz.
Ceren benden önce gelmiş biletleri ayarlamıştı bile. Beş dakika sonra saat 8 de kalkacaktı otobüsümüz . Hayatımda ilk kez Marmaris'e gidiyordum hatta hayatımda ilk kez bir arkadaşımla şehir dışına çıkıyordum onda da namus davasının tam ortasında kalmıştım. Hadi bakalım bindik bi alamete. Muavin kek,çay,kraker vs dağıtmaya başlamıştı. Midem gurul guruldu.Ceren'in ağzını ise bıçak açmıyordu kolay değildi onun için. Koray onun hayatında bir buçuk yıldır vardı ve izmir'e gelir gelmez üvey kardeşiyle fingirdemeye başlamıştı. Bir şeyler atıştırdıktan sonra bonus'un başını omzumda hissettim,uyumuştu.. Bende film açıp yolculuğun bitmesini bekledim.
Muavin yanımıza gelip beş dakika içinde Marmaris terminalinde olacağımızı söyledi. Kalbim patır patır hızla atmaya başlamıştı. Ceren'i kaldırdım ve toplanmaya başladık. Terminale varınca ''beni iki dakika bekle hemen geliyorum''dedi.
Gitmesiyle gelmesi bir oldu ama kırmızı spor arabanın içinde geri dönmüştü. Üstelik kendisi sürüyordu. Camı açtı ve gülerek ''atla hadi '' dedi.
- Sen bu arabayı nerden buldun şimdi gittin yanımdan naptın,çaldın mı yoksa ??
- Yaaa Melis hadi çabuk
Sorularımın cevabını almak için hemen arabaya bindim. '' Söyle hadi nerden buldun''
- Burda çevrem çok,işim bitene kadar ödünç aldım. Yakın arkadaşım var demiştim ya bana aldatıldığımı söyleyen kız
- Evet
- İşte bu onların arabası.
- Peki şimdi nereye gidiyoruz ?
- Koray'ın evine.
- Ne yapacağız orda ?
- Sabırlı ol Melis,gelmek üzereyiz zaten.
Sesimi kesip arkama yaslandım. Kırk yılda bir arkadaşım oldu o da manyak çıktı. Trafik polisi falan durdurmasa bari ehliyet yok bişe yok boku yeriz. Ondan sonra ailemizi ararlar annem de bütün etlerimi tek tek koparır.
'' Geldik '' diyerek arabayı park etti Ceren. Derin bir nefes aldı ve torpido gözünü açarak bez ile sarılı bıçak çıkardı. Gözlerim yuvasından çıkıp,dilim götüme kaçmak üzereydi.
- Cereeeeeen!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tuzlu Aşk
ChickLitHer zaman kibir,kıskançlık,bencillik mi kazanacak ? Yoksa sıradanlık mı güzel kapılar açacak ? Yapmacık Melis mi? Doğal Melis mi ? Liseden üniversiteye uzanacak güldürecek cinsten bir aşk hikayesi. Bu aşkın rengi ise Mavi olacak.