xiv► mad but sad

1K 108 34
                                    

Video bittikten sonra bir süre telefonu elime almadım. Zaten şarjı azdı bu yüzden o dolana kadar ben de bir şeylerle oyalandım. Bu sırada bir ara çöp atmak için dışarı çıktığımda dışarıya bir göz atmıştım. Joker'ın dediği gibi biraz ileride siyah bir Mercedes görünüyordu. İçinde sanki birini görür gibi olmuştum ama emin değildim çünkü sokak lambası arabaya değil de bana vuruyordu.

Telefonumun şarjı dolmuş mu diye bakarken bir mesaj geldiğini gördüm. Ah şaşırdım mı?

Joker:
Videoyu izledin mi?

Önce mesaj yazıp yazmamayı bir düşünüp kafamda tarttım. Yani mesaj atarsam daha çok yüz bulabilirdi. Hem bunun için Bruce bana kızabilirdi. Aman canım neden kızacaktı?

Neden acaba?

Günlerdir duymadığım o sesi yine duydum. İçime bir şüphe düşmüştü.

Aman be boşver, bilmediği sürece hiçbir şey olmaz!

Ama video? O zaman videoyu da göstermeyecektim.

Bir kerelik mesaj atsan sorun olmaz kızım.

Bu ses beni cidden kuşkuya düşürmüştü. Ama bir kerelik mesaj atsam da bir şey olmazdı zaten. Olur muydu?

Çok fazla düşünmedim ve hızlıca cevap yazdım.

Jane:
İzledim.

Joker:
O zaman Bruce Wayne ve Batman'den uzak durman gerektiğini anladın?

Jane:
Bak dediklerin umurumda değil Joker. Ayrıca beni yanına falan alamayacaksın.

Joker:
Ah, bak sen şuna, iki günde pek bir dili uzamış!

Joker:
İlk iş olarak onu biraz budamalıyız.

Jane:
NEDEN BENİ YALNIZCA RAHAT BIRAKMIYORSUN?

Joker:
Çünkü sen benim yeni oyuncağımsın! Bunu herkes böyle bilecek!

Mesajı okuyunca bezgince gözlerini devirdim. Ne oyuncağından bahsediyordu bu manyak hala? Neden bir türlü beyni basmıyordu. O anda Harley'e benzediğime defalarca lanet ettim. Bir benzerlik nelere yol açmıştı böyle! Gerçekten gücümün tükendiğini hissediyordum. Ben Harley değildim neden kimse bunu anlamıyordu?!

Jane:
Şimdi seni engelliyorum.

Joker:
BEKLE!

Joker:
Cidden neden onlardan sakınman gerektiğini hiç mi merak etmiyorsun?

Jane:
Onların sakınmam gereken kişi olmadığını biliyorum. Senden sakınmalıyım!

Joker:
Şimdilik yalnızca şunu bil, Jane,

Joker:
Onlar sana benden çok zarar verecek.

Sinirle soludum ve telefonu olanca gücümle karşı koltuğa fırlattım. Biraz hızlı atmış olmalıyım ki, telefon çarpmanın şiddetiyle yastıktan sekip yerde serili olan ince beyaz halıya düştü. Ama umurumda bile değildi! Bu adam beni deli ediyordu! Gerçek anlamda deli!

Sinirden ağlamak istiyordum ama yapmayacaktım. Onun beni bu duruma sokmasına izin vermeyecektim.

Adam doğruyu söylüyor olabilir. Bak benden söylemesi, zaten şu Bruce denen adam devamlı üstüne titriyor. Bir bokluk çıkacağı alnına yazılmış gibi ortada!

"Lanet olsun kapa çeneni!"

Bileğimle defalarca kez şakağına vurdum.

"Kapa! Kapa! Kapa!"

Neden hiç susmayan bir ses vardı kafamda? Neden her şeye burnunu sokuyordu böyle?! Tanrım deliriyordum! Joker bana gerçekten bir şeyler yapmıştı ve bu yüzden olmayan sesler duyuyordum! En kısa zamanda doktora gitmem lazımdı yoksa bu böyle devam edemezdi.

Tatlım, dediklerimden korkuyor musun yoksa?

"Lanet olsun, SENDEN KORKMUYORUM!"

Ama kendimden korkuyordum. Az önce gayet sakinken şimdi o sese zarar vermek için kendime vuruyordum. Derin derin soluk alıp verdim ve hızla koşarak banyoya çıktım. Midem aşırı bulanıyordu. Sanki midem asit doluymuş gibi yanıyordu. Yukarı çıktığımda açılan kapı vurmamın şiddetiyle birlikte duvara çarparak gürültülü bir ses çıkardı ama umurumda değildi. Eğer klozet kapağını tam zamanında açmasaydım banyonun mermer zemini kusmuk içinde kalacaktı.

Yaklaşık beş dakika sonra biraz daha kendime gelmiş sayılırdım. Sifonu çektim ve yerden kalkarak lavabonun önüne geçtim. Betim benzim atmıştı. Tenim kül gibiydi ve göz altlarımda hafif morluklar vardı. Ses susmuştu. Yani şimdilik öyleydi. Sarı, kısa saçlarımı ellerimle geriye doğru taradım.

Dişlerimi fırçaladıktan sonra yüzümü yıkadım ve kurulandıktan sonra mutfağa inip bir bardak su içip tekrar odama döndüm. Uykuya ihtiyacım vardı. Gerçek anlamda çok iyi bir uyku uyuyabileceğimi sanmıyordum ama denemeye değerdi. Yaz sıcağına rağmen yatağın buz gibi olduğunu farkettim. İnce yorganın içinde kıvrılmadan önce ışığı kapattım.

•••

Selina kahvesinden bir yudum aldı.

"Bruce, biliyorum önüne çıkan ilk kişiye güvenemezsin ama, onu koruman için bunu yapmak zorundasın."

Bruce aynı şekilde kahvesinden bir yudum aldı ve fincanı tabağına yerleştirerek cevapladı.

"Hala cevabım aynı Selina."

Kadın 'Gerçekten mi?' dercesine adama baktı. Neden anlamakta zorluk çekiyordu? Jane Joker sayesinde ölebilirdi.

"Hatta zaten onu korumak için bunu söylemiyorum. Bak, eğer gerçek kimliğimi öğrenirse, Joker benim canımı daha çok yakmak için Jane'i kullanır. Jane her ne kadar Harley'e benzese bile konu benim acı çekmem olursa ona kıyar. Bunu sen de biliyorsun."

Selina üzgün bir biçimde kafasını salladı. Adam da kendine göre haklıydı aslında. Eğer öyle bir şey olsaydı Jane'i gözünü kırpmadan bile öldürebilirdi. Ama öldürmeyebilirdi de, Joker'ın neyi ne için yaptığını Selina hiçbir zaman anlamamıştı. Hareketleri hiçbir zaman kestirilmiyordu ve yaptığı şeylerin de bir mantığının olmasına da gerek olmuyordu.

"Tamam. Israr etmeyeceğim daha fazla. Kendine göre haklı mısın? Evet. Ama ben de haklıyım Bruce. Eğer Jane ölürse bu senin sorumluluğunda olacak ve bu sefer seni toplayabileceğimden hiç emin değilim." dedi ve ardından ekledi. "Senin için endişeleniyorum Bruce."

Selina kahvesinin son yudumunu da içip koltuktan kalktı ve çıkışa yöneldi. Kapıda onu Alfred karşıladı.

"Güle güle Efendi Kyle."

Selina çıkmadan önce ihtiyar adama sevecenlikle gülümsedi.

"Güle güle Alfred."

Psycho ❃ [joker/batman]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin