13.Bölüm- Ay Işığı

792 90 6
                                    


Rosalie, yüzüne bariz bir hayal kırıklığıyla bakarken Jason'ın ifadesini sabit tutması fazlasıyla zordu. Alonso onu itekleyerek siyah ISS aracına bindirirken yerinde durması da ama Jason, her zaman zor karşısında fazlasıyla dayanıklı olmuştu.

Alonso'nun her hareketini dikkatle inceliyordu. Alonso, onun yalnızca ortağı değil dostuydu da. Onu satmayacağından adı kadar emindi. Bu nedenle Alonso, Rosalie'yi ISS aracına bindirip yanına geldiğinde yüzüne sağlam bir yumruk atmadan önce konuşmasını bekledi.

Alonso ise Jason'ın öfkesinin ve şaşkınlığının farkındaydı ve bundan fazlasıyla keyif alıyordu. Tanrı biliyordu ya Rosalie Ashford kusursuz bir oyuncuydu. Eğer kariyerini suç üzerine değil de beyaz perdede inşa etmiş olsaydı bütün ödülleri toplamış olurdu. Onu Oscad töreninde konuşma yaparken hayal etmesi zor değildi. Jason'ın yanına yüzünde sinsi bir gülümsemeyle giderken arkadaşının ölümcül ifadesine baktı.

"Sanırım açıklama yapmalıyım."

Jason, ürpertici bir sesle "Sanırım yapmalısın." dediğinde kendini daha fazla tutamayıp güldü.

"Dolandırıcının isteğiydi."

"Ve bana söylemedin çünkü?"

"Çünkü onu asla buraya getirmezdin. O kadının her şey için bir planı var, Jason."

Jason, yüzünü söküp atmak ister gibi ellerini yüzüne götürdü.

"O kadının yaptığı hiçbir planın bana bir faydası olmadı. Alonso. Genelde kendimi öldürmek istememle sonuçlanıyor."

"Onu Tornado sanıyorlar."

Jason'ın gözleri dehşetle açılırken Alonso da endişeliydi.

Konuştuğunda ise sesinde dehşetten eser yoktu. Yalnızca bir gerçeği tebliğ ediyordu.

"Onu öldürecekler."

*

2 ay sonra

Jason, eski bir şatodan dönüştürülmüş hapishanenin koridorunda yanında iki gardiyanla yürürken fazlasıyla sakindi. Burası, ISS'in kategorileme sistemine göre en tehlikeli suçluları hapsettiği yerdi. Jason buraya yıllar önce idealist bir gençken gelmişti ve o zamandan beri düşüncesi bile onu ürpertiyordu ancak şu anda yalnızca sakindi.

Şato, bir ada üzerine kuruluydu ve yalnızca durup dalga seslerini dinlemek bile ölümün ne kadar yakında olduğunu hissetmeye yetiyordu. Jason için önemli olan tek şey ise Rosalie Ashford'ın 2 aydır burada tutuluyor oluşuydu. Yargılama çoktan yapılmış suçlu bulunmuştu ancak ISS, onu öldürmek için herhangi bir girişimde bulunmamıştı henüz. Jason'a göre delirip kendi kendini öldürmesini bekliyorlardı.

Gardiyanlar Rosalie'nin tutulduğu katın kapısını açıp Jason'ı içeriye aldıklarında Jason gerildi. Tüm bedeni kasılırken gardiyanları onu yalnız bırakıp kapıyı yeniden kilitlediler. Görüşme boyunca Jason kadınla yalnız olacak, gardiyanlar dışarıda bekleyecekti.

Jason, kendinden emin adımlarda kapıları açık olan odalara tek tek bakarak ilerlerken kadının sesiyle yerine çakıldı.

"2 ay kadar geç kaldın."

Rosalie, yüzünde huzurlu bir gülümsemeyle fazlasıyla rahatsız görünen bir yatak odasının penceresinin önünden ona bakıyordu.

OYUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin