"YENİ EV"

35 11 1
                                    

" Acı hissedilmeyi talep eder."

16.Bölüm

Gözlerimi araladığım da farklı bir evde olduğumu anladım. Etrafıma göz gezdirdim. Siyah ve mavinin ağır bastığı bu odada altın süslemelerle birlikte nokta atışı yapılmıştı.
Altın kaplama bir boy aynası onun sağ çaprazında benim küçüklük fotoraflarım vardı.
Yüzümde anlamsız bir gülümseme oluştu. Annem yanımdaydı artık, ama bu içimdeki aptal acı neydi?

Acı çekmek birşey değil ama neyin acısını çektiğini bilmemek kahrediyor insanı. Kapım tıklanınca yattığım yerden daha çok doğruldum.
Yeni uyanmışlığın verdiği mayışmışlıkla  "Gelebilirsiniz." dedim. Alımlı bir bayan içeriye girip yanıma doğru yürüdü.

"Burcu Hanım anneniz Sizi kahvaltıya bekliyor." gülümsedim, teşekkür ettikten sonra evin hizmetçisi olduğunu düşündüğüm bayan yanımdan ayrıldı. Dolaba doğru ilerledim üstüme göre bir şeyler bulabilmeyi umut ettim.
Kapağı açıp bakındım burada herşey vardı ardından bedenlerine baktım hepsi üzerime göreydi.

Siyah şortla siyah atleti yatağımın üzerine bıraktım. Üstünede şortumun boyunda kırmızı kareli bir gömlek  koydum. Ayakkabılara diktim gözlerimi siyah spor ayakkabıları alıp giyindim.

Koridora çıktığım da evin gerçekten de büyük olduğunu fark ettim. İkisi aşağıda biri yukarıda olmak üzere üç tane merdiven vardı. Ben aşağıdaki merdivenlerden inerken sağım da kalan asansörü fark ettim. Biraz daha ilerledikten sonra salonu bulabilmiştim.  Biraz yürüdükten sonra annemi sofranın başında otururken gördüm. Benim geldiğimi daha fark etmemişti. Yanındaki sandalyeye oturdum.

Kafasını kaldırıp yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirdi.

İçtenlikle "Günaydın güzel kızım." dedi. Ardından yanağımdan öpüp gazeteyi masanın kenarına koydum.

"Günaydın Anne."  dedim. İçim bir garip oldu. ' Anne' demek yaşama sevincimi geri getirmişti.
Kahvaltımızı ederken sessizlik hakimdi. Annem çatalını tabağının yanına koyup kafasını bana çevirdi.

" Üniversiteyi nerede okumayı planlıyorsun kızım?"

"Akdeniz Üniversitesinde okumak istiyordum ama -"

"Aması yok ozaman okuyorsun ne kadar çalışkan bir kız olduğunu biliyorum." 

"Okullarının açılmasına az kaldı." kafa salladı annem. Hava almak için dışarıya çıktım evimizin önünde turlarken ecrin teyzeye rastladım. Doğru ya herşey gibi ecrin teyze de bir oyundan ibaretti. Ben tam yolumu değiştirecekken ecrin teyze ile göz göze geldim. 
Koşar adım yanıma geldi. Bana sarılıp geri çekildi.

" Bana kızgın değilsin dimi? Seni kızım gibi sevdiğimi biliyorsun."  gözlerim dolmuştu.

" Hepiniz bana yalan söylediniz ama biliyorsun kıyamam sana ecrin teyze. Tabi adınız ecrin ise ." dedim.  Kırılmış bir ses tonuyla.

"Tabiki de ben adım ecrin. Canım sen annenide al bize akşam yemeğine gelin."

"Anneme sormadan birşey diyemem." dedim.

Ecrin teyze yine şen kahkahalarından birini atıp bana ilahi kızım bakışları atmaya başladı.

" Biz çok yakınızdır Burçinle."
Ha bu arada annemin adı Burçin. Bende gülümsedim.

"Şimdi gitmem lazım malum akşam misafirlerimiz var. " kafa sallayıp eve doğru yürüdüm. İlginç olan şey ecrin teyzelerinde yan binada oturmasıydı.

Aklıma Ateş gelince sinirlendim, beni öpmüştü bu kadar ileri gitmesine gerek yoktu.
Annemin yanına gidip sarıldım.
" Ecrin teyze  akşam  yemeğine bizi çağırıyor. " 

"Canım arkadaşıma gideriz tabi."  bana bakıp cümlelerine devam etti.

" İstiyorsan sende etrafı gez kızım?"

Onaylıyıcı bir kafa sallayıp tekrar evden çıktım. 
İlerideki parka doğru yürüdüm, Buranın parkı bile farklı idi.  Bankta ağlayan küçük bir çocuk görünce yanına doğru ilerleyip oturdum.

" Neden ağlıyorsun ufaklık?"  küçük çocuk burnunu çekip gözlerini benim gözlerimle buluşturdu tahminen sekiz yaşlarındaydı.

"  ah be ablam sen benim derdimi anlamazsın."  güldüm. Ben gülünce çocuk kaşlarını çattı.

" Senin adın ne bakalım?"  

" Adım gece, senin ismin ne? "

" Benim adımda Burcu, ne güzel ismin var gece."

"Ya ablacığım bende öyle bilirdim ama o öyle bilmiyor."

"Kim öyle bilmiyor? " dedim merakla. Derin bir nefes aldım.

" Dolunay, sevdiğim kız baksana biz birbirimiz için yaradılmışız. Ben 'gece'  o ' dolunay' onun abisi çok gıcık bizi hep ayırıyor."  

İçimden kınadım abisini ne vardı el kadar çocukları üzmese onların aşkından ne zarar gelirdi.

"Üzülme sen ben konuşurum abisiyle bu arada şuan kız nerede? " heyecanlanıp bir anda ayağa kalktı eliyle kaydırakların olduğu kısmı gösterdi.

" Bak bak işte orada siyah saçlı olan." dişlerini göstererek gülümsedi.

"Çok güzel değil mi?"   kafa salladım. Çok güzel bir kızdı gece de tatlı bir çocuktu.

" Onunla konuşmamı ister misin?"
Gece gözlerini kocaman açıp bana döndü çırpıp gülümsedi.

"Gerçekten de konuşur musun?" 

" Tabiki de konuşurum." deyip ayaklandım. Kaydırakların olduğu bölüme yürüyüp kıza seslendim.

"Dolunay?"  dolunay saçlarını savurup bana döndü.

"Efendim?" gülümsedim.

" Senle biraz konuşalım mı?" kaşları çatıp elini çenesine götürdü. Biraz düşündükten sonra konuştu.

" Abim yabancılarla konuşmamam gerektiğini söylemişti ama abimi pekte dinlediğim söylenemez" dedi bilmiş bilmiş.

" Gece seni çok seviyor senin için ağladı biliyor musun?"  dedim, kızın yüzü değişti.

"Benim minik domuzum ağladı mı?" dedi üzülerek, kafa salladım.

" Kıyamam ki ben ona"  ben kıza tam bir şey diğcekken  arkamda bir ses duydum.

"Sana yabancılarla konuşma demedim mi!"  sesin geldiği yöne kafamı çevirdim.

Ateş!

Yine her taraftan o çıkıyordu. Beni görünce dik dik baktı. Tamam anladık beni sevmiyorsun da ne bu nefret.

"Ben gitsem iyi olucak." dedim. Dolunaya el sallayıp yanından geçmeye çalıştım. Çalıştım diyorum çünkü Ateş kolumdan tutmuştu.
Kaşlarımı çatıp ona döndüm.

"Ne yapmaya çalışıyorsun?" dedi.

Güldüm.

Sesimi yükselterek " Asıl sen ne yapmaya çalışıyorsun?" dedim.

"Alıcaksan eğer intikamını benden al kardeşimden değil." öylece kaldım. Kolunu itip dudaklarımı kulağına yaklaştırdım.

"İntikam alacak kadar önemsemiyorum  seni."

" Ben öperken öyle demiyordun?" gülümsedim, biraz daha yaklaştım ona.

"Sana küçük bir hatırlatma Ateş." nefesim kulağına vurdu.

"Herkes birbirini tutkulu öper. Seven insan da, iyi bir oyuncuda ya da senin gibi bir yalancı da. " Yanından ayrılıp gittim.

Belki milyonlarca şey söyleye bilirdim ama hiç biri içimdeki Ateşi söndürmeye yetmeyecekti.

BÖLÜM SONU.
YENİ BÖLÜM GELMESİ İÇİN SINIR: 20 YORUM ❣️

Umudun Pençesinde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin