22~⚡İpuçları 2/2⚡

81 9 13
                                    


İyi Okumalar!

~Jessica~

Variabilis'e gelmiş, Jackson'ın sarayında keyif çatıyordum. Elimde bir limonata, büyükçe bir havuzun bulunduğu odada şezlonglardan birine uzanmış yatıyordum. Hayat bize güzeldi gerçekten.

En azından farkındaydım.

Üstümde sıradan bir mayo vardı. Limonatamdan bir yudum daha aldım, sonra şezlongun yanındaki küçük beyaz yuvarlak masanın üstüne bıraktım.

Yavaş hareketlerle şezlongta doğrulurken gerindim. Jackson'da artık mülteci hayatı yaşamayı düşünüyordum. Bu ne lükslük!

Şezlongun altına bir makine vardı. Bu makine şezlongu havuzun dibine kadar kaydırıyordu.

Bunun için makinenin altında bir kol vardı, öne ya da geriye hareket ettirerek ilerliyordunuz. Bir kere de sizi atıp geri eski yerine dönmesi için ise üstündeki butona tıklamanız yetiyordu.

Ben bu butona bastım. Şezlong yavaşça hareket ederken kendimi serbest bıraktım. Havuzun dibine kadar geldi, sırtımı yaslandığım kısım biraz kalktı, şezlong doğruldu ve beni kaydıraktan kaydırırcasına havuzun soğuk kollarına bıraktı.

Havuzun derinliği fena değildi, 4 metre civarı vardı sanırım.

Havuzun soğukluğu cildimde iğne batıyormuş hissi veriyordu. Yukarı doğru yüzerek havuzun yüzeyine çıktım.

Ilık olması için havuzun, ki çok da ılık olmamalıydı, elimi suyun altına geri soktum ve avcumu açtım.

Avcumdan sıcaklık yayıldığını düşündüm. Bunu yaparken yayıldığını ben de hissediyordum. Havuz tam istediğim sıcaklığa ulaştığında avcumu geri kapattım ve düşünmeyi kestim. Böyle şeyler ciddi anlamda işimi kolaylaştırıyordu.

Derin bir nefes aldım. Yüzmek gerçekten çok güzel bir aktiviteydi. Su içinde hareket etmeye başladım, kendi kendime yüzüyor ve debiniyordum. Nefesimi tutup dalarak yüzmeye başladım.

Gözlerimi suyun altında açtım, bunu yapar yapmaz havuzun içine net bir şekilde gözükmeye başladı.

Kendimi uçarcasına havuza bıraktım. Bu tarz şeyler kendimi özgür ve iyi hissetmemi sağlıyordu.

Bir süre o şekilde vakit geçirdim. Daha sonra yeteceğini düşünüp havuz içinde doğruldum ve kafamı dışarı çıkardım.

Saçlarımı geriye doğru attım ve o sırada gözüm aynada bir yere takıldı.

Bir çift parlak zümrüt yeşili göz.

Gözlerimin neredeyse fırlayacak şekilde açıldığını hissettim. Ve hızla arkamı döndüm. Arkamı döndüğümde orada bir şey yoktu.

Bu bir halüsinasyon muydu? Eğer öyleyse neden? Yaşadığına inanmak zor olurdu. Gözlerimizin önünde ölmüştü.

Yine de heyecanlanmıştım ve korkmuştum. Bu yüzden hızla atan kalbim göğüs kafesime baskı yapıyordu.

Hava gücümü kullanarak havuzdan uçarak yukarı doğru yavaşça yükseldim. Havuzun üstünde havada asılı duruyordum. Elimi havuz kenarında savurarak oraya doğru uçtum ve yere ayağımı bastım.

Bu neydi şimdi?

"Kendi ülkenden çok burada vakit geçirdiğini söylemiş miydim?"
Bu cümleyi duymam ile birlikte irkilmem bir oldu.

Arkamı döndüm. James buradaydı.

Kollarımı göğsümün altında birleştirdim. "Sen ne arıyorsun burada?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 02, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DEĞİŞKEN|| Yükseliş ⚡(Düzenlenecek) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin