Düşen karanlık, peşinde gölgelerini sürükledi 2017'nin kışına kadar. Modern hayatın sihri Mahoutokoro'nun koridorlarında tekrar yankı bulurken; Tora, Saru, Hebi ve Ryo evleri kapılarını açıyor yeniden.
Yoldan sapıp beyaza dönmek kolay.
Esas zor ola...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"O kızda bir tuhaflık var." dedi Nekomata karanlık odanın içinde volta atarken.
"Hangi kızda?" diye sordu Namjoon elindeki köstekli saati büyüyle sallarken.
'Tik tak tik tak' sesleri geliyordu saatten.
"Kobe'den annesini kaçırdığım kız. Hani senin Mahoutokoro'lunun en yakın arkadaşı." diyip acıklı acıklı güldü Nekomata.
Namjoon'un dudağı seğirdi sinirden. Kim Aeri ölmeden önce son isteği en yakın arkadaşı Bae Irene'e onun iyi olduğunu söylemeleriydi. Namjoon kızı bulduğunda ise ortalığı karıştıran Nekomata olmuştu. Aşk ve kıskançlık insana manyakça şeyler yaptırabilirdi. Nekomata da Namjoon'a karşılıksız aşkla bağlıydı.
"Zorla Mahou Shoujo yaptığın Hebi kızını diyorsun?" dedi ardından Namjoon umrunda değilmiş gibi davranarak.
"Kobe'deki o fırtınayı hala araştırıyor mugglelar. Başımıza büyük iş açmıştın." diye ekledi ardından tek kaşı havadayken genç adam.
"Kim Aeri'ye son hediyemdi. En sevdiği arkadaşının ruhunu aldım. Kobe'deki fırtına kolayca göze alabileceğim bir tehlikeydi Monster." dedi Nekomata ürpertici gülümsemesiyle.
"Aeri'nin de ruhunu aldın." diyip yutkundu Namjoon önce. "Beni bile, bazen korkutuyorsun." dedi ardından kadına inanamıyor gibi bakarak. Eskiden Aeri'nin lafı geçince tüyleri ürperirdi üzüntüsünden. Ama insan, büyücü de olsa muggle da olsa zamanla herşeye alışıyordu.
"O kızla ilgili bir sorun var. Kesin eminim bundan. Tuhaf davranıyor. Bana bak.. Bu kızla ilgili sana birşeyler anlatıyor muydu Aeri?" diye sordu Nekomata az önce hiç gerilmemişler gibi sakin sakin.
"Sana Bae Irene'e dokunma dedim." diyip göz döndürdü Namjoon. Bildiği birşey olduğu kesindi. Ama bunu ne derece paylaşırdı? Şüpheliydi.
Gözlerini aralayan Bae Irene etrafında kendine bakan suretlere odaklandı.
"Y-Youngjae?" oldu ilk sorduğu isim. Çocuğa haber vermek akıllarından çıkmıştı. Moonbyul hemen Taehyung'u dürttü.
"Git sevgilisini çağır." diye fısıldadı çocuğa. Emri alan Durmstranglı fırladığı gibi Saru yatakhanesine koştu.
Irene en önce elindeki ruh taşına baktı. Sağlam olduğunu görünce derin bir nefes verdi.
"Neler oldu böyle?" diye sordu Irene şaşkın gözlerle. Alnını tutuyordu bir yandan.
"Vermen gereken cevaplar var sunbae." diyip Irene'in yanına yaklaştı Wheein. Olan bitene en net o şahit olmuştu.
"Wheein? Neden buradayız?" diyip etrafına bakındı Irene. Hebi ortak salonda olduklarını düşünsede bir an kafasını kaldırdığında hastane kanadında olduklarını gördü.
