Autumn Leaves / NH

thirty one

Sen gel, bölümü yaz, sonra bir kısmını silecekken yanlışlıkla tümünü seçe basıp sil ve bütün bölüm gitsin. Oldu mu şimdi? Neyse ki neredeyse ezberlemiştim, kurtardık biraz.

Sonraki bölüm sezon finali, sonra bu kitaptan yine devam.

İyi okumalar!

''Autumn, ben seninle aynı devreden olup Niall'a yıllardır aşık olan bir kızım. Aslında, arkadaşlarım Niall'ın seni cidden sevdiğini düşünmüyor. Onun gibi bir çocuk için biraz şişman ve çirkin olduğunu, abinin popülerliği sayesinde sana baktığını düşünüyorlar -umarım bu kalbini kırmamıştır- ama ben seni sevdiğini anlayabilecek kadar onu iyi tanıyorum. Sana bakarken aşık olduğum mavilerinin parlayışını izlemek kalbimi paramparça ediyor. Derslerde ben onu izlerken onun seni izlemesi canımı çok fazla yakıyor. Ama senden tek bir ricam var, benim içim yanıp kül olsa bile sen onu üzme. Onu çocukluğundan beri tanıyorum. Kolay kolay seven bir insan değil ve sevdiğinde bırakmaz. Öyle bir kalp ki onunki, tertemiz, sanki dünyadaki tüm kötülüklerden arınmış gibi. O güzel kalbini kırma, sana yalvarıyorum senin yüzünden ağlamasın.  O ağlayınca gözünden düşen her bir yaş benim kalbimi delip geçiyor. Neyse, fazla uzatmayacağım. Onun benim asla tadamayacağım sevgisinin kıymetini bil, onu gülümset, onu sev. Çünkü o gülüşü öyle güzel bir insan ki, papatyalar bile yanında sönük kalır. Onu üzme. Lütfen.''

Autumn : Okulda çok fazla seviliyorsun, Horan

Autumn : Okulların açılmasına az kaldığı için ders kitaplarını karıştırayım dedim ve matematik kitabımın içinden bir mektup düştü

Autumn : Onu dolabımda bulmuş, sonra okumak için kitabımın arasına koymuştum

Autumn : Seni üzmemem için bana yalvaran birisinden gelmiş, bu bana Bella'ya attığım mesajları hatırlattı

Autumn : Hayat ne kadar garip değil mi? Ben sevilmediğim için ağlıyor ve Bella'ya Arden'ı üzmemesi için birçok mesaj atıyordum, şimdi aynıları bana oluyor

Autumn : Ve ben onun isteğini gerçekleştiremiyorum, senin kalbini kırıyorum Niall

Autumn : Bence artık konuşmamalıyız

James : Ne

James : Sırf bir mektup yüzünden mi

James : Beni kırmıyorsun ama zaten yüzünü görmeyi deli gibi özlemişken bir de iletişimimizi kesersen kıracaksın

James : Hem o mektubu kim yazdıysa beni unutmuştur bile

Autumn : Hayır, Niall. Sadece bir mektup yüzünden değil

Autumn : Seninle konuşurken rahat hissedemiyorum artık

James : Yanlışım neyse düzeltebilirim

Autumn : Düzeltilecek bir şey yok

James : Sorun seni sevdiğimi söylemem mi?

James : Seni önemsemem, sana iyi davranmam?

James : Eğer bana mesaj attığında cevap bile vermeseydim daha mı iyi olurdu?

James : Evet, eğer öyle olsaydım sana "Merhaba" yazdığımda bile mutluluktan delirirdin

James : Eğer öyle olsaydım beni yıllarca unutamazdın ve ben dışında kimsenin önemi olmazdı senin gözünde

Autumn : İleriye gidiyorsun

James : Şu zamana kadar tek yaptığım seninle konuşmaktı

James : İstemediğini düşündüğüm zamanlar yazmadım bile

James : İçimdeki onlarca çığlığı susturup bir arkadaş gibi yanında olmaya, acılarını azaltmaya çalıştım

James : Karşılığı bu mu?

Autumn : Hiçbirini yapmak zorunda değildin

Autumn : Şu an pişman olacağın şeyler söylüyorsun, sadece sakince konuşmayı bırakabiliriz

James : Pekala, ama ondan önce son birkaç şey daha söylemek istiyorum

James : Sana neden en güzel mevsimim diyordum biliyor musun?

James : Çünkü sevdiğim her şey sonbaharda oldu

James : Gitarla ve Harry ile Eylül'de tanıştım, Ekim'de futbol seçmelerini kazandım ve sana Kasım'da aşık oldum

James : Şimdi de Eylül'de bana konuşmak istemediğini söylüyorsun

James : En güzel mevsimimi elimden alıyorsun

James : Hem de bugün Eylül'ün 13'ü, doğum günüm

James : Tam adın gibisin biliyor musun

James : Ne yaz kadar sıcak ve kış kadar soğuk, ne de ilkbahar kadar neşelisin

James : Sonbahar gibisin. Kasvetli, buruk ama her şeye rağmen güzel.

James : Bazen yazarsam kusura bakma, dokuz aydır konuşuyoruz sonuçta. Alıştım ve birden öylece bırakamam.

James : Umarım bu kararın seni mutlu eder.

James : Okulda görüşürüz, Autumn Kate Tomlinson.