Düşen karanlık, peşinde gölgelerini sürükledi 2017'nin kışına kadar. Modern hayatın sihri Mahoutokoro'nun koridorlarında tekrar yankı bulurken; Tora, Saru, Hebi ve Ryo evleri kapılarını açıyor yeniden.
Yoldan sapıp beyaza dönmek kolay.
Esas zor ola...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Şu kızıl saçlı kim?" diye sordu Jungkook, Tora ile ortak aldıkları Sihirli Bitkiler ve Botanik dersinde. Yanında sınıf arkadaşı Zelo vardı. Uzun boylu çocuk eğilip fısıldadı.
"Kim Yeri'yi mi diyorsun? Tora'nın en dişli kızı. Uyarayım." dedi dalga geçerek.
"Ya! Ne için soruyorum sandın? Benim ne işim olur onunla.. Bu kadar güzel kız varken." diyip omuz silkti Jungkook.
"Bence Kim Yeri ortalamanın epey üzerinde." diyip dudak büktü Zelo. Standartları ne kadar yüksekti bu çocuğun Merlin aşkına?
"Ryo 4.sınıflardan Joy'u gördün mü sen?" diyip alay eder gibi kaşlarını kaldırdı Jungkook.
"Yeri bile sana bakmazken Joy mu diyorsun? Kendine gel. En azından Tora'lar iyi insanlar." diyip fikrini belirtince hocanın uyarısıyla kitaplara geri döndü ikiside.
Ders bitince kızıl saçlı kız eşyalarını toplayıp çıkışa yürüdü. Tek başına takılan, kimseyi önemsemeyen kızlardandı Kim Yeri.
"Bana bakmaz? Jeon Jungkook'a bakmaz?" diyip kahkaha attı Jungkook.
"Hayır, Jungkook." diye uyardı Zelo çocuğu. Bir olay çıksın istemiyordu. Çünkü en son duyduğu şey Yeri'nin, saçıyla dalga geçen bir üst sınıf Saru'yu okulun girişindeki gladyatör heykelinin üzerinde sekiz on tur attırdığıydı.
"Kim Yeri!" diye bağırdı kızın arkasından. Yeri durdu. Sesin sahibini tanıyınca bile irite olmuştu.
Cevap bile vermeden arkasını döndü. Kafa salladı 'ne var?' der gibi.
Jungkook bunu beklemiyordu. Çoğunlukla kızlar adını bildiği için bile kendisine gülümsemeye başlarlardı. Bir kaç adımda hızlı hızlı kızın yanına ulaştı. Gerilmişti. Kızın bakışlarında sadece sıkılmış bir ifade vardı.
"Ne söyleyeceksin? İşim var." diye sordu aynı sıkılmış ses tonuyla Yeri.
"Ben.." diye tekleyince derin bir nefes verdi. Kendine inanamıyordu. Zelo izliyor olmalıydı. Rezil olacaktı.
"Ben..Geçen gün için özür dilerim." dedi alt dudağını ısırırken. Ne diyeceğini bilemediğinden aklına ilk bu gelmişti. Yüzüne tokat yememeyi umuyordu. Çünkü Yeri'den böyle soğuk bir tepki beklemiyordu.
"Herneyse.." dedi Yeri sadece. Yüzündeki irite olmuş ifade gitmişti en azından. Zafer kazanmış gibiydi daha çok. Yüce Jeon Jungkook kendisinden özür diliyordu. Bu kesin bir zaferdi.
"Takma kafana." diyip koluna vurdu çocuğun yoluna devam ederken.
Jungkook kaşlarını büzüştürmüş tek kelime etmeden kalakaldı arkasından.
