Crush (Episode 23)

335 14 0
                                    

Hatırlatma

Teen Wolf vardı. Mısırimi patlatip koştur koştur yerime geri döndüm. Bu Styles'a bayılıyorum ya.Cok tatlı. Yüzümde aptalca bir sırıtma oluşurken kapı çaldı. Gözlerimi devirerek kapıya doğru ilerledim.  Kapıyı açmadan "Bieber anahtarın yok mu senin?" diye bağırdım. Kapıyı açtığımda karşımda durması gereken bir Bieber'di. Bir ______ değil...

Şaşıran yüzümle kapıya baktığım zaman karşımda elinde bir buket gül ıle durmuş Austin vardı. Elini gözümün önünde sallayıp " Isabel heyy " dedi.Su anda aptal gibi sirittigima eminim. "A-Austin Tanrım merhaba. Iceriye girmek ister misin? " " Fena olmaz aslında. " dedi. Iceriye girdim yanagima küçük  bir öpücük kondurdu. Gulumsemem iki katına cikmisken hala gulumsuyordum . Oturma odasına geçtiği zaman bağırarak " Vaaay ! Teen wolf ha? "  kendini koltuğa bıraktı ve eline yediğim mısıri aldı. Yanına gelip oturmam gibi  bir işaret yaptı. Şaşkınlığımi gizlemeye çalışıp yanına gidip oturdum. 

  Teen Wolf da bittikten sonra aksiyonlu bir dizi başlamıştı. Neydi ismi ? Şey.  Heh Twisted. Dylan isimli bir çocuk vardı sanırım.Teyzesini falan öldürmüş ve hapise girmişti çıktıktan sonra hayatına devam ediyordu.Herkes ona  sosyopat diyordu. Austin dikkatle diziyi izlerken ben de onu izleyip düşünüyordum. Tanısalı 2 veya 3 gün olmuştu ve su anda patronum (!) ile oturmuş TV izliyorduk. Kapının çalınması ile dikkatim iyice dağıldı ve kapıyı açmak için gittim. Karşımda duran ;Kör kütük sarhoş Bieber!  Resmen üzerime düşmüştü ve onu tasiyamadim. Tasiyamazdim da zaten ben 55 kiloyum o kaç kilo 78 mi? Tek çarem Austin'i çağırmakti.   Sesimi fazla yukseltmeden "Austin şey bir gelebilir misin ? Yardıma ihtiyacım var. " dediğim anda yanımda bitti. Justin ise bana soru sorar gözlerle bakıp bir anda bağırmaya başladi " Austin mi? Hadi ama Isabelle boşluğu hemen onun altında mi buldun?!" dedi.Birkez saha bana surtuk demişti. Ağır bir tokat atıp onu yere bıraktım . Austin'e döndüğümde saskindi bana dönüp "Isabelle gitsem iyi olacak.Gelmek ister misin? " gözlerinde yalvaririm gel anlamı vardı . Justin'e baktığım zaman yerde sizmis uyuyordu. Ikinci kez bana surtuk diyordu ve hassas noktama basiyordu. Austin'e dönüp "Gelsem iyi olacak." dedim.Hemen yukarı yani odama çıkıp uzerimi değiştirdim. Kot pantolonumu ve gobegimi açıkta bırakan hac işaretli bir bluz giymistim. Siyah topuklularimi da giydikten sonra aşağı inmiştim. Ne görmemi bekliyorsunuz?  Justin'i yerde sizarken görmemi mi? Gördüğüm tabloyu anlatacak olursak;

Bir Bieber

Bir Austin Mahone

Oldukça uyanık bir Bieber daha

Oldukça korkmus bir Austin daha.

Ve bizim Bieber'imiz Austin'i duvara sıkıştırmis, boğazını sıkıyordu.

Onları öyle görünce çığlığı bastım hemen gidip Justin'i çekmeye çalıştım. Başardım mi?  Tabii ki hayır!  O bir vampir ve ben bir insanım. Ne kadar etkili olabilirim ki? En sonunda bağırarak "Justin Drew Bieber!  Hemen Austin'i birakiyorsun ve biz gidiyoruz. Sen de Vicdanın ile birlikte bu koca evde yalnız kal.Belki dediklerini beynine sokarsin. " dedim. Austin'i çekip arabaya doğru yürüdük. Austin hala saskindi. "Hangisi senin Araban? "  Austin cevap vermedi. "Austin dedim ki hangisi?" "S-siyah , siyah olan. " dedi sesindeki titrekligi umursamadan.  Elini tuttum ve yanağına bir öpücük kondurduktan sonra Özür diledim. Justin öküzü adına.

  Kanadadaki bir bara gittik. Iceriye  girdiğimiz zaman ter, içki kokusu birbirine karismisti.  Austin ile bir şeyler içmek için barmenin yanına gittik. Ben bir  tekila isterken Austin Jack Daniels ile yetinmisti.  Iç iç iç... Hayatta sevdiğim şeydi bu. Hoş yeni başlamıştım ama seviyordum.Sinirlendigim zamanlarda, mutsuzken falan...

Austin ile deli gibi dans ettikten sonra Austin de sarhoş olmuştu. Arabaya bindiğimiz zaman Austin karşıdaki hız yapan arabaya baktı bana dönüp " Su karşıdaki araba? " deyip gülmeye başladı. Arabanın yanına yaklaştı ve "Yarışa ne dersin Amigo? " dedi. Arabadaki yabancı kabul etti ve yarış başladı. Austin ondeydi ancak arkadaki araba bizi geçmeye calistikca Austin daha da hizlaniyordu. Soğuk hava yüzümü yalayip geçerken o an kendime geldim "Austin yavasl-" Austin in gülen yüzü gulmediği zaman artık bir asfaltın üzerinde değil,  havanın üzerinde olduğumuzu fark ettim.Tum hayatım gözlerimin önünden geçerken son kez Tanrı'ya Justin'i koruması için dua ettim. Hayatımda ilk kez bir uçurumdan uçuyordum ve yanımda kurtarıcım yoktu.Yanimdaki Justin değildi. En çok acı veren de buydu....

Vampir SevgiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin