44. Bölüm

5.2K 321 122
                                    

Beni özel mesajlardan yb atmam için zorlayan okuyucum, burdan sie selam olsun bro.

"Nehir bokunu yiyeyim hızlı sil şu sütü." Nehir belini tutum bana baktı.

"Lan mal zaten iki kere paspaslayıp bir kere deterjan döktüm! Olmadı bir de parfüm sıkayım."

"Vallaha o da olur, yeterki mutfak kokmasın." Mutfaktan çıkıp koşarak odama çıktım, en sevdiğim parfümü alıp tekrar mutfağa indim.

Nehir elindeki paspası banyoya götürüp geri geldi, ben de o arada üç fıs parfüm sıktım.

Evet malım. Markette abur cubur almak yerine bir tane oda spreyi alabilirdim. Ama...

Malım işte uzatmayın!

Evet kos koca evde bir oda spreyi yok.

Nehir de gelince geri kalan yiyecekleri yerleştirdik. İşimiz bitince arka bahçeye çıkıp ilk olarak motorun üstünden alıp yere attığımız muşambaları alıp katladık.

Sonra bahçede ki bitkileri sulayıp eve girdik.

"Selen ben sıkıldım."

"Banane." Nehir göz devirip,

"Uyuzluk etme. Gel dışarı çıkalım. Lütfeeen."

"İyi tamam ağlama." Ayağa kalkıp odama gittim. Üstüm leş gibiydi.

Oda gidip kıyafet dolabımın karşısına geçtim. ( Yazmaya kasamıyacağım, resimdeki. Kız korkutucumu aq :d )

Üstümdekileri çıkarıp onları giydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üstümdekileri çıkarıp onları giydim. Eskileri de banyoya atıp salona indim.

Nehir kapının yanındaki ayakkabılıktan beyaz sneakerslarını giyiyordu. Ben de  şu moda olan superstarcıklarımı giydim. Hazır mıydım? Evet.

Evden çıkıp yürümeye başladık. "Eee sen hala gitmeyi düşünüyor musun?" Nehir bana bakıp omuz silkti "Bilmiyorum." 

"Biliyorsun dimi ben gitmeni istemiyorum. Hadi beni bırak Ateş ne yapacak?"

"Bilmiyorum, önceki hayatında ben nasıl yoksam öyle devam edebilir." Nehir sıkıntıyla nefes aldı. Şu an hiçbir şeyi umursamasam bile Ateş için endişeleniyordum. 

"Ama onun sana ihtiyacı var." Umutla Nehir'e baktım, belki gitmez yanımda kalır diye. Nehir'in gözleri dolmuştu "Lütfen ağlama Nehir." Kolundan tutup ona sıkıca sarıldım. Ağlamaya başladı. Ah ben de ağlayacaktım.  Nehir'den ayrılıp ona baktım "Gitmeyeceksin dimi?" 

Nehir gülümsedi "Tamam gitmeyeceğim." Gülümseyip tekrar sarıldım. Sarılmama karşılık verdi. Biraz daha öyle kaldıktan sonra ayrıldık. Nehir "Tamam bu kadar duygusallık yeter, rimelim akacak." Gözlerimi devirip yürümeye başladık. 

Sahile yaklaşınca karşımıza çıkan ilk bakkaldan kola, cips, çekirdek, çikolata ve şeker alıp çıktık. Ne kadar mı tuttu? 25 TL. Biliyorum para sıçıyoruz. Paralar nereden mi geliyor? Yarısından fazlası Nehir'in anasından ve babasından. Allah onlardan razı olsun. Geri kalanı eskiden çalıştığımız yerlerden falan.

Kumsala girip denizin en güzel gözüktüğü yere oturduk. Biraz oyalandıktan sonra sıkılıp Kıvanç, Ateş, Kerem, Deniz ve Kaan'ı aradık. 

Sırayla Deniz, Kıvanç, Ateş sonra Kerem ve Kaan geldi. Ateş Nehir'in yanına oturdu, Ateş'in yanına Deniz, Deniz'in yanına ben, benim yanıma tabi ki de Kerem onun yanına Kaan ve Kıvanç oturdu. Kısacası yuvarlak olduk.

Ortaya -çok klasik olan- ateş yakıp aldığımız marshmallowları kızartmaya başladık o sırada tek hücreli canlımız olan Deniz iğrenç bir soru soru "Şimdi ben bir şey anlamadım. Biz Ateş'i ateşe atsak yanmaz mı?" 

Deniz'e bakıp "Hee Deniz seni de ateşe atınca buharlaşıcan." Deniz gözlerini kısıp bana baktı ben de ona piçimsi gülümsememi yolladım.

"Ben sıkıldım, şişe çevirmece oynayalım mı?" Fikri öneren Kaan'dı. Herkes onaylayınca bitmiş kola şişelerinden birini alıp ortaya koydum ve çevirdim. Haydı bismillah.

Şişenin soru kısmı Kaan'a cevap kısmı Deniz'e geldi. "D mi C mi Deniz'cik?"

"C."

"Git denize gir."

"Ama yedek kıyafetim yok."

"Kıçına kadar gelsin su gerisi önemli değil. Ama illaki yapmam diyorsan birazcık kum yersin." Deniz oflaya puflaya ayağa kalkıp ayakkabılarını sonra pantolonunu çıkardı derken Kerem'ciğim gözlerimi kapattı. Eheheheh.

Bir kaç dakika sonra gözlerimi açınca Deniz karşımda üstünü giymiş saçlarından su damlıyordu. Deniz şişeyi çevirdi, soru Nehir'e cevap bana. Aha sıçtım.

Nehir sırıtıp "Selen'ciğim D mi C mi?" Hömm C dersem ağzıma sıçar bu net bir şey onun için "D." 

Nehir elini çenesine koyup düşünmeye başladı "Hımm o zaman ateş su yatak." Evet mükemmel.

"Kıvanç, Deniz, Ateş. Hangisi suya atılıp boğulacak, ateşe atılıp yanacak ya da yatağa atılacak." Nehir gülmeye başlayınca Kerem pis pis bana bakmaya başladı. Boku yedim.

"Şimdi Ateş'i suya, Deniz'i ateşe eheheh döngü. Tamam komik değildi. Ee o zaman Kıvanç yatağa ne diyeyim aq." Kerem elini omzuma koyup birazcık sıktı. Kıskançlıktan kuduruyor.

Şişeyi alıp çevirdim, soru Kıvanç cevap Ateş. 

"Ateş, D mi C mi?"

"C" Kıvanç sırıtıp " O zaman Kaan'ın üstüne çık ve boynunu öp." Nehir, Kerem, Deniz ve ben gülmeye başladık. Tamam iş artı on sekize doğru yol alıyor ama... Aması yok.

Ateş yavaşça Kaan'a bakıp göz kırptı ve el salladı. Peki. Ateş ayağa kalkıp Kaan'ın arkasına geçti. Çıvdıvıyovum. Kaan, Kıvanç'a bakış atıp gözlerini Ateş'e çevirdi. "Bir dakika üstüne çıkmasam  olur mu?" Kıvanç sırıtıp "Ha yani yapacaksın. Tamam oturmazsan da olur." Kaan gözlerini devirip Kerem'e baktı "Hakkını helal et kardeşim bu oyundan sonra kim bilir kaç kişi ırzıma geçecek." Kerem elini elveda dercesine sallayıp elini belime koydu ve beni kendine çekti. Kokusuna hayranım. Bir ara tişörtlerinden birini çalmam gerekecek. 

Ateş Kaan'ın arkasına geçip kafasını boynuna doğru götürdü ve öptü. Öpmesiyle Kaan'ın Ateş'ten uzaklaşması bir oldu. "Hain köpek öp dedi! Salyalı bir öpücük mü dedi! Ağzına sıçayım bu nasıl cümle! Unutun bu olanları! Kendimi kirli hissediyorum! Ağzına sıçıcam Ateş!" Herkes gülerken Kaan köşeye bizden uzaklaşmış, elini boynuna koymuş sağa sola sallanıyordu.

Ateş tam şişeyi çevirecekken bir kız çığlığı duyuldu. Bir günde olaysız bitsin lan. Çığlığın geldiği yere baktığımızda bir kız bize doğru koşuyordu. Al başına belayı bu nerden çıktı! Kız koşarak yanımıza geldi ve kuma yığıldı üstünde kırmızı lekeler vardı sanırım kandı. Kıvanç kızın yanına çöküp "İyi misin?"

Kız başını olumsuz anlamda sallayıp bize doğru koşarak geldiği yeri işaret ederek "Lütfen yardım edin. Ağabeyim ölücek." Vış!

100 vote gelirse yeni bölüm geliyor :p  Hadi eyw

Erkek Lisesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin