15. BÖLÜM "KAFE"

70 4 4
                                    

Ne elbisesinden bahsediyordu bu? Aramızın iyi olmadığını bile bile bunları söylüyordu.
"Ne elbisesinden bahsediyorsun?" Dedim. Somurtarak:
"Iyi tamam be şaka Yaptım hemen de Kızın." deyip gitti. Biz de buna anlam veremedik. Sonra Oğuz
bana gel işareti yapıyordu. Kızlara hemen geliyorum diyerek yanına gittim.
"Hani biz 2 gün sonra kafeye gidecektik ya. Onu bugüne almak istiyorum. 2 güne dayanamam." dedi.
"Noldu aniden fikir Değişikliği mi yaptın 😂"
"Sanırım öyle oldu 😂"

Sonra bir süre bakıştık.
"Elbisen çok yakışmış bu arada bücürüm."
"Teşekkürler."

"Bu arada sana bücür dememden hoşlanmıyorsan değiştirebilirim?"
"Mesela ne gibi değiştirebilirsin?"
"Prenses, minnoş , sinek, minnak, falan"
"Kedi isimleri mübarek. Tamam bücür en iyisi sinek nedir ya. Çağatay Akman mıyım ben ?"
"Of bücürüm of😂😂😂"

"Bu arada Melisa'larda kalıyorum artık. Evlatlıkmışım...."
"Ne diyorsun sen! Yanlış mı duydum sen az önce evlatlıkmışım mı dedin?"
"Doğru duydun evlatlıkmışım bunca yıl benden saklamışlar.. Ben öğrenmesem daha da saklayacaklardı..."
Sonra herşeyi teker teker anlattım. Tepkisi şu oldu:
"Tamam evlatlık alabilirler ama bunu 18 Yıldır senden saklamaları çok yanlış! "
"Evet bu Yüzden artık Melisa'larda kalıyorum."
"Istersen benimle de kalabilirsin?"
"Yok saol yerleştim oraya😂"
"Hm tamam."

O Sırada zil 🔔 çaldı. Herkes yerlerine geçti. Matematik etüdü idi. En nefret ettiğim. Matematikten sonra Türkçe  var Türkçe'den sonra fen var. Fenden sonra İngilizce var. Sonra etüt bitiyor.

Etüt çıkışı herkese Görüşürüz dedim. Oğuz ile kafeye gidecektik. Ama önce beni parka götürdü.
"Burada bekle hemen geliyorum" dedi ve bir yere gitti. Döndüğünde elinde dondurma ile geldi. En Sevdiğim dondurmalardı çikolatalı ve Çilekli.
"En Sevdiklerim olduğunu nerden biliyorsun?"
"Bilirim ben😏."

Sonra dondurmalarımızı yedik.
"Artık kafeye gidelim mi?"
"Olur."

Kafeye giderken okul Müdürünü gördük. Eğer sevgili olduğumuzu öğrenirse okulda yan yana oturtmazdı. Bu da böyle bir müdür işte. Bu nedenle ondan saklana saklana gittik. Ama sanırım bizi gördü ve
"Giray ve Çağtay!"
Bize soyadlarımızda hitap ediyordu. Ama ama benim soyadım Giray değildi! Bunu sonra söylerim Müdüre.

Her neyse sonra Oğuz ile korkarak arkamızı döndük. Oğuz:
"Buyrun Müdürüm?" dedi. Müdür tek kaşını kaldırarak:
"Siz nereye gidiyorsunuz bakiyim? Aranızda bir şey mi var YÖKsa?" Ben bir bahane bulacaktım;
"Aramızda bir şey YÖK ama-" Oğuz sözümü kesti.
"Evet hocam Merve'nin de dediği gibi aramızda bir şey YÖK. Yürüyüşe çıkmıştım ben. Merve neden dışarıda bilmiyorum ama tesadüfen denk geldik ve yürümeye karar verdik. Sanırım o da Yürüyüşe çıkmış."
"E-Evet hocam ben de Yürüyüşe çıkmıştım." dedim. Sonra müdür:
"Iyi hadi inaniyim size." dedi ve gitti. Ucuz kurtulmuştuk.

Kafeye yürümeye devam ettik.
Kafeye vardığımızda ben kahve istedim. Oğuz da kahve istedi. Yanında bana sürpriz olarak Çikolatalı sufle almış. Canım çekiyordu zaten. Sanki Aklımı okumuştu. Kahvelerimiz ve suflelerimiz geldi. Afiyetle sohbet Ede Ede yedik. Sonra içeceklerimiz ve suflelerimiz bitti.
"Yanında bir şey daha ister misin ?" dedi Oğuz. Ben de:
"Hayır gerek yok sufle baya büyükmüş. Yetti bana? Ama sen istersen bir Şeyler alabilirsin beklerim ben."
"Yok bende istemiyorum."

Sonra tam kalkacaktık ki ne görelim! Selen ile Emre el ele kafeye doğru geliyorlar! Bu ne demek oluyor şimdi?!!!!😡😡

YENİ HAYAT! (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin