Kuğunun Ölümü

Bölüm 7

☁Medya da Afro💚♥

🌸Keyifli okumalar🍃

☆☆☆

Afra sanki bir anda nerede olduğunu hatırlayarak yataktan fırlayarak uyanmıştı. Doğruca aşağı kata inmiş ve Afro'nun nerede olduğuna bakınmaya başlamıştı. Afro'nun geceyi koltukta geçirdiğini anlamakta geçikmemişti. Yastık ve ince bir çarşaf hala koltuğun üzerinde duruyordu. Peki ama Afro nereye kaybolmuştu. Bahçede hareket eden bir şeylerin olduğunu görünce uzun ve temiz olduğu her halinden belli olan cama yanaşarak dışarıya bir göz attı.

Afro karşı komşusu olduğunu tahmin etti bir adamla konuşuyordu ve el hareketleriyle adam evi gösteriyordu Afro'ya. Afra birden rahatsız olarak geriye doğru çekildi zaten bir kaç dakika sonra da kapı açılarak Afro içeriye girmişti.

" Uyanmışsın." dedi gülümseyerek.

" Evet. Uyandım ama sen neredeydin ayrıca ben dün akşam buraya nasıl geldim?" sorgulayıcı bakışları Afro'nun üzerinde geziniyordu.

" Bende biraz yürüyüşe çıkmıştım. Halimden belli olmuyor mu?" demişti kollarını iki yana açarak.

" Dün akşamda uyuya kaldığın için seni eve kadar taşımak zorunda kaldım. Kaç kilosun sen öyle kollarım koptu." demişti Afra ile alay ederek.

Afra kaşlarını çatmış bir halde bir an öfkeli bakışlarını Afro'nun üzerinde gezindirdi ve "Ben kilolu değilim bay çokbilmiş formumu koruyorum. Ayrıca senin kaslı gibi görünen şişme kolların güçsüzse ben ne yapabilirim." demişti bütün sinirini kusarak.

Afro beyaz dişlerini gösteren ahenkli kahkahasını atarak Afra'ya yaklaştı ve kaslı kollarını göstererek " Sence de bu kaslar şişme gibi duruyor mu?" diye bir soru yöneltti. Afra böyle bir şey beklemediği için bir an afallamıştı bu durum karşısında zaten o kollara bakmak yeterince Afra'ya işgence çektiriyordu şimdi birde böyle erkeksi kokusu burnuna gelirken normal düşünemez olmuştu ama altta kalmamak için " Aman neyse ne canım beni ilgilendirmez sen git o kaslarını başka kızlara göster." demişti imalı bir biçimde.

Afro son söylediği cümle ile pek fazla ilgilenmeyerek " Biraz ileri de güzel bir yürüyüş yolu var istersen bugün sana adayı gezdirebilirim. Ne dersin?" diye konuyu değiştirmişti hemen.

" Hmm bilmem olabilir aslında. Daha önce görmediğim bir yer nede olsa."

" Tamam o zaman ben bir duş alayım sende sana zahmet dolaptan kahvaltılık malzemeleri çıkartıver." dedikten sonra arkasını dönüp merdivenlerden yukarıya doğru çıkarken bir an duraksayıp geriye Afra'ya dönerek.

" Biliyor musun ilginç bir kızsın Afra." dedi.

" Hıı nasıl anlamadım." yüzündeki ifade zaten anlamadığını belli edercesineydi.

" Yani İtalya da yaşıyorsun ama hiç bir yeri gezip görmemişsin anlaşılan."

" Evet gezmeye pek vaktim olmadı bu zamana kadar. Bundan sonra da sen gezdirirsin artık." demişti. Daha sonra da son söylediği cümle biraz tuhaf kaçtığını düşünerek hemen mutfağa doğru yönelmişti.

Afro Afra'nın son söylediği cümleye pek anlam veremese de düşünceli bir halde banyonun yolu tutmuştu.

Afra kahvaltı masasını hızlıca hazırlayıp etrafa göz atmaya başlamıştı. Ev gayet düzenli ve zevli bir şekilde düzenlenmişti. Aslında ev lafı bu muhteşem villa için hakaret sayılırdı. Bu villanın her yerinden muhteşemlik akıyordu. Işıl ışıl insanın gözlerini kamaştırırcasına döşenmişti. Etrafta bir sürü tablo vardı. Hatta ünlü ressamların tabloları bile vardı. Ama Afro'nun hiç kendisine ait asılı tablosu yoktu. Sadece "K.K" imzalı tablolar vardı. Belki de asmaya kıyamıyordur resimlerini ya da sevmiyordur belki de kim bilir diye içinden geçirmişti.