Çıkan seslerden dolayı sıçrayarak uyanmıştım. Hem zile basılıyordu hem de kapıya vuruluyordu. Jungkook koltukta yanıma uzanmıştı ve o da sesten rahatsız gibiydi. Hafif hafif gözlerini açarken küfretmeye de başlamıştı. Jimin'e baktığımda onun da aynı şekilde olduğunu gördüm. Ayağa kalktım ve yamuk adımlarla kapıya doğru ilerledim. Kolu indirdiğimde karşımda onu görmeyi beklemiyordum. Kaşlarını çatmış ve öylece bana bakıyordu. Bugün gördüklerimden bihaberdi. Sabah yaptıklarından sonra karşıma kolayca çıkabiliyordu ve kapıyı açmadığımdan dolayı kızgın da olabiliyordu. Histerik bir şekilde güldüm."Neden gülüyorsun?"
Hala sinirli bir şekilde sorduğunda yerde olan gözlerimi gözlerine diktim.
"Daha ne kadar küçülebilirsin gözümde onu düşünüyordum. Komik geldi."
Çatık kaşları hafif havalanmıştı.
"Neyden bahsediyorsun sen?"
Gülerek kapıyı kapatmaya yeltendiğimde ayağıyla engellemişti. Gülüşümü kesip ayağını çekmesi için yüzüne tekrar baktım.
"Ayağını çek yoksa yarısı içeride kalacak."
Bu sefer gülen taraf oydu. Tek elini kapıya yaslayıp kapıyı daha da ittirmişti. Duvara çarpan kapı yüksek bir ses bırakmıştı. Yoongi'nin gözü arkalarda bir yere kayarken ben de bakma gereksinimi duymuştum. Jimin üstsüz bir şekilde bize doğru gelirken ne yaptığını algılamaya çalışıyordum. Geldi ve arkamdan sarıldı.
"Ne oldu aşkım?"
Yoongi'ye baktığımda gözünü kırpmadan Jimin'e baktığını fark ettim. Biraz oyundan bir şey olmazdı. Olacaksa bile üzülen Yoongi olacaktı ve orası umrumda bile değildi. Yüzüme sahte bir gülümseme takıp devam ettim.
"Öğretmenim çok düşüncelidir de. Bugün neden okula gitmediğimi öğrenmek için gelmiş."
Jimin bakışlarını benden çekip Yoongi'ye çevirdi ve iğneleyeci bir tonda konuştu.
"Çok düşünceli bir davranış ama akşamın bir saatinde bir öğretmenin bir öğrencisinin evine bu şekilde gelmesi yanlış anlaşılabilir Bay Min."
Yoongi'nin bakışları Jimin ile benim aramda dolaşırken yüzündeki ifadeyi izlemek çok eğlenceliydi. Geri çekilmişti. Jimin yanağıma bir öpücük kondurup devam etmişti.
"Bilirsiniz ısrarlı kapı çalışınız yüzünden işimizi yarım bırakmak zorunda kaldık. Şimdi izninizle."
Laflarının ardından beklemeden kapıyı kapatmış ve salona doğru geçerken gülmeye başlamıştık. Jungkook da bize katılırken içerden bizi gizlice dinlediğini anlamıştım.
"İçerde gülmemek için ne kadar zor tuttum kendimi biliyor musunuz?"
Jimin karnını tutarak koltuğun birine oturdu.
"Ya biz ne yapsaydık tam adamın önündeydik."
Hafif gülerek tekli koltuğa oturduğumda ikisini izliyordum. Jimin camın önüne gidip Yoongi'nin ne yaptığına bakarken Jungkook onun açık olan sırtını izliyordu. Azgın velet diye geçirmiştim içimden. İçimde çok güzel bir rahatlama vardı.
"Arabasının tekerini tekmeliyor çıldıracağım çok haşin."
Sesli bir şekilde tekrar gülerken Jimin tişörtünü giyiyordu. Bu sırada Jungkook içeri gitmiş ve içmek için bir şeyler getirmişti. Jimin'in yanına otururken gözlerini ona dikmişti.
"Senin sıkıntın ne ?"
Sanki bana sormamış gibi tekrar soruyordu. Jimin Jungkook'a bakıp birasından bir yudum almıştı.
"Olmaman gereken birine aşık oldum sanırım."
Jimin hafifçe gülerek söylemişti. Sabaha göre daha iyiydi. Koltukta Jungkook'a doğru dönmüştü ve tekrar bir yudum almıştı.
"Peki ya sen Jungkook?"
Jungkook göz temasını kesmeden cevapladı.
"Aldatıldım."
Jimin'in kaşları havalanmıştı.
"Pek takıyor gibi gözükmüyorsun."
Jungkook gülümsemişti ve tek elini Jimin'in bacağının üstüne koyup hafifçe sıkmıştı. Jimin'in bakışları Jungkook'un elindeyken ben ise sadece göz devirmiştim.
"Kendimizi çok üzmemek gerek değil mi?"
Kafasıyla sonra beni göstermişti.
"Bak ona bir aşk uğruna heba etti kendini şimdi ise elinde hiçbir şey yok."
Arkamdaki yastığı Jungkook'a fırlatırken gülüyordu.
"Çok komik amına koyayım."
Jungkook yanıma gelip bana sarılırken ikimizde gülüyorduk. Jimin'e elimle bize katılması için işaret ettim. Çekingen bir şekilde koltuktan kalktı ve ardından o da kucaklaşmamıza katıldı.
"Beraber mükemmel bir üçlü olduk değil mi?"
Jungkook bağırarak söylediğinde üstümden Jungkook'u ittim.
"Tabii Jin ile birlikteyken hiç hatırlamıyordun beni."
Ona bu yüzden biraz kırgındım ama hiç belli etmemiştim.
"Hyung kendimi fazla kaptırmıştım özür dilerim."
Jungkook yere oturduğunda Jimin de kollarını benden ayırıp yan koltuğa oturmuştu. Jimin'e tekrar iyi olup olmadığına baktığımda sormadan edememiştim.
"Hoseok ile aranızdaki ilişki neydi?"
Jimin bana dönüp hafif bir şekilde gülümsemişti ve koltukta uzanıp derin bir nefes almıştı.
"Hoseok ilkimi alan kişiydi. Okula ilk geldiğimde ,ilk gün cazibesine kapılmıştım. Dersimize girmişti ve bakışları o kadar derindi ki. Kendimi ona çekilmekten alıkoyamadım. Beni odasına çağırmıştı ve sonra ne kadar güzel olduğumla ilgili bir kaç şey zırvalamıştı. Sonra da olan olmuştu zaten karşı koyulamayacak kadar güzeldi."
Jungkook hıhlamıştı ve Jimin'in bakışları bir süre Jungkook'u bulmuştu.
"Ama Hoseok dışarıdan gözüktüğü gibi değildi. Çok çabuk sinirlenir ve her sinirlendiğinde birilerine zarar verme gereksinimi duyardı. Bana zorla sahip olduğu zamanlar bile oldu."
Jimin yutkunup devam etti.
"Hoseok baskın olmayı sevdiği kadar bastırılmayı da seviyordu. Fakat benim tarafımdan değil. Onun için yeterince dominant olmadığımı düşünürdü hep. Başka birilerine gidiyordu ve bu benim deli gibi kıskanmama sebep oluyordu. Kim olduğunu araştırmaya başladığımda karşıma Yoongi çıktı. Sonra Taehyung ile ilişkisi olduğunu öğrendiğimde onu pas geçtim. Sanırım yanlış yaptım. Ama Hoseok'un sadece tek bir kişi tarafından düzüldüğünü düşünmüyorum."
Köşeden aldığı yastığı kucağına almıştı ve devam etmişti.
"Başka isimler de çıktı karşıma. Bir sürü isim fakat birisine daha fazla gittiğini fark ettim. Kim Namjoon. Adamla birkaç kez konuşmaya çalıştım fakat ağzından tek bir laf bile alamadım"
İsim tanıdık geliyordu fakat şu an çıkaramamıştım.
"Anlayacağın ben sadece Hoseok'un bir oyuncağıydım."
Kafamı sallayıp ona bakmıştım. Benim aksime bazı şeyleri kabullenmişti. Jungkook durumdan istifade ederek hemen Jimin'in yanına doğru ilerlemişti ve sarılmıştı. Jimin de ona kollarını sardığında gülümsedim.
"İntikam almak istiyorum Kim Taehyung."
Jimin ile bakışlarımız buluştuğunda kafamla onaylamıştım.
"Ben de. Ben de bunu çok istiyorum Park Jimin."
YAZARKEN BAZI ŞEYLER ÇOK SAÇMA GELİYOR BELKİ SİZE DE OKURKEN ÖYLE GELİYORDUR AMA BUNUN BİR HİKAYE OLDUĞUNU UNUTMAYIN ÇÜNKÜ BANA HER SAÇMA GELDİĞİNDE HİKAYE ZATEN AMK SEN YAZIYORSUN TABİ SAÇMA OLACAK DİYORUM KENDİMİ ÖYLE TESELLİ EDİYORUM .) SİZİ SEVİYORUM <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Math Teacher/ TaeGi
FanficCidden çok acizsin Taehyung. Öğretmenini arzulayacak kadar aciz.