Uyandığımda kendimi gerçekten de bir karnavalın ortasında buldum. Herkes sanki orta çağdan fırlamış gibiydi. Daha doğrusu hani çağ olduğunu bilmiyorum ama bütün kadınlar etekleri kabarık ve gögüs dekoltesi derin elbiseler giyiyorlardı. Sanki bir kraliyet düğününe gideceklermiş gibi de süslenmişler gösterişli tavırlarla gülüşüp birbirlerini öpüyorlardı.
Anlaşılan arabada bir tek ben kalmıştım çünkü çıt çıkmıyordu ve görünürde de kimse yoktu. Ben uyurken siyah folyolar da kaldırılmıştı. Dışarıya adımımı atar atmaz burnuma nefis yemek kokuları geldi. Yatakhanenin yemeklerinin harika olduğunu söyleyemem. Yeniyıl ve bir kaç tatil dışında pek güzel yemek çıkmaz her gün lapa gibi çorbaları içeriz. Karlı çıktığımız tek alan ise formumuz oluyor.
Dışarıya çıktığımı gören Cüneyt Bey direk yanıma koştu ve bana şaşkın şaşkın “Sen üzerini değiştirmemişsin, yoksa yine mi geciktin? Bununla ilgili seninle okulda çok konuşmamız gerekecek sanırım. Neyse seni İpek hanımla tanışırayım kıyafetlerinizi o ayarlıyor sana da uygun bir elbise bulacağından eminim. Hemen üzerini değiştirip bize katıl. Yemek yedikten ve biraz eğlendikten sonra hemen ayrılacağız yalnızca 3 saatimiz var sonrasında okula doğru yola çıkmamız gerekiyor.”
İpek hanım beni şöyle bir süzdükten sonra kırmızı ve zümrüt yeşilinde karar kıldı. Fakat zümrüt yeşilini zamanı gelince giymemi şimdilik kırmızı renkte olan elbisenin bana daha çok yakışacağını söyledi. Zümrüt yeşilini çok severdim fakat İpek hanım giymeme izin vermeyince kırmızı renkli elbiseyi giymek zorunda kaldım.
Aslında ilk başta bu elbiseleri üstüme giymek bir yana yanıma dahi almak istemiyordum ama üzerimde o kadar güzel durdu ki ben de yanıma almaya karar verdim.
Yeşil elbisem de paketlendikten sonra onu bırakmak için arabaya doğru ilerledim. Arabanın orda yeni bir arabacı vardı ve Cüneyt hoca onunla konuşuyordu beni görünce “ Ne kadar geç kaldın. Haydi git arkadaşlarına dönme dolapta yetiş.” Diye kızdı Tam eşyalarımı bırakıp gidiyordum ki arkamdan “ Senin kız olduğundan başta emin bile olamamıştım, yeni okulda umarım daha çok elbise giyersin üzerindeki yakışmış, İpek hanım işini biliyor.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yoksa Rüya Mı?
RomansaHep aynı rüyayı görüyorum. Suya düşen altın bir para Ardından hiç durmayan sinsice atılan kahkahalar ve onun yüzü... Aynadaki yansıma bana çok tanıdık geliyordu ama bir türlü çıkaramıyordum Kimseye de anlatamıyordum en yakın arkadaşıma dahi. Zate...