-15-

Kavga.

Hafta sonlarından nefret ediyorum. Berkle konuşamadığım hatta onu göremediğim iğrenç iki gün. Oysa önceden tatilini bitmemesi, en azından çok yavaş geçmesi için dua ederdim. Cumartesi gününü bin bir zorlukla atlatmıştım, pazar nasıl vakit geçireceğimi şaşırmıştım. Film izlemeye karar vermiştim ki telefonuma bir koca gündür dokunmadığımı fark ettim. Telefonu elime aldığımda 23 gizliden arama 60 a yakın bi numaradan atılmış mesajlar vardı. Hayır zaten benimle dalga geçmek için yeni bi hat almışsın neden gizliden arıyosun amına koduğumun malı diye sövdükten sonra mesajları okumaya başladım. Artık sıkılmıştım. Tamam benden nefret ediyorsun,Berk e aşıksın,ben öyle kötüyüm,şöyle çirkinim falan ama yeter artık. Attığı mesajlarda başka hiçbir şey yazmıyordu. Yatağıma uzanıp, güzel bi komedi filmi açtım. Komedi filmlerini severdim. Berkte severdi. Biraz da o sevdiği için severdim zaten.

O sırada telefonum çaldı. Açmıyacaktım ama içimdeki merakı yenemeyip açtım ve konuştum.

-Alo?

-Sonunda açtın haa,seni korkak.

-Ne istiyorsun?

-Berk'ten ayrılmanı

-Başka?

-Bu kadar

-Düşündümdee...

-Ee?

-İnsanın hayatta her istediği olmaz.

-Ne diyorsun yaa?

-Diyorum ki ayrılmıycam,yeterince net mi?

-Sen görürsün o zaman pazartesi

-Noldu kavga mı çıkarıcaksın?

-Evet hemde nası kavga

-Tamam

-Tamam mı?

-Çekineceğimi mi düşündün?

-Yanii ama olsun daha iyi oldu

-Tamam

Açıkçası çevrem yoktu. Tanıdığım,tanıştığım insanlar yoktu. Zaten benim arkadaşım bile yoktu ki Adadan başka. Adayı da kavgaya karıştırmak istemiyordum. Ne olacaksa olacaktı. Ama yinede korkup,kaçmayacaktım. Pazartesi günü Berk için kavga edicektim. Ya da herneyse artık. Berk'e söylemeli miydim? Eğer ona söylersem benim tam bir korkak olduğumu düşüneceklerdi. İçimdeki tüm film izleme isteğimi sikip atarak pazar günümün içine etmişlerdi. Arayan kişiyi bile tanımıyordum. Yarın görücez diyerek erkenden uyumuştum.

Olaylı pazartesi günü başlamıştı. İğrenç okul formamı giydikten sonra telefonuma mesaj geldi. İlk önce yine o kızdan gelmiştir diye umursamasamda merakıma yenik düştüm. Mesaj Berktendi. "Okulda biraz beraber görünsek iyi olur bence,çabuk hazırlan kapının önündeyim." Bu Berk'in tarzıydı. Apartmanın önünde beklemez evin kapısına kadar gelir ama kapıyı çalmaz mesaj atardı. Üstümü değiştirmeme rağmen, uykulu halimden kurtulamamıştım. Aniden kapıyı açtım vee

-Berk

Kapıya yaslanarak beni bekleyen Berk tam üzerime düşmüştü. Son anda kendini frenleyip, elleriyle beni ezilmekten kurtardı. Saçları alnıma değiyordu. Gözlükleri yanıma fırlamıştı. Nefesini boynumda hissediyordum.

-Güzel günaydın deme şekli Berk

-Bu seferlik böyle

-Berk?

-Ne var?

-Artık üzerimden kalkacak mısın?

-Imm şey.. hemen.

-Sanırım birkaç kaburgamda çatlak var doktora mı gitsek? diyerek sırıttım.

-Hadi ama geç kalıcaz çantanı al da gel.

-Geliyorum.

Çantamı almaya gittim,kendime söyle bi baktım ve iyi olduğuma karar verdim. Berk çok iriydi. 1.87 boyu ve bu boya göre zayıf diyemeyeceğimiz kilosu vardı. Nedense hiç canım yanmamıştı. Tüm yükü elleriyle kendine vermişti. Bazen bu kadar kontrolcü oluşuna hayran kalıyordum. Bu düşüncelerle okula doğru yürüyorduk. Elimi tutması için yalvaran gözlerle ona baksamda o umursamıyordu. Doğru ya o,Berk'ti,Berk Doğu'ydu. O benim elimi tutmazdı. O sırada telefonum çaldı. Duymazdan gelmiştim çünkü arayan kişinin o kız olduğunu biliyordum. Bu okulda beni ya Ada ya Berk ya da kim olduğunu bilmediğim telefon sapığı arardı. Berk telefonu açmamamdan rahatsız oldu. Elimden telefonu çekip aldı. Gizli numarayı görünce:

-Hala seni arıyolar mı? Bıraktıklarını düşünüyordum.

-Hiç bırakmadılar ki

-Ben konuşıyım bu sefer

-Hoparlörü açar mısın?

Berk'in sinirli olduğu her halinden belliydi. Hoparlörü açar açmaz karşı taraftaki kız konuşmaya başladı.

K-Kavga ediceksin değil mi sürtük? kaçmak yok

B-Seni sikerim kızım ağzını topla

K-Berk??

B-Evet Berk. Kavga falan çıkarmıyorsun duydun mu beni.

K-Amaa ama Berk

B-Göksudan uzak dur.

Berk konuştuktan sonra bana döndü

-Birdaha ararsa bana söyliyeceksin. Sadece bu konuda değil. Herhangi bir şey olduğunda da tamam mı? dedi.

Kafa sallamakla yetinmiştim. Verdiği tepkiden oldukça korkmuştum. O sırada Ada yı gördüm ve Berk'e iyi dersler dileyerek uzaklaştım. Ada ya olan biteni anlatmıştım. O ise 10larda ki Can dan çok hoşlanıyordu. Can bu yıl okula gelmişti. Açıkçası onun hakkında pek bi şey bilmiyorduk. Sadece zor doyan,güzel tişörtleri olan ve beden derslerinde basketbol oynayan çocuktu.

Son dersimiz de bitmişti ki okulun dışında bi grup 10.sınıf kız bekliyordu. Onlardan biri beni arayan kız olmalıydı. Berk ise ortalıkta görünmüyordu. Evet o kızlar beni bekliyordu ve kavga başlıyacaktı.