Mesajı okumamla başımı arkaya çevirip etrafa baktım. Bu sefer elimden kaçmamalıydı. Kendimi bir etçilin iz sürdüğü otçul olarak görmeye başlamıştım. Benzetmeye bak. Bir senedir sayısal dersler görmediğim halde hâlâ aklımda bilgiler dönüp duruyordu. Bunun sebebi Sinek Ayten olabilirdi. Kadın her derse başlayacağı sırada bir sinek edası ve çılgın bir ifadeyle ellerini birbirine sürter daha sonra büyük bir şevkle dersi anlatırdı. Uyumak imkansızdı. Tam gözünüzü kapattığınız sırada radarlarına takılırdınız. Hemen başınıza dikilip dersi anlatmaya dibinizden başlardı ve emin olun bu sinek vızıltısından daha sinir bozucuydu. Hele ki hasta olduğunda ki tiz sesiyle bunu yapıyorsa...
Bir ağacın dalının belirtili bir şekilde hareket etmesiyle yerimden doğrulup o tarafa doğru koşmaya başladım. Arkamdan Cerengilin sesleri gelsede şu an tek odaklandığım hareketlilik gördüğüm taraftı. Arkamdan köpek kovalıyormuşçasına bir hızla koşuyordum. Ağaçların aralığından koşan siyah kapşonlu biri gördüğümde daha da hızlanmıştım. Bu sefer emindim. Koşan Kıvançtı.
"Dur! Kıvanç!" diye bağırdım arkasından. Sanki bunu dediğimde 'Aa gerçekten mi? Durayım o zaman.' diyecekti. Klişe polis repliğine benzeyen seslenmemle daha da hızlandı. Bir süre sonra yavaşlamaya başladım. O ise büyük bir azimle gözden kayboldu. Gene kaçırmıştım onu. Nefes alışverişim düzensizken kaldırıma oturdum. Birkaç kere öksürdükten sonra yerde duran bir şey dikkatimi çekti. Kalkıp ilgimi çeken nesneye doğru yürüdüm. Çok küçük bir not defteriydi. Hatta bu kadar küçüklükte bir defter ilk defa görmüştüm. Dışı siyahtı. Defteri yerden alıp açtım. Açmamla ilk şokumu yaşadım. İlk sayfada benim resmimin çizimi vardı. Hızlıca arkasını çevirdim. Bu seferde okul bahçesindeyken Eylül ile kadraja girmiştim. Eylül ile birlikte gülüyorduk, bir bankta oturmuş arkamızdaki ağacın gölgesi sayesinde güneşten korunuyorduk. O an fotoğrafımızın çekildiğini fark edemediğimizi anlamıyorum. Düz açıdan çekilen bir fotoğraftı bu. Çocuk aslında hep çevremdeymiş. Karşımda durduğu halde farkına varamamışım! Hızlanan kalp atışım ve gerginleşen vücudumla beraber kaldırıma çöktüm. Diğer sayfalara baktığımda gene birkaç resmimin ve yazıların olduğunu gördüm. Bir arka sayfayı çevirdiğimde yazdıklarını okumaya başladım bu sefer.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TERS KÖŞE
HumorBilinmeyen Numara: Pijamanı çok beğendim. "Tövbe" deyip etrafıma bakındım. Etrafa bakınmak ne alaka Mine manyak mısın? Sanki halka açık yerdeyim diye düşünürken bir mesaj sesi daha geldi. Bilinmeyen Numara: Mutfaktaki pencerenin perdesini örtmeyi hi...