⎾tamamlandı⏌
Min Yoongi, epilepsi hastalığı yüzünden bir türlü okul birincisi olamayan bir öğrenciydi. Inek öğrencilerin hastalığından şikayet etmesi üzerine okulun en iyi sınıfından alınarak en haylaz sınıf olan 12-4 'e gönderildi.
Jeon Jungkook...
Öğle arasından önceki dersin son dakikalarında 12-4 'ün çoğu açlıktan kazınan karınlarıyla, sıralarında pestilleri çıkmış şekilde zilin çalmasını bekliyorlardı.
"Dayanamıyorum! Kıymetli midem beynimi ele geçirdi sınıftaki herkesi yemek olarak görüyorum. "
Jungkook ön sıralarda oturan soluk tenliyi izlemekten Seokjin'e cevap vermese de öndeki bir başka minik sıkıldığı için Seokjin'e dönüp dinleme pozisyonu almıştı.
"Mesela Jimin seni lezzetli bir tatlı ya da yaş pasta olarak görüyorum."
Jimin'in kıskanç sevgilisi de Seokjin'e kötü bakışlar yollayınca "Seni de su böreği olarak görüyorum Taehyung. Çok lezzetlisin." diyerek dilini dudakları üzerinde gezdirdi.
Ardından yanındaki kurabiye olarak gördüğü çocuğu es geçip diğerlerine baktı. Içlerinde en lezzetlileri Jacksondu. Tıpkı bir bifteğe benziyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sınıf başkanı, müdür seni çağırıyormuş!"
Aç bakışlarını Jackson'un kaslarından alıp yanındaki nöbetçi öğrenciyle muhabbet eden hocaya baktı.
Koridorda yürürken bomboş olan midesi yüzünden bükülüp durduğu için kamburu çıkacaktı. Kapıyı tıklatıp içeriye girdiğinde müdürü selamlayıp diğer şubelerin başkanlarının yanında yerini aldı. Onlar gibi zeki olmasa da yakışıklıydı, havalı ve güzeldi. Ayrıca sporda da iyiydi. Gururlu ve otorite sahibiydi. Diğer başkanlar ona imrenmeden edemiyorlardı muhtemelen.
Müdür otoriter sesiyle konuşmaya başlayınca bitmek bilmeyen yakışıklılığını geri plana atıp dinlemeye başladı.
"Biliyorsunuz bu sene son seneniz olduğu için birçok etkinliğimiz olacak. Ikinci dönem mezuniyet ve diğer eğlenceleri yapacağız. Bu dönem ise sınıflar arası turnuvalarımız olacak. "
Müdürün lafının ortasında odaya giren bedenciyi görmezden gelmeye çalıştı. Hemen kapının dibinde olan kendisinin yanında dikiliyordu.
Odaklanmaya çalıştı.
"... spor turnuvası yeterli değil. "
Cümlenin başını kaçırmıştı.
"Efendim?"
Müdür sert bakışlarını kendisine dikti.
"Yalnızca spor alanında giremezsiniz diyorum Seokjin. Turnuvaya katılmanız için bilimsel yarışmalarda da dereceye girebilecek seviyede olmanız gerekiyor. Üzülerek söylüyorum ki bu sene sizin sınıf turnuvalara katılamayacak."
Müdürün üzülmediğine hatta bu duruma nasıl sevindiğini biliyordu Seokjin.
Sinirden arkasında birleştirdiği ellerini yumruk yapmışken kafasında beliren ampulle heyecanlandı.
"Turnuvalara katılacağız çünkü bilimsel alanda da bizi temsil edecek öğrencimiz var, Efendim!"
Müdür ve diğerleri merakla başını ona çevirdiler. Bedenci hariç.
"Kimmiş o?"
"Min yoongi."
"O etkinliklere katılamaz. "
Başını solunda bulunan bedenciye çevirdi. Bu kadar gıcık bir herif olmak zorunda mı? diye düşündü. Ne demek katılamaz!
Kaşlarını çatıp dik dik Namjoon'a baktığından olsa gerek esmer adam açıklama yaptı.
"Bu tarz adrenalin dolu etkinlikler kriz geçirmesine sebep olabilir. Sağlığı açısından tehlikeli olduğu için katılamaz."
"Hormonlu köy yumurtası! Görende sevgilisi sanacak eşşek kadar çocuğun hayatına karışıp duruyor."
Müdürün odasından çıkıp yemekhaneye gidene kadar söylenmeye başladı. O kadar sinirliydi ki bugün yiyeceği menü sayısını üçe çıkarmak en iyi ilacı olacaktı.
٥ ٥ ٥
bu ikilinin hali ne olacak?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
