ŞARKI, Jimin: Serendipity
Biraz yorum istiyorum, sizi seviYORUM 💫
;-;Hye Ji
mesaj: Tamamdır, zaten anlatmaya ihtiyacım var; akşam görüşürüz.
Min-A'nın mesajını okuduktan sonra cevaplamadan telefonu kapatıp cebime koydum ve kitabımı okumaya devam ettim.
Yine sakinleşmek için geldiğim mekandaydım, kiraz çiçeklerinin altı.
Dün geceden beri beynim düşünmekten pelte haline gelmişti ve biraz olsun kafamı boşaltmak amacıyla buraya gelmiş, kitap okumaya çalışıyordum.Ah tabii, sadece çalışıyordum.
"Hey, sapık!"
Tanıdık ses zilyonuncu kez kulağımı işgal ederken şaşkınlıkla kafamı kaldırdım ve titreyen vücudumu dizginlemeye çalıştım.Onun sesi sadece kulağımı değil, vücudumu da işgal ediyordu.
Jungkook yanıma oturduğunda titrememi kamufle etmek amacıyla sert bir ses tonuyla
"Ben sapık değilim, sadece dalmıştım!" dedikten sonra başımı kitabıma eğdim.
Onu umursamamalıydım ancak eşsiz kahvelikler yüzümde keşfe çıkarken bu imkansızdı.Aramızda esen sessizliği bozmaya niyetli değildim, onun saçlarıma çarpan nefesi bile beni yerle bir ederken, sesini duymak istemiyordum.
Ancak o, beni nasıl dağıttığını bilmiyordu.
"Neden hep aşk ile ilgili kitap okuyorsun?" diye sorduğunda buruk bir gülümseme işgal etti dudaklarımı.
Hayatım boyunca her duyguyu tatmıştım, dibine kadar. Fakat aşk çok yabancı geliyordu. Jungkook'un hissettirdikleri de, yabancıydı.
"Sadece öğrenmeye çalışıyorum, aşk nedir?" diye sordum yabancı olduğum duyguları yaşadığım yabancıya.
Hafifçe gülümsedi ve geçmişimi hatırlattığı dudaklarından canlı satırlar döküldü.
"Aşkı kitapla değil, kalbinle öğrenirsin. Ancak psikoloji de aşk altıya ayrılır. Eros, agape, storge, Ludus gibi.. Ludus aşk oyunu mesela, tek gecelik ilişki-"
O acelesi varmış gibi konuşurken kıkırdamam ile durdu ve gülüşüme anlam veremezcesine
"Komik olan ne Bayan Sapık?" diye sorduğunda kıkırdamamı durdurdum ve kaşımı kaldırıp meydan okurcasına ona baktım."Bana diyorsun ama bu konu hakkında çok kitap okumuş gibisin."
Bana mükemmel gülümsemesini sunarken neredeyse ağlayacaktım. Gülüşü çok tanıdıktı ve ağlatacak kadar güzeldi.
Zihnimdeki düşünceleri gözlerimi kırpıştırarak kovdum ve onun dediklerine odaklanmaya çalıştım.
"Ah hayır, sadece çok yakınım bir psikolog, ondan öğrendim."
Sonra bir şey dememe izin vermeden ayağa kalktı ve üstünü düzeltip bana yine gülümsedi.
"Gitmem lazım, sapık. Bu arada, adım Jungkook. Eğer tekrar karşılaşırsak senin adını çalacağım senden. Görüşürüz." dedikten sonra büyük adımlarla yanımdan uzaklaşırken tek bir şey düşünüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sosyofobi; Myg
Fanfiction#27 [tamamlandı] _ ❝Neden insanları mutlu edemiyorum diye soruyorum kendime, neden onlardan korkuyorum diye soruyorum binlerce kez. Fakat bir şeyi unutuyorum.Her sorunun cevabı vardır ama, neden ile başlayan soruların cevabı yoktur, tıpkı keşkelerle...