Math Teacher/ TaeGi

Sorumluluk almam gerekir değil mi?(M)

Ciddi anlamda uyuyamamıştım. Sikik herif aklımdan çıkmamıştı. Gözümü her kapattığımda o geceden kareler aklıma hücum ediyordu. Onun yüzünden üç kez tuvalete gitmek zorunda kalmıştım. Acayip uykum vardı fakat gitmek zorunda olduğum bir okulum da vardı. O yüzden kalkıp elimi yüzümü yıkayıp dişimi fırçaladım. Çantama bir kaç kitap fırlatıp formamı giydim. Henüz erkendi fakat daha fazla evde durursam uyuyakalacaktım. Evden çıkmak için kapıyı açtığımda karşımda Jungkook belirmişti.

"Çıkıyor muydun? Ben de seninle yolda dertleşiriz diye gelmiştim."

Kafamı sallayıp kapımı kilitledim. Arabaya bindiğimde hemen yanıma oturmuştu ve konuşmaya başlamıştı.

"Hyung dün biriyle tanıştım."

İmalı bir şekilde karşılık verdim.

"İnleme seslerinden anladım Jungkook."

Lafımı geçiştirmiş konuşmaya devam etmişti.

"Sus da dinle. Hayatımda geçirdiğim en iyi geceydi. Adam aklımdan çıkmıyor. Numaralarımızı aldık."

Kızgın bir şekilde karşılık verdim.

"Kafa dağıtmak için gittiğimiz barda gittin biriyle yattın ve beni tek başıma bıraktın. Sonra adama numaranı verdin. Doğru anladım değil mi?"

Kafasını reddeder bir biçimde salladı.

"Endişelenecek bir durum yok o iyi biri."

Sıkıntıyla nefes verdim.

"Umarım öyle biridir."

Yüzünü tekrar hınzır bir gülümseme kapladı.

"Sen ne yaptın hyung?"

Sanki normal bir şeymişcesine söyledim. Ama aklıma gelmesiyle tekrar uyarıldım.

"Min Yoongi ile yattım."

"NE DEDİN?"

Sesli bir şekilde bağırmasından biraz irkilmiştim.

"Bağırma yattım işte."

"Nasıl oldu?"

Okul otoparkına girerken cevapladım.

"Anlatırsam hiç iyi şeyler olmayacak çünkü birileri çoktan kalkışa geçti."

Jungkook yüksek sesli bir kahkaha atmıştı.

"Yok artık aklına gelmesiyle bile erekte oluyorsun."

Sinirle tısladım.

"Belanı sikmeden sınıfına git."

Jungkook hiçbir şey demeden arabadan indi ve koşarak okula ilerledi. İlk işim tuvalete gitmek olmuştu. Erken geldiğimiz için ortalıkta birileri yoktu ve işimi halledebilirdim. Kabinlerden birine kendimi attım ve pantolonumu boxerımla birlikte indirdim. Kapağını kapattığım klozetin üstüne oturdum ve içimden start verdim. Başına değmemle birlikte kasıklarıma doğru zevk dalgası yayıldı. Başından toplarıma kadar elimi gezdirdim ağzımdan ufak bir iniltinin kaçmasına engel olamadım. Hızımı arttırdığımda bir türlü boşalamıyordum. Çok kötü durumdaydım ve bu lanet şey inmiyordu.

"Kahretsin."

Birden tuvalete birinin girmesiyle zonklayan penisimi bıraktım. Acı çekiyordum. Ardından kapının kilitlenme sesini duymuştum.

"Kim Taehyung çık o kabinden ve anlaşmayı bana ver."

Yoongi'nin sesini duyunca penisim seğirdi. Hadi ama bu çok acınası bir durum.

"Tamam vereceğim ama şu an gitsen dersten sonra versem."

"Neden? Ben şu an istiyorum."

Bu adam beni öldürecekti.

"Bak cidden zor bir durumdayım."

"Neden ki işeyemiyor musun?"

Salağa yatması beni sinir ediyordu. Erekte olmam onun yüzündendi ve o hala benimle uğraşıyordu. Kabinin kapısını açtım ve elinden sertçe tutarak onu içeriye çektim ve kapıyı tekrar kapattım. Kapıyla benim aramda sıkışmıştı. Nefesimi dudaklarına vererek konuştum.

"Boşalamıyorum."

Gözleri önce gözlerimi buldu ve sonra alt kısımlara indi. Penisimi görmesiyle yutkunması bir oldu. Gözleri hala penisimdeyken konuşmaya devam ettim.

"Ve bu tamamen senin yüzünden."

Konuşmamı bitirir bitirmez beni klozetin kapağına itmişti. Acıyla inledim. Önümde eğildi ve kemikli elleriyle kasıklarımı okşadı.

"Madem benim yüzümden sorumluluk almam gerekir değil mi?"

Daha fazla dayanamadım ve elimle kafasından tutarak kendime bastırdım. Ağzına almasıyla sesli bir şekilde inledim. İnlememle birlikte o da boğuk bir şekilde inlemişti. Pütürlü dili toplarımdan başıma doğru inerek beni delirtmeye yetiyordu. Arada dişlerini ekliyor ve benim kendimi ona ittirmeme sebep oluyordu. Şiddetli bir şekilde ağzına boşalırken halinden memnun gözüküyordu. Kendimden geçmiş şekilde derin nefesler alırken Yoongi bana bakarak diliyle kalan menileri temizliyordu. İşi bittiğinde gözlerini bana dikmiş ve dudaklarını yalamıştı. Sonra birden kalkarak pantolonunu indirdi. Anlamsız gözlerle ona bakarken bir kaç kelime mırıldandı. Beni kaldırıp kabinin kapısına yüz üstü yasladı ve beklemeden içime girdi.

"Şimdi senin de sorumluluk alman gerekir değil mi Taehyung?"

Gelgitlerine hızlı bir şekilde devam ederken prostatımı bulması için yalvarıyordum çünkü hazırlamadan girdiği için canım çok yanıyordu. Bir süre acı çığlıklar attım fakat hepsi zevk çığlıklarına döndü. Yoongi hala içimdeydi ve boynuma dil darbeleri atıyordu.  Eli tekrar penisimi buldu ve hızlı bir şekilde çekiştirmeye başladı. Bir süre sonra aynı anda geldik. Zemine oturduğumuzda ikimiz de soluk soluğaydık. Beş dakika nefesimiz normale döneseye kadar hiçbir şey demeden oturduk. Sessizliği bozan Yoongiydi.

"Anlaşmayı verir misin?"

Kafamı sallayıp köşeye fırlatılmış çantamı elime aldım. Kitapların arasında kağıdı arıyordum fakat bulamadım sonra onu masada unuttuğum aklıma geldi.

"Masamda unuttum."

"Ciddi olamazsın. Taehyung bu işi artık kesinleştirmemiz gerekiyor. Çok sorumsuzsun."

İmalı şekilde güldüm ve kalkıp pantolonumu çektim.

"Daha demin bir tanesini yerine getirdim ama."

Boş gözlerle bana baktı ve konuşmaya devam etti.

"Bana konumunu at akşam geleceğim ve bu işi kesinleştireceğiz."

Dışımdan havalı cevap verdim ama içimden sevinç çığlıkları attım.

"Peki şimdi gitmem gerek görüşürüz."

Kabinden çıktım ve elimi yıkadım. Tam tuvaletten çıkacakken arkamdan Yoongi seslendi. Önüme döndüm.

"Hey Taehyung! Burada biraz meni kalmış sanırım bekle."

Dudaklarımda onun dudaklarını hissettim. Kalbim tekrar hızlı bir şekilde atmaya başladı. Şaşkınlıktan dudaklarım hareketsiz bir şekilde dururken uyarmak amacıyla alt dudağımı dişledi. Karşılık verdiğimde memnum olmuş olacak ki ağzımın içine doğru boğukça inledi. Yaklaşık üç dakikadır öpüşüyorduk fakat Yoongi'ye göre hala dudağımda meni vardı.  Bir süre sonra geri çekildi ve eliyle dudağımın köşesini sildi.

"Geçti sanırım."

Sonra da tuvaletten çıktı arkasında donmuş bir ben bırakarak.