Sinan bizi eve getirmişti. Durduğumuz yer amerikan tipi olarak bilinen, bahçeli, müstakil bir evdi. Yanlış yere geldiğimizi düşünüp şöyle bir etrafa baktım. Merkezden uzak,köy gibi bir mekandı ve evlerin hemen hepsi bu şekildeydi.
Ben şaşkınlığımı üstümden atamamışken evin kapısı açıldı ve içerden Elif çıktı. Yuh amınakoyim. Benim niye haberim yok lan Elif'in böyle bir evi olduğundan?
Ben arabadan henüz çıkmaya cesaret edememişken Toprak arabadan çıkmıştı ve çoktan Elif'le sarılıyorlardı. Ne yalan söyleyeyim, müthiş bir manzaraydı karşımdaki. Hafiften yağan kar,gecenin bir vakti arkada beyaz örtüsüyle dikenlerini ölse dökmeyen çam ağaçları ve manzaranın ana figürü; sarışın bir melek. Kanatları eksikti ama kanatları olmadığı için melek olmadığını da kimse iddia edemezdi.
İçerden izlemeye devam ederken Sinan da muhabbetlerine iştirak etmişti ve donmuş olsalar gerek, Elif gelmemi işaret etti. Dışardaki soğuk tenime temas ettiğinde ateşimi söndürecek korkusuyla ağırdan alarak indim arabadan. Voovvv öyle bir soğuk vardı ki dışarda,insanın sikini içeri kaçırır o derece yani. Yaşayanlar bilir,neyse detaya girmeyeyim.
Sessizce bavulları bagajdan indirip kaymamaya çalışarak yürümeye başladım. Elif'e bir ufak trip savurmasam olmazdı.
-"Hoşbulduk Elif hanımcığım ya. Ben de seni öyle bir özlemişim ki sorma gitsin." sözlerimi söyledikten sonra kafamı sinirli numarasıyla sağa çevirip burnum havada eve doğru ilerlemeye başladım. Arkamdan gelen ayak seslerinin kimin olduğunu tahmin etmek zor değildi. Evin kapısından içeri bir adım attım ve bavullardan elimi çekemeden sırtıma bir yük bindi.
-"Sen de hoşgeldin Küçük."
-"İkinci Selma abla vakası ya. Özenti olmasana kızım.. Hoşbulduk bu arada tekrar." Tribe devam etse miydim diye düşündüm. Gerek yoktu,trip için çokça zamanım olacaktı nasılsa.
-"Ya ben bu evi ilk kez görüyorum bunca zamandır tanıyorum seni."
-"Her çağırdığımda götünü devirip ben oraya gelemem siz bana gelin demeseydin görürdün canımcım."
-"Vay be. Az piç değilmişim, bizim evden burası da nereden baksan 1 saat var."
-"Eh öyle. Ama çok güzel yeri ya. Fakülteye giderken de trafik derdimiz olmuyor. Az insan olması da cabası."
-"Hayat sana güzel kızım. Biz fakirler ne bilelim böyle elit yerleri." Bu sözüme göz devirdi. Son kalan çanta ve bavulları da Sinan sırtlanmış gelirken arkasından da Toprak girdi içeriye. Garipsemiş gibiydi ama alışır herhalde zamanla.
-"Hadi bakalıım. 3 tane odamız var. 2 kişi aynı odada kalacak. Çöp çekiyoruz." Elif konuştu bitmeyen enerjisiyle. Mutfağa bir çırpıda gitti, geldiğindeyse elinde 4 tane kürdan vardı. Çöpleri çektik. Elif ve bana uzun,Sinan ve Toprak'a ise kısa çöpler denk gelmişti ve bu demek oluyordu ki Sinan Toprak'la aynı odada kalacaktı.
Ne güzel ya oooh. Kendime ait bir odam olacak rahat miss. Genişmiş de odaları hem.
"Hasiktir lan, yarım saattir içten içe dua ediyorsun Toprak'la aynı odada kalmak için." Ulan iç ses bir boka da maydanoz olma ya, nedir benim senden çektiğim?
Herkes payını kabullenmiş odalarına çekiliyordu. Odaya girdim ve şöyle bir göz gezdirdim. İki tane tek kişilik bazayı birleştirip çift kişilik bir yatak elde etmişlerdi. Krem rengi olduğunu düşündüğüm duvarlar dümdüz tek renkti ve yatağın iki yanında kahverengi birer komodin vardı. Salondan gelen ışık flu bir görüntüye sebep olsa da lambayı yaktığımda her şey daha netti. Ferah ve geniş odanın bir köşesinde büyükçe, aynalı, kapağı kayarak açılan bir dolap vardı. Komodinlerle beraber alınmıştı muhtemelen. Açık, beyazla sarı arasında adını bilmediğim değişik bir tondaki parkelerin siyah halıyla oluşturduğu tezatlık hoş bir görüntü sunuyordu. 2 tane kırmızı tekli koltuk ise başköşeyi süslemek için yetmiş, önlerine de üst kısmı camdan oluşan bir sehpa koymuşlardı. Burayı döşeyen kişi zevkli döşemiş diye içimden geçirdim. Bu koca odada ne yapacaktım ben? Yalnızlıktan korkardım ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ SEV KALBİMİ DEĞİL(EŞCİNSEL)
Short Storyİşte zihnimi yerle yeksan eden,geceleri uykumu kaçıran o soruyu sormuştu: "Eski sevgilinin kalbini taşıdığım için mi tüm bunlar?!" Buna cevap veremezdim. Aynı soruyu haftalardır kendime sorup cevap alamazken,yahut cevaptan kaçarken,ona nasıl...