Vampirlerin Çocuğu Olabilir

515 19 4
                                    

( Justinin Ağzından devam ediyorum)

Kan kokusunu takip edince mutfağa gittim.Isabel orada duruyordu. Kaç kez Tanrı'ya sukrettim bilmiyorum. "Hey bu kan kokusu da ne? " "Sadece parmagim. .. Kesildi." dedi.Yuzunde endişe vardı. Belliydi. Parmağını gizlemeye çalışarak tekrar konuştu "Sebastian öldü değil mi? ' dedi." Sağ kalacağını mi zannettin? " dedim. Rahatlamisti. Sonra tekrar konuştu " Justin dışarıya ciksak? Lütfen. Zaten şu iğrenç olaydan beri evdeyim. " dedi. "Peki ? Gideceğimiz yerleri ben secerim anlaştık mi ?" dedim. Güldü . 
Isabelle'nin Ağzından ;

Her ne kadar duygularımı elimde sabit tutmaya calissam da olmuyor. Onu istiyorum. Her şeyiyle, onu istiyorum. Vampir olmasi umrunda değil. Keşke hep onunla yasasam. Bunu soracağım. Sinemadan sonra.Su an sinemadayiz. Her ne kadar ben aşk filmi istesem de Justin korku filimini seçti. Kanlı kanlı insanlar var filmde ve Justin kendini nasıl tutuyor anlamadım. Sormaktan zarar gelmezdi. Ben de sordum "Kendini tutabiliyor musun? " demiştim fisiltiyla. "Denemekten zarar gelmez değil mi? " dedi.Kan istiyordu. Belliydi. Dalga geçer gibi güldüm "Üzgünüm Juzzy,  evimde olan tek hayvan kanı kedimin içindeki .) demiştim.  O da güldü "Dikkat et de senin içindeki de olmasın " dedi.Bozulmustum ama dışa vurmadim. Korkudan her kız sevgilisine sarilırken ben filmi izliyordum. Justin hayal kırıklığına uğramıştı yani.Cunku ben az da olsa korku filmlerini severdim.

Sinemadan sonra lunaparka gittik. Her şeye küçük çocuklar gibi bindik. Elinden tutuyordum ve hiçbir sey demiyordu sadece o da benim elimden tutuyordu. Şu an dışardan bakınca resmen sevgili gibiydik. Keşke her şey dışardan bakıldığı gibi olsaydı. Boşta kalan elimizde ise Sungerboblu dondurmalarimiz vardı. Yürürken ortada ağlayan küçük bir çocuk gördük. Ben yanına gidip sordum "Hey tatlım annen Nerede?  " En fazla 4 yaşındaydı. "Bilmiyorum" demeye çalıştı. Ancak r leri söylemiyordu. Justin'in elini bırakıp , dondurmami tutmasını istedim. O tuttuktan sonra küçük çocuğu kucağıma aldım ve yürümeye başladım. "Adın ne ? " dedim "Max" dedi. "Tamam Max. Ben Isabelle ve bu da Justin.  Aileni bulana kadar bizimlesin ufaklık anlaştık mi? " dedim. Güldü ve kabul etti. Bir güvenliğin yanına gittik ve kayıp çocuk ihbarı yapıldı. Ailesi gelip hemen aldı. Ancak teşekkür etmediler. Insanlar çok dengesizdi.
Justin'in ağzından;

Isabelle güvenliğin yanında küçük çocuğu ailesine verirken yine gizli numara beni aradı "Isabelle'nin eline küçük bir çocuk ne kadar yakıştı değil mi Justin? Hadi ama herkes vampirlerin çocuğu olabileceğini bilir. Hiç mi Alacakaranlık izlemedin? " dedi.Ciddi anlamda sinirlenmistim. "Boynunu saniyede koparıp atabilirim.Sonra da o boynundan akan kanı zevkle içerim. " dedim.'Sevgilin insan kanı icmedigini zannediyor Justin. Dikkatli ol." dedi ve bir kahkaha attı.Telefonu sıkmaktan telefon ezilmisti. Kirdigim kaçıncı iPhone'ydi bu?

Bir süre sonra beni arayan Isabelle'yi gördüm. Yanına giderek 'Bak ben senin sevgilinim, vampir sevgilinim. Eğer biri gelip bir şey derse yani tehdit ederse direk gelip bana soyleyeceksin anlaştık mi Isabel? " demiştim. Şaşırmısti "Sen benim sevgilim misin? Teklif etmedin Justin.  dedi. Gözlerimi devirdim "Benimle çıkar misin Isabelle Mary Sunshine ?"dedim. "Evet Bieber ' Deyip gülmeye başladı. O gulunce ben de güldüm. "Şimdi dediğim anlaşıldı mi ?" dedim.Basini evet anlamında salladı.

  Sabah Okulda;

Isabelle ile el ele yuruyorduk. Herkes bize bakıyordu. Kimisi şaşkınlıkla kimisi üzüntüyle.  Herkesi tek tek sürmeye başladım. Yanlış anlamayın, yüzlerine baktım yani. Birgün boyunca tüm derslerimiz bitmişti ve Isabel ile eve gitmek için okuldan cikmistik. Daha bahcesindeydik ki arabamin yanında duran kişiye baktım. Bu benim  boynunu kirdigim Sebastian değil miydi? Evet oydu ancak ben onu öldürmüstum...

Vampir SevgiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin