PORTAKALLI SÜT | Texting

5.6

-30.09.17

💦

Telefona gelen alay içerikli mesajları gözlerimi devirerek okurken bakışlarımı tekrar Kamer'e çevirdim.

"Sana doğru koştuğumda neden panikledin?" dediğimde ona karşı hâlâ şüpheliydim.

Sakince derin bir nefes verip üzerindeki gerginliğinden kurtulmaya çalıştı. "Gözlerinle beni öldürecek gibi bakman yetmezmiş gibi birde bana saldırır gibi koşturdun. Paniklemem ya da korkmam normal değil mi sence de?" dedi bakışlarını kantinde gezdirip sonunda gözlerini bana dikerek.

"Çok normal çünkü seninle göz göze gelip sana doğru yürüdüğümü gördüğün an panikle telefonunda bir şeylerle uğraştın." dedim meraklı bir ifadeyle kaşlarımı havaya kaldırırken. İkimizde kantinin bir köşesinde dikiliyor biraz seslice tartıştığımız için birçok kişinin dikkatini üzerimize çekiyorduk.

"Şu an bana ne sorduğunu ve neyi ima ettiğini anlamıyorum Okyanus. Ne söylersem beni rahat bırakırsın?" diyerek rahatsızca yerinde kıpırdandı.

"Tamam. Sadece telefonunda aceleyle ne yaptığını söyle seni bir daha rahatsız etmeyeceğim." dedim onu inandırmak istercesine emin bir ifadeyle yüzüne bakıyordum.

Düşünür gibi kaşlarını çatıp dudaklarını araladı. Bir şey söylemesini beklercesine kafamı salladığımda bakışlarını benden çekip gözlerini kapatarak derin bir nefes alıp verdi. "Bunu sana söyleyemem." dediğinde şaşkın bir ifadeyle yüzüne bakıyordum.

"Neden?"

"Bana özel bir şey çünkü. Seninle alakalı bile değil." dediğinde üzerimdeki dumura uğramış ifadeden kurtulamıyordum. "Cidden kimi arıyorsan ya da neyle uğraşıyorsan benimle bir ilgisi olamadığını söyleyebilirim." diyerek bir şey söylememe izin vermeden hızla yanımdan ayrıldığında ciddi ifadesine karşı kafam karışık bir halde arkasından ona bakakalmıştım. Söylediği gibi onun peşini mi bırakmalıydım yoksa bu gizli hallerinin daha çok üstüne gidip onu sıkıştırmalımıydım emin değildim.

Ne yapacağımı bilemeyerek derin bir nefes alıp en son birkaç dakika önce gelen mesajlarıma cevap vermek için telefonumu cebimden çıkardım.

*

Okyanus: Bono o sonmoş
olomozson.

T: Hwjśksjdkskdkñdksks

Güldürme AQKJDĶŚDXŞÈMKK

hahsjsjssjdjsjd

HEJÉJEKFJEKWĶLAKSNDNDKSKDKD

Okyanus: Abartma.

T: O da değilim.

Okyanus: Bundan da şüpheliyim.

T: Fazla uğraşıyorsun.

Akışına bırak.

Okyanus: Ortada akışına
bırakacak bir durum yok.

T: Beni bulmak için
birilerini rahatsız etmeyi
bence artık kesmelisin.

Sonra hepten başına
üşüşecekler birde kendime
başka bir dert almak istemiyorum.

Okyanus: Ne saçmalıyorsun?

Sana benimle uğraş
diyen falan mı oldu?

T: Hadi güzelim hadi.

Zil çalacak birazdan.

Sınıfına git.

Okyanus: Güzelim falan hayırdır?

T: N'olmuş?

Okyanus: Bu samimiyet
nerden geliyor?

T: Bunu tartışmanın
hiç sırası değil.

Zil çaldı gitsene sınıfına.

Yavaş, yavaş düşeceksin.

Daha düz yolda yürüyemiyorsun
merdivenleri nasıl çıkacaksın
acaba?

Okyanus: Bırak peşimi.

Uğraşmasana benimle ne diye
hâlâ beni izliyorsun?

T: Önüne bak.

Birde beni niye takip
ediyorsun diyorsun.

Ben olmasam
pekmezini akıtacaksın
yere haberin yok.

Okyanus: 😑

T: 🙂

💦

Bunları yazarken çok tıkanıyorum ya cidden şu iki kelime için nerdeyse yarım saat düşünüyorm. Ekinim olsa yardırıyorum da işte başka biri olunca diyecek söz kalmıyor kkfsdkcşmkk

Neyse oy vermeyi unutmayıınnn.

Kedinize iyi bakın.

Seviliyorsunuz. 🧡

- Yaren