Multimedya: MuratMurat benim şaşkınlıkla baktığım kahverengi göz bebeğini maviye doğru kaydırdıktan sonra gene eski halini aldı.
"Tamam düzelttim. Öyle bakmayı bırak istersen."
Hafif aralanmış ağzımı kapattıktan sonra yutkundum.
"Lens taktığını bilmiyordum."
Eli kulağındaki küpeyle oynarken cevap verdi. "Gözlük takmayı sevmiyorum. Hazır kontak lens almışken renkli almak istedim."
"Anladım. Aslında kendi göz renginde güzel. Tabi ikisini birden görünce biraz korkutucu oldu."
Karizmatik bir gülüşle cevap verdi."Olur öyle arada. Ee beni neden dürttün?"
"0.7 uç gerekiyor." dedikten sonra çantasını açıp içerisinden çıkarttı. Kibarlık neticesi sonucunda önüme döndüm. Eylül kulaklık takmış önündeki kitaba odaklanmışken bende soruları çözebilmiştim. Sınıfa az kişi gelmişti. İki dakika sonra Gülten Hoca'nın geleceğini biliyordum ve dediğim gibi oldu. Dakik hocamız tam da zamanında sınıfa girmişti. Kısa süren bir sohbet ardından Samet kapıyı tıklatıp içeriye girdi.
"Samet yeter artık oğlum!"
Samet ayağını tutup sendeleyerek tahtaya kadar yürüdü. Yüzünü ekşitmesinin ardından "Hocam bacağım kırıldı sanırım. Anca gelebildim." diye konuştu.
Gülten Hoca güldükten sonra cevap verdi. "Yavrum eskidi o bahane. Başka bul."
"Hadi ya. Peki hocam özür dilerim."
Gülten Hoca "Tamam geç otur." dediğinde Samet daha deminki halinden sıyrılıp elini bacağından çekip dik durarak hızla sırasına oturdu.
Gülten Hoca derse başlamıştı. Not tutup arada soruları çözüyorduk. Samet'in el kol yaptığı ilgimi çektiğinde ona doğru baktım. Meğer çocuk bir saat benim ilgimi çekmeye çalışıyormuş.
"Mine, dışarda mı?" diye benim duyabilceğim şekilde sorunca pencereden dışarıya bakıp "Hayır yok." dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TERS KÖŞE
HumorBilinmeyen Numara: Pijamanı çok beğendim. "Tövbe" deyip etrafıma bakındım. Etrafa bakınmak ne alaka Mine manyak mısın? Sanki halka açık yerdeyim diye düşünürken bir mesaj sesi daha geldi. Bilinmeyen Numara: Mutfaktaki pencerenin perdesini örtmeyi hi...