-15-

Sessizlik.

Her şeyin farkında olan Berk'ten daha kötüsü. Beni sevmeyen ve her şeyin farkında olan Berk'ti. Onu öpmeme kızmamış olması iyi bir şeydi. Ya da itip kendinden uzaklaştırmamıştı beni. Rüyamda yine onu görmüştüm. Aklımdan ve bilinç altından çıkmadığına göre rüyamda onu görmem gayet normaldi. Okul zamanı gelmişti,Berk'i görmek için gittiğim sevgili okulum.

Her zamanki yerine yaslanmış ve etrafında, Aşkın,Alp,Mustafa,Ahmet,Burak,Hasan,Emir ve adını bilmedığim iki kişi vardı. Tam karşısına geçtim. Tam onu öptügüm yere yasladım sırtımı. Etrafımda bizim kızlar vardı. Gözlerimi her zaman ki gibi gözlerine dikmiştim. Ders başlamadan biraz onu seyretmek bana iyi geliyordu.

Berk'in anlatımından....

Arkadaşlarla duvarın kenarına yaslanmış,dersten önce kafa dinliyorduk ki. Konu bana geldi. Göksu okula gelince bizim tayfadakiler bana dönüp gülmeye başladılar.

-9lar seni öpmeyi ahlak haline getirmeseler bari.

-Okula seni öpmek için geliyor bence kız.

-Tersleseydin de bi daha kalkışmasaydı.

Gülüşmeleri o kadar yükselmiştiki tüm koridor bize bakıyordu. Sinirlenmiştim. Göksu sadece istediği gibi davranmıştı. İstemsizce bizimkilere baktım ve

-Siz ne söylediğinizi sanıyorsunuz? Başka konu mu kalmadı güleceğıniz? Sesimi çok yükseltmiş olacağım ki. Beni sakinleştirmeye çalıştılar ama sinirleri hemen yatışan biri değildim.

Hızlı adımlarla Göksuya ilerledim ve onu öptüm. Onun beni öptüğü andaki kadar mükemmel bi öpücük değildi. Dudakları çok çekiciydi ve çilek tadı vardı. Sanırım yine çilekli parlatıcısını sürmüştü. Biraz irkilmiş ve şaşırmış olacak ki kafasını geri çekmeye çalıştı. Ama ondan önce davrandım ve alt dudağını dişlerimle kendime çektim. Onu öpmeyi sürdürdüm. Daha sonra onun yaptığı gibi arkama bile dönmeden gitmedim. Karşısında durdum alnını alnıma dayadım. Burnuna küçük bi öpücük kondurdum. Gülümseyip yanına sırtımı dayadım. Söyleyecek bi şeyim yoktu. O da hâla şaşkınlığından kurtulamamıştı. Arkadaşları ben gelince yanımızdan gitmişlerdi. Dakikalar öncesinde Göksuya kahkahalar atan arkadaşlarımsa bize bakakalmışlardı. Onu öpmeme şaşırmışlardı. Derken o arada zil çaldı. Ve biz kısa sessizlikten kurtulmuştuk. Onunla sessiz sessiz etrafa bakınmak bana iyi geliyordu. Çünkü bazen çevremdekiler gürültü kelimesinin hakkını veriyorlardı. Ardından iyi dersler dileyerek sınıfa gittim.

Göksudan...

Berk'e doğru bakarken,çevresindeki arkadaşları bana bakıp gülmeye başladılar en önce umursamadım ama kahkahaları iyice arttı. Bi anda Berk'in sesi yükseldi,yüzü asıldı. Ne söylediğini anlamasamda sinirli olduğunu anlamıştım. Bana doğru yürümeye başladı. İyice yanıma gelip beni öptü. Gerçekten güzel bi öpücüktü. Ama şaşırmıştım. Kafamı ondan uzaklaştırıp,kaçmak istedim bi an. Benden önce davrandı. Dudaklarıma yaklaştı ve narin bi şekilde beni öpmeye devam etti. En sonunda alnını alnıma dayadı. Gözlerine bu kadar yakın olmanın keyfini çıkardım. Burnuma minik bi öpücük kondurdu. Sanki öpmeye kıyamıyormuş gibi. Yanıma yaslandı. Beraber sessizce beklemenin keyfini çıkardım. Bi yandansa kaskatı kesilmiştim. Olayın şokunu üzerimden atamadım. Zil çalmıştı ve yanımdan uzaklaşırken iyi dersler diye seslendi. Cevap vermeyerek odunluk yapmistim.

Onu seviyorum. Ona aşığım. Bana karşı bi şey hissetmediği aklıma geliyor gözlerim bi anda dolu veriyor. Sonra beni öptüğü o muhteşem an... Bana acı çektirmek mi istiyordu? Sevmiyorsa neden öpüyordu ki beni? Okulda böyle bi riske giriyordu? Ardında soru bırakarak gitmek onun tarzıydı. Benim tarzımsa Berk'in en sevdiği şarkıları dinleyip onunla hayaller kurmaktı.

Senin benim benliğimde hatırlanmak gibi bir lüksün yok. Unutamıyorum. -Sabah Uykum