Umarım Bölümü Begenerek Okursunuz😊 İyi Okumalar😙😚😘 Ve İYİ BAYRAMLAR
Limonatalar içilirken Duru artan ağrılarını belli etmemek için gülümsemeye çalışıyordu ama pek başarılı olduğu söylenemezdi. Savaş Duruda ki tuhaflığı fark ederek
"Çifte bela sen iyi misin?" deyince Tüm bakışlar Duruya döndü Gül ile Hafize ise Duru'nun yanına gelerek endişe ile kızı incelemeye başladılar Gül telaşla
"Kuzum sancın mı var yoksa? Utanma söyle Allah korusun" derken Hafize ise ellerini beline katarak "Bana bakıver deli kız eğer sancıların başlayı verdiyse hemen ebe Fatmayı çağırıverim" diyordu. Duru korku ile"Ay ne doğumu ya daha doğumuma 20 günden fazla var! Sakin olun" diyerek Savaşa beni kurtar bakışları atınca Savaş annesi ile Hafizeyi yerine oturtarak
"Anne Hafize teyze yanlış anlaşılma işte hadi rahat bırakın kızı" deyince iki kadın aynı anda "Ama Savaş" dedi Savaş korkutucu bakışlarla "Ben ne dediysem o" demesiyle iki kadın Savaşın korkusu ile yerlerine oturdular.
Buse ile kızlar mutfaktan kıkırdayarak salona geçtiklerinde kızlar Duru'nun etrafına oturdular. Nursel elini Duru'nun göbeğine kattığında hissettiği şiddetli tekmelerle gözlerini kocaman açarak
"Kızım bu bebe niye bu kadar hızlı tekme atıyor? Senin canın acımıyor mu?"
"Biraz canımı yakıyor tabi"
Ayçada Nursel'in dediğiyle merakla elini Duru'nun göbeğine kattı ve şaşkınca "Lan bu kadar şiddetli olması doğal mı?"
Buse kızların bu haline kıkırdayarak "Burada doğal sebze meyve tüketince çocuk enerji toplamıştır"
Hafize lafa atlayarak "Bu gız gebeyim diyiverip köyü yiyiverdi tabi garnındaki bebe durmayı vercek" deyince Duru gözlerini devirerek "Aşk olsun Hafiş ya hem ye diyorsun hemde laf ediyorsun" diyerek artan ağrısını belli etmemek için kızların yardımı ile yerinden kalkıp
"Ece ile Ayşe dışarıda oynuyor zaten ben biraz dinlensem ayaklarım ağrıdı akşam yemeği hazır olunca kaldırırsınız"
Buse Poyrazın dik bakışlarına aldırmadan "Tamam tatlım sen merak etme" deyip Duruya odasına kadar eşlik etti.
***
Duru gözlerini açtığında kasıklarında ki ağrının azalmak yerine çoğaldığını hissederek nefesini tutup elini göbeğine katarak fısıltı şeklinde
"Oğulum lütfen bu gün doğru bir zaman değil! Hem gelmen için erken. Anneni üzmek istemezsin değil mi? Hem bu gün ablanın doğum günü yani senin günün değil!"
Tekmeler Duru'nun cümlesini bitirmesiyle çoğalınca Duru yüzünü buruşturarak "Tamam sakin ol küçük bey eğer canımı daha fazla yakıp durup bu gün gelmek için çabalarsan seni doğurmam valla içimde tutarım olan sana olur!" demesiyle tekmeler azaldı. Duru rahat bir nefes alıp zor bela yataktan kalkarak kendini banyoya attı kısa bir duşun ardından üzerine yazlık bir elbise giyerek aynadan kendine baktı göbeği resmen yarım dünya olmuştu ama bu göbeğin içinde oğlunun olduğunu bilmek ona mutluluk veriyordu. Belkide oğlunun içinde hissettiği son tekmeler olduğunu düşünerek gülümsedi kapının bir anda açılmasıyla Duru yerinden sıçrarken Demir kardeşine büyük bir sevgi ile bakarak
"Göbeğin daha çok büyümüş ve sanırım şimdikden yüzüne anne olmanın güzelliği gelmiş" deyince Duru küçük bir gülümseme ile
"Teşekkür ederim abi. Bu arada Ece nerede?"
Demir saçlarını karıştırarak
"O Savaşı çok özlemiş yanından ayrılmıyor bizde bahçeyi süsledik yani anlayacağın yemekten sonra kutlama yapmak için her şey hazır. Son olarak yemekte hazır gidelim mi?" deyince Duru paytak adımlarla abisinin yanına gelip kolunu tutarak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLİNMEYEN
Teen FictionDuru sıkıntı ile saçlarını karıştırırken Ayşe şaşkın bir şekilde lafa girerek "Duyucum ama biz abimi çizmiyoyduk ki öküz yesmini boyuyorduk" demesiyle kapının oradan kahkaha sesleri yükselmeye başladı Duru gelen sesle elinde olmadan oraya dönerken S...