Bölüm 11

198 190 46
                                    

📣Yeni bölüm sizlerle keyifli okumalar🐰

🍁Değerli yorumlarınızı 🍃ve oylarınızı 🌟bekliyorum.🌞

⛅Müziği dinlemeden geçmeyin derim😉

☆☆☆

Afra kitapçıdan hiç ayrılmak istemese de mutlaka tekrar geleceğini söylerek oradan ayrılmak zorunda kalmıştı. Oradan çıktıktan sonra yavaş yavaş yürümeye başlamışlardı ama havada artık kararmaya başlamıştı. Afra'nın içinde tarifsiz duygular dolanıyordu sürekli. Nedendir bilinmez kıpır kıpır eden yüreği oldukça mutluydu.

" Eee!" Afro'nun konuşmasıyla kitapçıda takılı kalan ruhunu geri getirmeyi başarabilmişti.

" Ne eee!"

" Nereye gidiyoruz yani. Sıra sende şimdi de sen beni istediğin yere götüreceksin."

" Hımm evet. Aslında ben gondola binmek istiyorum. Ne dersin binelim mi?" sorgulayıcı bakışlarını Afro'nun üzerinde gezdirmeye başlamıştı. Ne diyeceğini merak ederken bir yandan da havanın kararması üzerine artık eve gitme zamanın geldiğini düşünerek içinde ki sevinç çığlıkları susarak yerini hüzünlü bir yaz akşamına bırakmıştı.

" Tamam olur siz nasıl isterseniz hanımefendi." diyerek beyaz dişlerini ve o muhteşem gülümsemesini göstermeyi ihmal etmemişti.

Siyah beyaz çizgili bir tişört giymiş gondolcular hemen göze çarpan ilk şeylerden bir tanesiydi. Birde başlarına giydikleri şapkaları var tabi ama artık güneş yavaş yavaş batmak üzere olduğu için pek giymeye gerek duymamış gibilerdi.

Bütün gondollar siyah renkteydi ve koltukları ise kırmızı renkliydi. Bunlar olmazsa olmazlar arasında ilk sırada yerini alıyordu. Afro belirli bir miktar ücret karşılığı kiraladığı gondola binip Afra'nın yanında yerini almıştı. İçi pek fazla geniş olmadığı için yanyana oturmak zorunda kalmışlardı.

Yavaş yavaş ilerleyen gondolda birde gondolcu bey bir şeyler söylemeye başlamıştı. Doğaçlama yaptığı şarkısı gerçekten de takdire şayandı. Ahlar Köprüsü'ne yaklaşmak üzerelerdi ve Afro karşıyı işaret ederek " Burası Ahlar Köprüsü burada..." diye başladığı sözünü Afra birden keserek " Tamam tamam burasının ve hikayesini biliyorum." diyerek hemen atılmıştı öne. Bildiği için biraz ukalalık yaparak Afro'yu susturmuştu hemen.

" Demek burasını biliyorsun anlat bakalım o zaman neden Ahlar Köprüsü denilmiş buraya."

" Hay hay. Hemen anlatayım da dinleyin o zaman bay çokbilmiş." diyerek kikirdemişti.

" Eskiden Venedik' teki mahkumların saraydaki sorgu odasına götürülürken kullandıkları köprüymüş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

" Eskiden Venedik' teki mahkumların saraydaki sorgu odasına götürülürken kullandıkları köprüymüş. Bu köprü üzerinden geçerken gördükleri manzara hayatlarında görebilecekleri son manzaraymış. Zira atıldıkları hapishaneden sağ kurtulabilen hiç kimse olmamış. Buradan geçerken son kez Venedik'in manzarasına ve sevdiklerine bakarak iç çekerlermiş. işte bu yüzden bu köprünün adı da Ahlar Köprüsü olarak kalmış." konuşması bitince derin bir nefes vermişti Afra.

Kuğunun ÖlümüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin