Ali den !

11 3 0
                                    

Onu ilk gördüğümde dedim bu kadın benim olmalı olsa çok severim biliyorum.Bi ay boyunca karşılaşmak için hergün aynı sahilde koştum işini evini hergün nerden geçtiğini  kahvesine kaç şeker attığı fakat çayı şekersiz içtiğini  öğrendim.
Ha birde  mütemadiyen gülümsediğini yoldaki kediye gökteki buluta gece olunca yıldıza gülümsediğini  gördüm. Zeynepim kırılgan ve fazlasıyla iyi niyetli o kadar güzel ki bakmaya doyamamak mi kıyamamak mi arada gidip delirsiniz.
Şimdi karım olacaktı bu güzel kadın benim olacaktı bi aile kuracaktik peki ya sonra bi gün bi kapı calinacakti ve oda her şehit karısı gibi dizlerinin üzerine çökecek ve kocasını son defa görmeden toprağın altına yolcu edecekti.
Ona bu haksızlığı yapabilir miydim?
Nasıl yaparım Zeynep'i nasıl üzerim gözünden akan tek damlaya razı değilken bu gönül nasıl o yaşların sebebi ben olurum.
Korkuyordum onu bırakıp gitmekten üzmekten korkuyordum . Ama onsuzda nefes dahi alamazdım ki ben sindi ne yapacaktım Evet evlenecektik ve ben son nefesime kadar onu mutlu etmek için ugrasacaktim.
Bi hayli yoğun geçen evlilik hazırlıkları devam ederken iş yoğunluğundan gitgide artmaktaydi. Isteme söz falan derken düğüne aylar kalmıştı hazırlıklar devam ederken zeynep i antakyada bırakıp iş için istanbula gelmistim. Ara ara git gel yapıyor fırsat buldukça hazırlıklara yardım ediyordum. Ama işlerim uzun zamandır peşinde olduğumuz silah kacakcilarin bi izine rastlamis hatta içlerine sizmistik. Düğünden önce onları hak ettikleri yere gondrmeliydim. Fakat savaş bey ünlü iş adamı tersane sahibi kim inanırdı bu ak yüzlü adamın bi mafya olacağına izini bulmak bi hayli zor oldu bunu ispat etmekte zor olucaktı.
Adamlarından emir polisi içlerine sizdirmayi başardık büyük bi operasyon düzenlendi 4 Nisan sabahı o ak yüzlü adam parmaklıkların ardında olmaliydi.Silahlar gemiler yardımıyla büyük bi gizlilikle getirtiliyor ve el altından sahiplerini buluyordu. Herşey hazırdı aklımda kurduğum plan tıkır tıkır islerse 4 Nisan baskını yapıp o vatan hainlerini parmaklıkların ardına gönderdikten sonra 14 Nisan akşamı zeynebime kavusacaktim ve düğünümüz yapacaktık.
4 Nisan sabahı
Geceden beri emir e ulasilamiyordu büyük bi tedirginlik ile geminin geleceği limanı sardık adamima birşey olmasını aklıma dahi getirmiyordum. Ve işte gemi yaklasiyordu. Emire ulaşmaya çalışıyor ama nafile kimse nerde olduğunu bilmiyordu.
Gemi limana yanaştı ve artık malların inmesini beklemeye başladık savaş bey dikkatlice mallarını indiren adamları takip ediyor bi yandanda tehditler savuruyordu. Malların bi kısmı inince operasyonda başlamış oldu.Hemen etraflarini sarıp yaklaştık yaklaştık elimdeki arama belgesini savaşın yüzüne doğru tutup seslendim.
_"Savaş bey ben komiser ali poyraz bu elimde gördüğümüz arama belgesi indirilen malları arayacağız bi mahsuru yoksa."
_"Buyrun tabiki işiniz bu değilmi komiser."
Sesindeki alaycı tonu farketmemle bi bok çıkmayacağını anlamistim. Öylede oldu arama sonuçları herhangi bi suç teşkil etmiyordu.Herşey usulüne uygun yapılmış kutulardan çıkan bi kaç kumaş parçasından başka birşey yoktu.
Fakat emir neredeydi.

Sevebilirdi.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin