Merhaba yeni hikayemle Sizleyim :) ♡Elimde ki vesikalık fotoğrafımı iyice inceledim.Sarışın, renkli gözlü ,buğday tenliydim.Anneme göre babama daha çok benziyordum.Bu konular hakkında yaptığımız muhabbetleri özlüyorum. Fotoğrafı cüzdanımın köşesine yerleştirdim. Yanımda olmalarına rağmen onları özlüyordum.
Bana bakın... İçime kapanıktım bunu ailem değiştirmişti . Her şeyden zevk alan ,uyum sağlayan ... kıpır kıpır biri yerine umursamaz biri olmuştum.Benden fazla işleriyle meşgullerdi -her şey benim içinmiş-akşam yemeğine bile yetişemiyorlar ,o derece .18 yaşını yarılayan lise dördüncü sınıf öğrencisiyim ,mezuniyetime 3 ay kala partnerimi bile seçmişken yeni bir taşınma vakası yaşıyordum. Bunu ben istemedim ,kaderim buydu.
*
Annem ve babamın ortak, bir holdingi yönetiyorlar : Modalife adında. Yolları zaten orada kesişmiş. Büyük işler alıyorlardı.Aralarında, büyük iş adamları ve ünlü stilistler de vardı. Fazla iş yapmaları için dünyayı dolaşmaları gerekiyordu Bu yüzden benide peşlerinde sürüklüyorlardı. .Bazı kişilerin hayallerinin arasındaydı dünyayı gezmek ,ama tavsiye etmiyorum .Sürekli tanışmak zorunda kalıyoruz ve bu beni kötü anlamda etkiliyor.En kötüsü dengeli bir arkadaş ortamım yok, arkadaş edinsem bilene taşınıyoruz ve birdaha o kişinin yüzünü göremiyorum.
İlk olarak İngiltere sonra İtalya daha sonra Fransa , Kuzey Amerika , ve tekrardan İngiltere... bu böyle devam etmek zorundamı?Yine bir taşınma meselisi son durak İngilterenin Londra ili.Evet bu olayla karşılaşıyorum ,Yeni bir eve taşındık, Tabi ilklerden yine kendi düşüncelerimi ilave ettim fakat beni dinleyen yoktu...
Odama yerleştim.En çok ilgilendiğim kısım kitaplığımdı .Ailem bunu bildikleri için özür hediyesi olarak odamda küçük özel bir kütüphane yaptırmıştı.Turuncu rengini çok seviyordum ve odamın çoğu bölümü bu renkler oluşturuyordu.
Yeni lise ,yeni arkadaşlar yeni öğretmenler , yeni sokaklar...*
Annemle taşınma işini konuştum.Bir daha taşınmak istemediğimi söyledim ama bana -mecbur olduğumuzu- söyledi .Normalde inat etmiştim taşınmak istemediğimi isterlerse kendileri gidebileceğini, benim gelmiyeceğimi söyledim.Ama nafile.
Kabul etmemin sebebi ise burda 2 yıl garanti kalıcakmışız ,o zamana kadar tam reşit oluyorum . Taşınırsak kendi evime çıkabileceğimi söylediler .Bende kabul ettim en azından
yeni bir başlangıç yapabilirdim.Değişebilirdim, diğerleri gibi olabilirdim .... evet Bella bunu başarabilirsin.*
Özel Holmes Chapel Kolejine gidecektim .Babam bütün işleri tamamladığını söyledi . Umarım bu okul hayatımı değiştirir gerçekten görmezden gelinmekten sıkılmıştım.
Sevgili konusuna gelirsek ; 8. sınıfta olmuştu oda bir hafta sürmüştü komşumuzun oğluydu ve okulun en gıcık ve huysuz çocuğuydu.Ailelerimiz iyi arkadaşlardı.Ama o fazla ukalaydı.Benim okulun önünde öpmeye kalkıştı ve bende ona tokat atınca benden ayrıldı. Hayatımda hiç öpüşmedim evet gülüncek birşey ama ben ilk öpücüğümü aşık olduğum adamdan almak istiyordum .Hem ben o çocuğu sevmiyordum.Kendini beğenmişin önde gideniydi.Ona tokat attığım için oda 8. sınıf mezuniyet balosunda benim başımdan aşağıya kırmızı boya dökmüştü herkezin önünde rezil olmuştum.Güzelim elbise mahvolmuştu İntikamımı alıcaktım ama taşındık..... ahh İşte kötü anı, hala nasıl onunla sevgili oldum inanamıyorum.
*
Hiç aşık olmadım ve nasıl hissedip nasıl davranacağımı bilmiyordum.İzlediğim filmlerdeki ve kitaplarda ki gibi hiç karnımda da kelebekler uçuşmadı.
Çevreme göre her aşık olan kız ,aşık olduğu adama bakireliğini veriyordu.Bu çok saçma birşeydi Fahişelik gibi birşey . Bana göre asıl olan kendisini değil kalbini verebilmesi idi.*
8 Ocak
Saat Sabah 07:45
Kurduğum alarmın çalmasıyla gözlerimi araladım saate uzanıp üstündeki butona bastım.Okula gitmek istemiyordum kapıdan girdikten sonra herkezin bana -Şu kız yeni mi?- gözüyle bakmasını istemiyorum!
Yatağımdan doğrulup kalktım, kısa bir duş alıp lanet olası yeni okul formamı giydim.Yalnız bu formanın etekleri fazla kısaydı iyiki önceden bacaklarımı tıraş etmiştim .Evet bella değişim istiyorsan kendinde de değişiklik yapman gerek. Saçlarımı kuruttuktan sonra tarayıp uçlarını maşayla dalgalandırdım.Mascara ve eyeliner sürdüm tabii hafif sonuçta okula gidiyorum.Hafif bir dudak parlatıcı sürdüm , En sevdiğim çilek ve şeker karışımı koklu olan parfümümü sıktıktan sonra çantamı , telefonumu ve kulaklığımı alıp odamdan çıktım, Mutfağa gittiğimde Annem (Nicol) ,Babam (Alex) her zaman ki gibi masada değillerdi.Evin temizliğini, Getir götür işlerini, Yemekleri yapan biri vardı.Laura teyzem , Gerçek teyzem değil ben ona küçüklüğümden beri öyle hitap ederdim, tahminen 40-46 yaşlarındaydı. Bize bir kaç arkadaşı dışında kimsesinin olmadığını yetim olduğunu söyledi ve annemde ona yardımcı olup bizim eve aldı, hem kalıcak biryeri hem de bir işi olmuştu.10 senedir bizimle çalışıyordu,Bir yandan da bana bakıcılık yapıyor gibi birşeydi.Annemler geç saate kadar çalışınca benimle birlikte kalıyordu. Tek başıma kalabilirdim , fakat herzaman ki gibi yine annemlere dinletemedim.Laura teyzem annem gibiydi.Benimle annemden daha fazla ilgileniyordu.
"günaydın" diyip. Masaya oturup tabağıma domates ve peynir koydum.
Laura " Günaydın prenses , sen de bir değişiklik var?"
Gülümseyip "Biraz makyaj ve bakım" diyip ağzıma bir dilim salam attım.
Ben"annemler her zaman ki gibi yine yoklar"
Laura "Bebeğim onlar çalışıyorlar ve fazla yoğunlar bunu anlamış olman lazım?"
Meyve suyumu bitirip ayağa kalktım.
"Artık benimle ilgilensinler diye uğraşmıyacam, benim çıkmam gerek okula geç kalıyorum" diyip Yanağından öptüm.
*
Babamın şoförü beni okulun kapısına kadar getirmişti .
Şoför "Okul çıkışı babanız sizi almamı istedi"
Ben"Kendim geleceğim,yolu öğrenmiş olurum babama söylersin"
Diyip arabadan inip okulun kapısına doğru yürüdüm . Hadi bella sen bunu yapabilirsin.
Merhaba yeni okulum?
...
Telefonum elimde koridorda ilerliyordum. İlerdeki sınıfın kapısındaki üç
çocuk bacaklarımı dikizliyordu. Kitaplarıma sarılıp yönümü değiştirmek için döndüm ki biriyle çarpıştım.Dengemi kaybetmiştim ki kolumdan tuttu.Yeşil gözlerine baktım.Bana birini anımsatıyordu sanki bu göz ve dalgalı saçlarla daha öncedende karşılaşmıştım. Kaşlarımı çattım.Dudaklarımı birbirine bastırıyordum.Ne yapmalıyım özür diliyip yolumumu değiştirmeliyim yoksa bana çarptığı için olay mı çıkarayım?Ben"ıhmm...ben...üz-"
Baktığı yöne baktım o üç çocuk hızlı ve endişeli bir şekilde aniden sınıfa girdiler. Yaptığı tek şey kafasını çevirip onlara bakmasıydı . Ağzım aralanmıştı.
"Harry Hadi!"
Arkasına dönüp turuncu saçlı mavi gözlü Çocuğa baktı.Onları onaylıyordu.
Ben "Ha-harry mi ?" Mırıldandım.
Harry hani şu benim 8. sınıftaki renkli gözlü eski sevgilim?komşumuzun oğlu mu ? ama saçları böyle kıvırcık değildi? Yok canım O değildir.Beyaz gömleği vücut hatlarını hey cici kız ben burdayım diyordu Ben karıştırmış olmalıyım. O bu kadar şey değildi .Şey işte Hoş.Ama çok benziyordu.
Kendi kendime mırıldandıktan sonra aniden gözleri benimkilerle buluştu aha sonradan dudaklarım ve gömleğimin düğmesinin açık olduğu bölümden göğüslerime.Bu okuldaki herkez sapık mı?
Elimle açılan düğmemi ilikledim.Sırıtarak bana baktı.Gülmesi beni sinirlendirmişti. Eğer o Harry'sen lütfen beni tanımamış ol lütfen lütfen ...
Yüzüne alayca bir gülümse taktı kafasını biraz sağa eğerek.
"Bella?" Diye Mırıldandı.
*******
:)Xx bol yorum ve vote'ler.Petitolar ♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAD STYLES
Fanfiction"Bir kız, kendi duygularından bile haberi olmayan , Ailesi tarafından zor fark edilen biri. Hayatını değiştiren bir çocuk sandığı gibi biri değil ; Kötü oyunlarla hayatını süsleyen Fakat onun içindeki küçük bir alevi oluşturan o duygu ,onu kaderine...