18.Bölüm- Okyanusun Kalbi

742 71 4
                                    

Alonso, yüzündeki şaşkınlık ifadesini silmeyi beceremiyordu. Uzun yıllar süren çabanın ardından ISS veritabanında Tornado'ya ait bir ufak bir iz yakalamış ve onun peşine düşmüştü. Sonunda o iz, onu bu eve kadar getirdiğinde görmeyi beklediği şey; dağınık, karanlık bir odada bulabildiği tüm abur cuburları yiyerek bilgisayarının başından asla kalmayan, kilolu, sakallı bir adamdı.

O yüzden daha ilk şoku eve girdiğinde yaşamıştı. Ev küçüktü; ancak asla dağınık değildi. Fazlasıyla aydınlık döşenmişti ve güneş ışığı evin her yerini rahatça doldursun diye geniş camlarım perdeleri örtülmemişti. İkinci şokunu ise evin boş olmasıyla yaşamıştı. Bu yüzden de oturup eve geri dönmesini beklemişti. Bir bilgisayar korsanı, bilgisayarından asla ayrı kalamazdı.

Yine yanılmıştı. Bir gece ve bir sabah boyunca beklemek zorunda kalmıştı. Sonunda karşısında bulduğu kişi ise beklediğinden tamamen farklıydı. Jana Matlova... Alonso, Prag'da geçirdikleri süre boyunca kadından asla şüphelenmemişti. Aslında düşündüğünde kendi aptallığıydı bu. Rosalie Ashford'un sıradan biriyle ev arkadaşı olması düşünülemezdi.

Dani, yüzündeki şaşkınlığı biraz olsun silmeyi başardığında yutkunup duruşunu dikleştirdi. Savaşmadan pes etmeyecekti elbetti. İçinden "Tanrım bana yardım et." diye geçirirken tamamen sabit bakışlarla Alonso'ya baktı.

"Evimde ne arıyorsunuz?"

Kadının görünüşünden beklenmeyecek kadar hırçın çıkan sesiyle Alonso kendine geldi.

"Bayan Matlova ben..."

Dani, tek kaşını kaldırıp adama meydan okuyan bir ifadeyle baktı. Alonso ise karşısındaki kadının sevimli dış görüntüsüyle ilgi çekici bir tezat oluşturan sert, kahverengi gözlerine baktı.

"Tornado." dedi fısıltıyla.

Dani ise ifadesini sabit tutmakta zorlanıyordu artık. Elleri titremeye başlarken evindeki yabancının varlığı onu iyice rahatsız etmeye başlamıştı.

Alonso kendinden emin bir şekilde Dani'ye doğru bir adım attı. Dani farkında olmadan geriye giderken gözlerini adamın iyice kararmış gözlerinden ayıramıyordu.

"Prag'da tahmin etmeliydim. Rosalie Ashford seni kendinden fazla uzak tutamazdı. Sonuçta birlikte çalışıyorsunuz."

Adamın tüylerini ürperten ses tonuyla Dani kasıldı. "Yıllardır seni kullanıyor. Tornado olmadan bir gün bile yaşayamayacağı halde kendini öne çıkarıyor. Sen yalnızca bir çalışansın. Sanırım seni gözümde fazla büyütmüşüm."

Alonso, alayla ona baktığında ise Dani öfkeyle yanağının içini ısırsa da tek kelime etmedi.

"ISS'e seni getirmesinin bir amacı vardı, değil mi Daniela?"

Dani, ismini duymasıyla gerilip gözlerini kıstı.

"Evet, ismini de söyledi; çünkü yakalanmanı da umursamıyor. Seni ISS'e getirirken yakalanacağını biliyordu. Arkanda bırakacağın tüm izleri takip edip sana ulaşacağımı biliyordu ama görmezden geldi."

Alonso, git gide genç kadına yaklaşırken Dani artık konuşmamak için tüm bedenini kasıyordu. Sonunda genç kadınla yüz yüze geldiklerinde Alonso, kadının ona apaçık bir öfkeyle bakan gözlerine dikti gözlerini.

OYUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin