Öğleden sonra Suna abla koğuşa geldi. "Ben de seni arıyordum. Ziyaretçin geldi," dedi. Fuat'ın geldiğini anlamıştım. Yataktan fırladım. Suna ablaya, "Nerede?" diye sordum.
"Aşağıda bahçede. İyisin değil mi? Bir sorun yoktur umarım."
"Yok. Hiçbir sorun yok. Hatta gayet iyiyim."
"Biliyorsun istediğin zaman sıkıntılarını benimle paylaşabilirsin."
"Biliyorum, teşekkür ederim. Ziyaretçimi bekletmeyeyim," deyip yanından koşarak uzaklaştım.
"Geleceğini biliyordum," dedim kendi kendime. Bahçeye çıktığımda heyecanla etrafa baktım. Gülümseyen yüzüyle babamı görünce çok şaşırdım. Onu gördüğüme sevinmek istedim. Gerçekten. Ama sevinememiştim. O an babamdan çok Fuat'a ihtiyacım vardı ve onun gelmemiş olması beni hayal kırıklığına uğratmıştı.
Tabii bunları babama belli etmedim. Birbirimize sarıldık. Bahçede dolaşırken konuştuk. Yüzüme hafif pişmanlık dolu bir ifadeyle bakıyordu. Çünkü burada olduğum sürece beni aramamış, ziyaret etmemişti.
"Daha önce gelmek istiyordum ama... Nasıl anlatsam? Seni nasıl bulacağımdan emin değildim. Seni burada bir akıl hastası olarak düşünmek bana ağır geliyordu. Hala da inanamıyorum. Son iki haftadır da her gelmek istediğimde de senin iyi olmadığını söylediler. Doktoru aradığımda 'ailesinden birileriyle bir süre görüşmese iyi olur. Tedaviyi zorlaştırıyor,' dedi," dedi babam. "Sorun değil. Biraz sıkıntılarım vardı ama şimdi iyiyim," dedim.
Acaba söylediğim yalanlar inandırıcı mı? Yoksa inanıyorlarmış gibi mi yapıyorlar? Kim kimi kandırıyor? Cevabını bilemeyeceğim sorular bunlar.
Babamla konuştukça, o da ben de rahatladık. Buradan yakında çıkacağıma inandığını söyledi. "Bence şimdiden gayet iyi görünüyorsun," dedi. Buradan çıkınca onun evinde kalmak isteyip istemediğimi sordu. Memnuniyetle, "Evet," dedim. Annemin, daha doğrusu üvey babamın, yanında kalmak istemiyorum.
Babamla vakit güzel geçti. Şimdi ise heyecanlıyım. Ablamın Fuat'a ulaşıp ulaşmadığını merak ediyorum. Ulaştıysa ne cevap verdi acaba? Fuat bana yardım etmek için buraya gelir mi? Yoksa 'bu eğitiminin bir parçası,' deyip beni burada bu kız ve etrafındaki gölgelerle baş başa mı bırakacak?
Allah'ım lütfen gelsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İfrit Günlükleri - 2 - Tımarhane
TerrorO küçük şeyler peş peşe içeri girip yatağımın etrafını çevirdiler. Sonra 'Gölge' geldi. Homurtusu içimi titretiyordu. Diğerlerinden çok farklıydı. Ama o korkunç iki kırmızı göze kilitlendiğimden tarif edemiyorum. Sonunda o küçük korkunç kız geldi. A...
