Yaklaşık bir saat gibi sahilde oturdular. Gülce omzunu Ferhat'a yaslamış öylece uzandılar, hiçbir şey konuşmadılar.
''Şarap içseydik şimdi ne güzel giderdi.''
''Ne dedin sen?'' Gülce gülümseyip elleriyle yüzünü kapattı.
''Ya ne bileyim romantik olurdu.''
''İyi alıştın sende içkiye.''
''Alıştıran sağ olsun.''
''Gülce.'' Gülce sağına döndü, elini yüzünün altına koydu.
''Saçların hep kum olmuş.'' Ferhat Gülce'nin saçlarını temizlemeye başladı.
''Niye döndün sırtını hem sen?''
''Bilmem.''
''Alalım mı şarap ?'' Gülce ses çıkarmadı.
''Şuan yüz ifadenin nasıl bi şekil aldığını biliyorum.''
''Nasılmış?''
''Az önce dudağını ısırdın mesela.''
''Şimdide gözlerini devirdin.'' Gülce gülümsedi.
''Birazdan da beni öpmek için bana döneceksin.'' Gülce Ferhat'a döndü.
''Ferhat!''
''Bak döndün, sen öpme ben öperim.'' Ferhat Gülce'yi dudaklarına bir öpücük kondurdu.
''Şarap diyorduk en son?''
''İki bardak şarap sonrası ne şiirler yazılır sen biliyor musun? Bu yüzden öyle demiştim.''
''Şairimize bak sen.Hadi gidelim alalım.''
''Olur.'' Ferhat ayağa kalktı Gülce'yi çekti saçlarını ovaladı.
''Ne yapıyorsun Ferhat?''
''Kum olmuş kum.'' Gülce kahkaha atıp Ferhat'ın beline dolandı.
Eve geldiklerinde Ferhat Gülce'yi kapıda tuttu.
''Bekle girme.''
''Neden?''
''Söylemem gereken bir şey var.''
''Dinliyorum.''
''Gülce, seni çok seviyorum.'' Ferhat Gülce'nin kafasını tutup dudaklarına bastırdı. Gülce tepkisiz kaldı elleri havada Ferhat'ın öpücüğünün tadını çıkardı.
''Ferhat.''
''Birşey söyleme.''
''Bende seni çok seviyorum.'' Parmaklarının üstünde çıkarak Ferhat'a sımsıkı sarıldı, kimin aklına gelirdi o güzel gözyaşları mutluluktan dökülecek diye.
''Hadi artık girebiliriz gel.'' Gülce'nin elini tuttu. Kapıyı yavaşça açtı.
''İnanmıyorum!''
Odanın tavanında helyumla şişirilmiş kırmızı balonlar vardı bütün tavanı sarmıştı. Yemek masası salonun ortasına getirilmiş üzerinde kocaman bir pasta vardı. Masanın üzerinde kırmızı mumlar yanıyordu yanlarına kırmızı gül yaprakları dökülmüştü. Odada ki sehpaların üzerine ve yerlere de mum dizilmişti. Mumların verdiği sarı ışık oda hakim olan kırmızıyla çok loş ve romantik olmuştu. Gülce elleri ağzında yavaşça odanın içine doğru ilerledi, etrafı incelerken gözlerini siliyordu. Dönerek etrafa tekrardan baktı.
''Ben dahi bilmiyordum, sana inanmıyorum.'' Hala gözlerini siliyordu.
''Gel buraya gel.'' Ferhat Gülce'yi kollarının arasına aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülce #Wattsy2017
General Fiction'' Kim bu abi babacığım?'' diye meraklı gözlerle baktığı adamın birden karısı olmuştu Gülce , daha ip atladığı vakit ona görücü gelmiş, Gülce'yi isteyip sözü bile kesilmişti. Bir hafta sonra ise Ferhat abi diye seslendiği adamla nikahı kıyılmıştı...