Şah ve belki mat, belki de berabere bitmiş ilk maç..
Helikopterde uslu duymuştu Nastya. Arkasında bıraktıklarını merak ediyordu.
"Onlara zarar verdiniz mi?" diye sordu.
"Onlarla alakamız yok," dedi adam.
Nastya ne düşüneceğini şaşırmıştı, bütün cevapları bunda bulacağından emindi. Oysa onu başka bir yere götürüyordu.
Helikopter inince Nastya biraz sarsıldı, etrafında bakındı biraz. Ardından indi. Ne kadar geçtiğini bilmiyordu ama tahmin yapmak gerekirse beş saat falan sürmüştü. Çağrı'yı merak ediyordu, Jiyan'ı..
Etrafına bir kez daha bakınca karşısında biri vardı, büyük yaşlıca bir adam. Adam uzun boyluydu ve oldukça bakımlıydı ancak yaşlarının sonuna doğru geldiği belli oluyordu, o da farkındaydı. Yaşlılıktan hafif kambur duruyordu. Elleri titriyordu. Saçları beyazlamıştı. Gözleri kahverengiydi. Gençken yakışıklı biri olmalıydı. Gece vakti bu kadarını seçebiliyordu.
Yanına gitti, ona baktı. Adam gözlerinde parıltıyla, sevgiyle baktı ona.
"Beni çok uğraştırdın."
Nastya kollarını bağlayıp ona hemen anlatmasını emreder gibi baktı ona. Adam gülümsedi.
"Kızım,"dedi. Nastya kaşlarını çattı, yaşlıların bütün gençlere evlat diyerek seslendiğinden öyle dediğini umdu.
"Giyim markalarından birinin sahibiyim, öyle ki dünya markalarıyla yarışıyoruz," dedi övünerek. Nastya bunlardan bana ne diye düşünüyordu.
"Şirketimin İsviçre'deki ayağında birinin çok büyük yolsuzluk yaptığını fark etmemi sağlayan biri oldu. Bundan birkaç ay önce." Sonunda konu Nastya'ya bağlanmıştı.
Hala ayakta duruyorlardı, adam yorgun görünüyordu arkasında üç dört tane koruması vardı.
"Ona teşekkür etmek için onu aramaya başladım. Bulamadım bir türlü, sanki yok gibiydi. Ardından ben de onun gibi yolsuzluk yapan birini bulursam eğer, belki ona da aynını yapar diye birini ayarladım."
"Leonardo," dedi Nastya.
Adam gözlerinde mutlulukla baktı. "Ve ondan kaçtın, ancak seni bulabilmiştim. Biraz araştırdım beni çok zorladığını söylemeliyim. Geçmişin hakkında bilgi bulmak benim için gerçekten çok zordu, gökten düşmüş gibiydin ardından tesadüfen bir ipucu yakaladım ve Pavel'i buldum. Pavel seninle iletişime geçmek için eski evine gidince benim bundan yaklaşık 26 yıl önceki hatıralarımı depreştirdi o ev." Nastya 26 yaşında olduğunu düşünüyordu.
Kaşlarını biraz daha çattı. "Cebimdeki son parayla orospuya gitmiştim. Aradan iki ay geçmeden aynı orospu tekrar geldi, benden hamile olduğunu söyledi. İnanamadım günde kim bilir kaç kişiyle yatıyordu ne malum benim olduğu? Aldırmak için çok geçmiş, aldıramamış. Ve şu an karşımda duruyor."
Nastya şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı. "Daha inandırıcı yalanın yok muydu?"
Babası olduğunu iddia eden adam sırıttı. "Otele yolladığın çantaların vardı ya, onların üzerinde saçlar vardı," Nastya saçlarını geriye attı. Saçları çok dökülüyordu ancak buna inanası gelmiyordu. Çok uçuk bir şeydi
"Hector'ı peşine gönderdim seni yakalayıp bize getirecekti ama onu da çok uğraştırdın. Sana kızmıyorum, benim kızım böyle olmalı."
Nastya söylediklerine inanmayarak baktı. "İyi de neden?"
"Olay teşekkür etmekten tamamen ayrıldı, kayıp kızımı buldum resmen," dedi adam da inanamayarak. Sırıttı biraz. "Ölmek üzereyim. Şirketim bu hayattaki tek varlığıma ait olsun istiyorum."
Nastya kaşlarını kaldırdı. Oyuncu bir şekilde "Oley hayatım boyunca bu anı bekledim," deyip olduğu yerde zıpladı. Adam kahkaha attı.
"Kabul etmeyeceğini tabii ki biliyordum." Arkadaki korumalardan birine bi hareket yaptı, Nastya hemen kollarını dövüşmek için kaldırırken, adam bilgisayarı getirdi. Görüntülü arama vardı, onların evindeydi. Herkes biraz zarar görmüştü, muhtemelen oradaki kapışmadan. Ancak en önde dağılmış ikizlerden biri vardı. Bu mesafeden onları seçemeyebilirdi.
Karşıdaki adam vurdu ona ve sesini çıkarmadı ikiz. Nastya Kıvanç olduğunu düşünmek istiyordu.
"Neden?" diye sordu yaşlı adama.
"Şirketi devralman lazım."
"Sen öldükten sonra şirketin bir anlamı olmayacak senin için," dedi Nastya.
Adam kaşlarını kaldırdı,ardından güldü.Kameradan gördüğü kadarıyla hala dayak yiyordu. KIVANÇ. DAYAK YİYEN KIVANÇ OLMALIYDI, NASTYA KIVANÇ OLMASINI İSTİYORDU.
"Evet demek zorunda hissetme kendini," dedi adam. "Dayak yiyen kişi Kıvanç olacak sonuçta,"
Nastya rahatlığını belli etmemeye çalıştı.
Ardından çok gerilerde bekleyen sinir krizi kendini göstermeye başladı ve yaşlı adamın üzerine atladı. "MADEM BU KADAR ZENGİNDİN VE BENİM BABAM OLDUĞUNU BİLİYORDUN BU ZAMANA KADAR NEDEN GELMEDİN?" Yaşlı adamın üzerinde tepiniyordu. Muhtemelen kaburgaları kırılmıştı. Korumalar da şaşkındı, Nastya boğazını yırtarcasına çığlık atarak artık anlamsız harf kombinasyonlarını sarf ediyordu.
Nastya bunca zamandır hiç babasının yokluğunu hissetmemişti, çünkü nasıl bir şey olduğunu bilmiyordu. Şimdi aniden çıkmış ondan bir şeyler bekliyordu ve onu aylarca kovalamıştı. Onu öylece kabul edebileceğini mi zannetmişti?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
internet faresi
מתח / מותחןBazen, kazanmak için cüsseye değil, zekaya ihtiyacınız vardır.