Bölüm, geçişlerimden dolayı size çok hızlı gidiyor gibi gelebilir. Başka türlü altından kalkamazdım , bu uzunluğu zar zor yazıyorum çünkü. Öyle ise lütfen kusura bakmayın. Medyadaki video geçen bölümün şerefine, doğrusu yazarken benim hiç aklıma gelmemişti ,olmazsa olmaz dedim.😂 Her neyse umarım beğenirsiniz. İyi okumalar😙
●
Ne! Ne! Ne!
NE!
Faltaşı gibi açılmış gözlerimle kızlara döndüm. "Ne dedi o?"
Bir ağızdan "Evleneceğim dedi!" dediler.
Kaşlarım havaya kalktı. Aynı anda da fısıldayabiliyorlar!
Ay. Ay neyse. Şuan çok daha şaşırdığım bir şey oluyordu. Evleneceğim demişti!
Yaaa benim sevgilim evleneceğim demişti!
Benim aşkım , sevgilim , canım , hayatım, bebeğim , ömrümün geri kalanı.
Sessiz kalmak öyle zordu ki! Bağırmak istiyordum. Çığlık ata ata deli danalar gibi koşturmak istiyordum. Kampüse ayak basıp "Yaptım!" diye haykırmak istiyordum. "Nikahı basıyorum , oh canıma değsin kaşarlar." demek istiyordum. Hele o spor salonundakiler! Onların önünde "Areni aldım , Areni aldım." diye halay çekesim vardı. Sonrada belki orta parmağımı gösterip kaçardım.
Yüzüm limon yemişcesine ekşimişti. Kafamı sağa sola sallayarak tüm rezil ve ergen hayallerimden kurtuldum.
Bir evlilik lafı duydum diye nasıl bu kadar uçtuğumu düşünürken , hayır yani naz yapmak aklımın ucundan geçmemiş hatta şuradan Arene koşup kucağına atlayasım gelmişti. Hah işte bu sırada bir ses daha duydum. Anlamıştım.
Eren bir daha vurmuştu Arene. Kafamı merdivenlerin başından aşağı uzatarak hala yerli yerlinde duran salondaki ikiliye baktım.
Aren şaşkın bir şekilde "Peki bu ne içindi?" diye sordu.
"Hiç" dedi Eren. "Canım istedi."
Aren hala şaşkınlıkla gülümserken "Dua et ki." dedi. "Hem kardeşim hemde sevgilimin ağabeyisin."
Erenin gülümseyerek Arene sarılması göz açıp kapayıncaya kadar geçen süre arasında olmuştu. Gözlerime inanamıyordum! Barışmışlardı!
"Kardeşimi gelip benden isteyeceksin." dedi Eren sarıldıkları sırada.
"Eh bir tane kardeşin var." dedi Aren. "Sen nasıl istersen öyle olacak."
Gülümseyerek geri çekildim ve kafamı geriye duvara yasladım. Senayla Yeşim kalkmış sessiz bir şekilde göbek atıyorlardı. Ayy , daha fazla dayanamayacaktım. Kalkıp çalmadan oynayan bizim ayıların arasına katıldım. Onlar bizden habersiz aşağıda barış kucaklaşmasını gerçekleştirirken , biz yukarıda sevinçten dakikalarca oynadık.
Bir homurtu eşliğinde yeni sabaha gözlerimi açtığımda, hızlı bir şekilde dün gece olanlar gözümün önünden geçti. Sırıtmaya başladım. Nihayet her şey bir güzelliğe kavuşuyordu.
Bir homurtu daha duyduğumda kaşlarımı çatarak sağıma baktım. Bir kolunu üzerime atmış Yeşim kulağımın dibinde horlarken solumdaki Sena bu konuda daha sessizdi. Şükürler olsun ki bu ikisinin arasında keyifli bir şekilde uyuyabilmiştim. Ve bunun kaynağı yani aslında kaynakları, aşağıdaydı!
Tekrar salak gibi sırıtmaya başladım. Kalkıp kahvaltı hazırlamalıydım! Hızlı bir şekilde banyoya geçerek elimi yüzümü yıkadım. Gelen kıyafetler arasından bir tayt , bir tişört ve bir çift çorap giydim. Üstüme çeki düzen verdikten sonra Senayı dürtükleyerek uyandırdım.
Şaşkın şaşkın bana bakarken "Aşağıya kahvaltıyı hazırlamaya iniyorum , kalkıp buraları düzenleyin ve bana yardıma gelin." dedim. Beni onaylayarak kafasını sallarken ayıldığını belli ederecesine yatakta oturur hale gelmiş kalkmaya hazırlanıyordu.
