Vee, bir hikayemin daha sonuna geldik...
Yazdığım hikayeler arasında beni en çok kararsızlıkla boğuşturan buydu. Hep son dakika fikirleriyle hareket ettim, 1000 kelime yazıp acımadan sildiğim bile oldu.
42. bölümü yayınlamadan önce serviste final hakkında ne yapacağımı düşünürken sınıf arkadaşım SevgiCebbur şakasına bir fikir verdi ve benim aklıma yattı. Hazır olan 1500 kelimelik bölümün yarısını sildim ve hikayeyi o an çevirdim. Ondan sonra çok düşündüm, dediğim gibi kararsızlıklarla dolu bir süreçti, beynimden sekiz farklı final yazdım ama sonunda buna karar verdim.
Her kitabıma kendimden bir şeyler katarım, başkasına ithaf ettiklerime bile. Platonic Love'da onu sevdiğim süreci, True Love'da o gittikten sonra çektiğim acıları yazdım. Autumn Leaves'te de onun izleri var, biliyorsunuz, Arden:) Ancak burada, o kalbimde yavaşça silinip giderken yaşadıklarım var. Fiziksel özelliklerime olan o takıntım, hayata olan nefretim, insanlara olan sinirim... hepsini Autumn'da birleştirdim. Autumn'un bir Niall'ı oldu, bakalım bana ne olacak?
Son bir kez yorumlarla donatır mısınız burayı? Her türlü yorum kabulümdür, ister sövün ister sevin adoısjdoıh Soracağınız sorular olursa da teker teker cevaplayacağım. Geriye sadece iki hikayem kalıyor, My Therapy/LP ve Same Old Love/HS Umarım onlardan da desteğinizi esirgemezsiniz.
Bölümü Frank Sinatra ve Ed Sheeran'in Autumn Leaves şarkılarıyla ya da Flicker'ın Niall'ın paylaştığı akustik versiyonuyla okumanızı tavsiye ederim.
Son kez, Autumn Leaves için;
İyi okumalar!
***
#27 Ekim 2025#
''Tamamdır, şimdi çıkabilirsin.'' dedi Sophia kendisinin tasarladığı gelinliğimin fermuarını dikkatle çektikten sonra. Ona teşekkür ederken odaya doğru adımladım, saçlarımı eski rengine döndürüp harika bir model yapan Lou çıkardığı işi görüp kendisiyle gurur duyar gibi gülümsemişti.
Odanın tam ortasına geldiğimde Kate'in ve onun homurdanıp durduğu nedime elbisesini düzelten annemin bakışları bana dönmüştü. Annemin gözleri sanki ömrü boyunca bu anı beklemiş gibi aniden dolarken, Kate'in dudaklarından bir hayranlık nidası dökülmüştü.
''Biliyorum, biliyorum. Çok güzelim değil mi?'' dedim neşeyle gülüp aynaya dönerken. Düğüne kadar elimden geldiğince zayıflasam da fiziğim hayalimdeki balık model gelinlikleri giymeme izin vermemişti, yine de ona yakın bir şeyler bulabilmiştim.
''Benden önce evlendiğine inanamıyorum.'' diyen Kate alaya vurmaya çalışsa da duygulandığı belli oluyordu. Sonuçta iki buçuk yıl aynı evde kalmış, hastalandığımızda birbirimize bakmış, zorluklarla birlikte başa çıkmıştık.
Gülümseyerek önüme dönerken ''Melekler gibi olmuşsun.'' diyip göz yaşlarını parmağının tersiyle silen anneme doğru ilerledim. Bana sarılırken, ''Bu günleri görebildiğim için çok mutluyum.'' diye mırıldanmıştı. İki yıl önce savaştığı lösemi yüzünden o kadar korkmuştuk ki şimdi burada olduğu için ayrı bir duygusaldım. Neyse ki ilik bulunacak kadar şanslıydı. O günleri hatırlamak istemediğim için ''Şhh, bugün sadece mutlu olacağız.'' dedim, şimdiden ağlamak istemiyordum.
Geri çekilip onun göz yaşlarını sildiğim sırada kapının aniden açılması ve ''Görsem ne olacak sanki?'' diye bağıran, birinden kaçtığı belli olan Niall'ın odaya dalmasıyla duygusal ortam dağılmış, yerini ''Kötü şans, Niall!'' diye aynı anda bağıran dört kadının önüme dizildiği bir komediye bırakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Autumn Leaves / NH
Truyện NgắnBut I miss you most of all my darling -Ama seni her şeyden fazla özlüyorum sevgilim When autumn leaves start to fall -Sonbahar yaprakları düşmeye başladığı zaman 18.01.2017