-15-

3.9K 72 2
                                    

Lisenin ilk günüydü. Heyecanlı ve korkmuş bir ruh hali içinde. Babamın sesiyle kendime geldim.

''Göksu uyan artık!''

İç sesim o kaçıklarla dolu olan okula gitmek istemediğini haykırırken.

Sadece ''Hazırlanıyorum''demekle yetinmiştim. Annem ve babamla lanet okulun bahçe kapısından girmiştim. Okul hayatım boyunca içine kapanık,dersleri pek iyi sayılmayan ve arkadaş edinemeyen öğrenci tipinden sıyrılabilirim diye düşünüp duruyordum.

O sırada elinde mikrofonla biri anons yapıyordu. Sanırım yeni müdür yardımcımız buydu. Anonsu pür dikkat dinlemeye koyuldum.

Okulun hemen yanındaki konferans salonuna insanlar doluşmaya başlamışlardı. Arkalarına biz de takıldık. Bu arada ise etrafımdaki kişileri incelemeye başladım. Yeni aşklar değilde yeni arkadaşlıklar ve dostluklar arıyordum. Bulmam kolay olmayacaktı. Şu saçma sınıfların belirlenme olayı bitmişti. Artık resmen bir 9.sınıf öğrencisiydim. Benim hayatımda değişen tek şey 8 sayısının 9 olmasıydı. Okulda derslik uygulaması vardı. Anlayacağınız her ders farklı sınıflarda ders görecektim. Okulun idari işleri umrumda değildi. Ve ben yine iç sesimle baş başa kalmıştım.

Ailelerinin okuldan uzaklaşmışlardı. Dersler başlamadan okul bahçesinde bir yere oturmuş,etrafımı seyrediyordum.

Fakat o da kim? Kendime verdiğim sözleri yine tutamıyorum. Merdivenden inen kişiye bakakalmıştım. Uzun boylu,esmer ve mükemmel saçlara sahipti. Acaba hangi moda çekiminden fırladı? diye düşünmüştüm içimden. Dakikalarca gözlerimi ondan ayıramamıştım. Şirinliğine şirinlik katan siyah gözlükleriyle etrafına gülücükler saçıyordu. Arkadaşlarının yanına ilerledi ve o arada zil çaldı, Ne kadar bunu yapmak isemesem de artık onu izlemeyi bırakıp,derse gitmeliydim.

Okulun içinde zar zor sınıfı bulup arka sıralardan birine yerleştim. Sayın sınıf öğretmenimizin ilk günden okula gelmemesi ilk derslerimizin boş geçmesini sağladı. Eğer bu hoca hep böyle derslere gelmeyecekse onu sevebilirim. Sınıftakiler sıcak insanlara benziyorlardı. Sanırım tüm sorun bende diye düşünmüştüm. İç sesimse hala üst sınıflardaki o taş çocuğun adını öğrenmelisin diye bana adeta emir veriyordu. Kafam karışıktı. Aklımsa hala o merdivenden ki çocukta. Üst sınıflardan olduğu belliydi,konferans salonunda da görmemiştim zaten. O sırada ilk defa iç sesim adam akıllı konuştu ve Eğer birkaç arkadaş edinmezsen bu zavvalı halinden kurtulamayacaksın hadi Göksu topla kendini ve bir şeyler söyle. Derken beklenmedik şekilde muhabbetin içine dahil oluverdim.

-15-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin