3.bolum

916 113 72
                                    

İyi okumalar😚😚😚
Bölüm şarkısı
Buray-İstersen

Ömer
Eve ilk girdiğimde onun sesini duydum sanki. Bütün günü onu düşündüğüm için doğal olarak sesi kulağımda. Yani nasıl olduğunu çok merak etmiştim. Akşam en iyisi Demiri arayıp sormak,sonuçta komşusu. Odama çıkıp üstümü değiştirdim. Nazan söylediğine göre Nihatın arkadaşı gelecekmiş. Saçımı tarayıp aynada kendime bir kez daha baktım. Suyum kurusun yakışıklıyam ya. Şimdi Nihatın arkadaşı da aşık olur bana,yine hayran bırakacağım kendime. Sonunda aynadan ayrılıp odanın kapısına yöneldim. Kapıyı açtığımda birine çarptım.
"Hanımefendi iyi misiniz?"
Kız yavaş yavaş başını kaldırdı ve şaşkınlıkla bana baktı.
"Sen?"

Beni burada da buldu bu kız. Ama şu an gözlerinden gözlerimi alamıyordum. Çekim alanına girmiş çıkamıyordum. Başını aşağı eğdiğinde dikkatim biraz daha olsa dağılmıştı.Kollarından tuttuğumu sonradan fark edip ellerimi çektim.

"Senin ne işin var burada?"
...
"Hey sana diyorum. Ne işin var evimde?"

Sonunda yaşam belirtilerimi vermeye başladı.
"Ben...yani burası...Ne? Burası sizin eviniz mi?"
"Evet benim evim. Sen ne arıyorsun burada? Yoksa sen beni takip mi ediyorsun?"
"Ne münasebet! Sizi niye takip edeyim ki. Ben Nihatla geldim."

Yoksa Nihatın anlattığı tatlı üçük başarılı kız bu Zehramıydı?

"Sen o Zehra mısın?"
Ayşenin bize doğru geldiğini görünce aramızda,az önce fark ettiğim yakınlığı bozarak geri çekildim.
"Abicim siz tanıştınız mı Zehrayla ?"

Ahh Ayşecim abin başının belasını buldu da haberin yok. Yüzümde sahte bir gülümsemeyle "biz zaten tanışıyoruz. Di mi Zehra?"
Zehra başını sallayarak "aha. Tanışıyoruz"dedi.
"Abicim nereden tanışıyorsunuz ki? Zehra daha dün İstanbula gelmiş"

Salona inene kadar Ayşeye dün tanıştığımızı anlattım. Demirin komşusu olduğunu öğrenince şaşırmıştı.

Zehra
Masada her kes bana soru soruyordu. Nerede okuduğumu,nasıl okuduğumu,taşınmağa nasal karar verdiğimi.
"Hayatımda bir şeyleri değişmek istiyordum,yeni bir macera arıyordum. İstanbulda yaşamayı çok istiyordum,sağ olsun Nihat da bana iş teklifi yapınca hemen kabul ettim."
Kaç dakikadır beni o takma kiprikleriyle süzen Alev sohbete dahil oldu.
"İstanbulda yalnız yaşamak çok zor. Her kes  bunu başaramaz,eminim bir kaç aya dayanamayıp evine geri dönersin."

Ben gözlerimi kısarak Aleve cevap vermeye hazırlanırken yemek boyunca hiç konuşmayan Ömer bey Aleve döndü ve "Alev,sen Amerikaya gidip 2 aydan sonra ağlayarak geri  döndüğün için,Zehranın da öyle yapacağını sanıyorsun. Her kes senin gibi değil Alev" dedi,devamını da Nihat getirdi "Alevcim sen hiç merak etme,Zehra yalnız değil İstanbulda,biz varız. Hem o çok güçlü bir kız".

Benim bir şey söylememe gerek kalmamıştı. Ama yinede dayanamayıp "Alevcim ben buraya gelince her şeyi göze aldım da geldim,yalnız yaşamayı bilir. Benim için en önemli benim severek yapacağım işim,gerisi umrumda bile değil" dedim. Zafer kazanmanın verdiği güvenle Ömer beye baktım. Neden bana böyle bakıyor diye düşünmedim değil. İlk karşılaşmamızda da böyle bakmıştı. O zaman ben yalnız yaptığım için böyle bakmıştı,acaba ben yine yalnış mı yaptım. Bence yapmadım ya.

"Ömer...Zehraa"

Ayşenin sesiyle ikimizde kendimize gelip Ayşeye döndük. Kaç dakika acaba adamda tutuklu kalmıştım. Şu an kızardığıma eminim. Her zaman uranınca yaptığımı yine tekrarıadım. Başımı aşağı eğdim.

"Abicim,sen hayırdır daldın gittin"
Ayşenim bana imalı imalı bakması üzerine bir de o böyle bakınca yerin tam dibine girdim.
"Ayşecim işleri düşünüyordum. Malum bu ara pek bir yoğunum."
"Hı hı tabii öyledir".

Aşka ilk adımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin