Sarp

1.4K 62 15
                                    

Merhabaaaa , yeni bölüm geldi . Ya yazamadım çünkü bayağı ağladım . O inceyle yazılan yer flashback ve benim yaşamaktan çok korktuğum sahnelerden biri . Benim isteğim  o kısmı " Finn Hudson - I'll Stand By You ( Glee ) " ile okumanız ama açamazsanızda duygusal bi şarkı açın . Lütfenn . ( multimedia : olly )

İyi okumalaaaaar <3333

sikik alarm ! beynimi siken iğrenç sesi sussun yeterki ! alarmı yere fırlatıp yorganıda üzerine attıktan sonra gözümü ovalayarak banyoya ilerledim . Yüzümü yıkayıp saçımı düzelttim , dişimide fırçalayıp siyah odama geri döndüm . eskiden odam beyaz  ve kahverengiydi , Olly'nin en sevdiği renk kahverengi. Dolabımdan siyah bi eşofman aldım altımdaki basket şortuyla değiştirip üzerime düz siyah bi tişört alıp üzerime geçirdim , bi yandan aşağı iniyordum . Aşağı inerken büyük merdivenin ordaki Olly'nin minderine bakmadan aşağı inmeyi başarmıştım , tamam evdeki herşey onu hatırlatıyor diye hepsini değiştirdim ama onu unutmam , unutamam o yüzden minderini burada bıraktım .

Mutfağa girip mısır gevreğini bi kaba boşalttım , çilek ve erik doğradım içine . Tadı güzel oluyordu harbiden .  Televizyonu açıp karşısın oturdum . Bi yandan kahvaltımı yapıyordum .  Evde tek başımayım  çünkü babam 5 yıl önce öldü ve annem kendini İstanbul’da işine adadı . Yani , bana para gönderiyo , gerisini siktir ediyo . Bütün miras benim ama bi kuruşlarını bile istemiyorum , ben ailemi istiyorum . Ben Olly ile yaşamak istiyorum . Tamam biliyorum çok gıcık oldunuz bana Olly kim filan ama şöyle özetliyim , kimse yoktu , uğruna yaşayacak , yapılacak . Hedefim yoktu bikere , para ? var. Aşk ? kim takar aşkı . Bende babam ölünce bi köpek aldım . Ama o köpek benim annemden bile daha önemli . idi . Geçen yaz ;

 

“ O – Olly , yapma . Gıdıklanıyo- “ sözümü bir kahkaham daha böldü . Hala yüzümü yalarken en sonunda ittirip yere yıktım ve burnundan tutup sanki sinirlenmiş gibi “ Sen kime artisleniyon ha ? “  tüm salylalarını yüzümde hissedince yine kahkaha atmaya başladım . Ayağa fırlayıp  “ Hadi kalk oğlum !  Ege’lerle buluşucaz “ bi anda ayağa fırladı ve yanıma geldi . Yazlığın bahçesinden eve girdim , tasmasını aldım ve boynundan geçirdim . Yüzümüde bi havlu yardımıyla kurulayıp evden çıktım .

Yolun kenarından yürürken bi anda üzerime atladı . Kıkırdayıp “ Daha demin güreştikya Olly , şimdi Ege’lere yetişmemiz gerekiyor “ yolun karşısına geçerken yolun ortasında durdum . Daha doğrusu Olly gelmediği için durmak zorunda kaldım . Biriki kere tasmasını çekip ‘ hadi oğlum ‘ diye söylenmesemde gelmedi . Yandan gelen ışık ve korna sesi ile kendimi karşı tarafa koşarken buldum . Tasmayıda çekiyordum elimde değildi , ama arkadan bi köpeğin  çığlık sesi gelince tüm hayatım mahvoldu . Etraf karardı , Olly olmasın diye dua ederken arkamı dönemedim . Korkuyordum , orada yatan bi köpek görmekten çok korkuyordum .  Arkamı dönünce herkesin kamyonun önüne toplandığını gördüm . Dizlerim beni daha fazla taşıyamayacağını anlayınca yere düştüm . İki dizimin üzerine , konuşamıyordum . Ağzım kitlenmişti , ağlayamıyordum . Hayatımda değer verdiğim TEK şey , benim yüzümden daha demin ona zarar gelmişti . Bileğini burktuğu için ağladığım geceler gözümün önüne geldi . Onun gözünden gelen her yaş içimde 10 dan fazla kemiğin aynı anda kırılması gibi bi his bırakıyordu . İnsanlar yanıma gelmeye başlayınca şoktan çıkıp iki elimle kafamı tutup yere yattım .  Gözümden yaşlar geliyordu ve küçük bi bebek gibi bi öne bi arkaya sallanığ duruyordum . “ Olly , olly nasıl ? “ hemen ayağa kalkıp yanına gittim .  Gövdesindeki o tekerlek izi ve açık yarayı görmek , anlatılmaz bi histi .  Sanki bedenimi dört parçaya ayırıyorlar ve benim elimden hiçbişey gelmiyormuş gibi .  Gözleri açıktı ve ağlıyordu , o ince sesi duymamak için nelerimi vermezdim . Hemen yanına gidip yüzünü ellerimin arasına aldım “ Gitme oğlum hadi ayağa kalk , gel Ege’lere gidelim . Bak yeni kız ayarlıcam sana lütfen kalk ayağa “ ağlarken  onun gözünden akan tek damla yaş ve ardından gözlerinin kapanması . Hayatımda gördüğüm en müthiş kahverenginin bi daha hiçbi zaman göremeyecek olmam . Bende ölmek istedim o an . Gelen ambulans sesini duyduğumda “ Ne ? Köpek için ambulans mı çağırdınız ? “ diyerek kafamı kaldırdım . Kalabalıktan biri “ Ne köpeği tır sahibi kafasını vurmuş . “ diyince o anda öldüm . Burada köpek ölürken , adamlar kafasını vurmuş diye ambulans çağırmışlar . “ Veteriner ? Hiç bibok yapmadınızmı Orosğu Çocukları ! Hayatımda uğruna yaşadığım tek şey öldü lan ! Sikerim hepinizi . “ Etrafa saldırmaya başladım . Önüme gelene vuruyordum , bi köpeğin canı , bi insanın alnından , bi tırın kaportasından daha önemliydi işte . Türkiye böyle biyerdi anasını satıyım .

80 lerinde yaşlı bi adam bi anda beni tutup “ Şşşt , sakin ol oğlum “  diyip göğsüne bastırdı . Kurtulmaya çalışırken ‘ Bırakın beni ! ‘ diye bağırıyordum .  Artık haraket edemeyecek kadar bitkin düştüğümde yere attım kendimi .  Ve ağlamaya başladım . Artık hiçbi anlamı yoktu hayatın . Daha demin çırpınıp bağırıyordum . Şimdi ise bağdaş kurmuştum Olly nin önünde . Sadece gözümden yaşlar geliyordu . Yaşlı  amca yanıma oturdu “ Benimde köpeğim vardı , babam yoktu . Annemde bize işkence ediyordu . Köpeğim benim tek gülme sebebimdi . Bi gün barınaktan geldiler , bakamıyorlar diyip aldılar . Param yoktuki , annemin bana yalvardığım için verdiği simit parçalarının hepsini köpeğime veriyordum . O arabadan uzaklaşırken içimden sanki kalbimi canlı canlı söküyorlarmış gibiydi “ dedi . Gözünden bi damla yaş düşmüştü .  Oda beni anlıyordu .

Hıçkırıklarım sona ermişti artık . Akıcak yaş kalmamıştı gözümde . Herkes dağılmıştı , yaşlı amca buralarda yaşadığını söyleyip gitmiş , Olly ise veterinerler tarafından götürülmüştü . Bense bahçedeydim , daha sabah güreştiğimiz yerde . Telefonum çalınca cebimden çıkardım . Ege’ydi . “ Alo Kardeşim nerdesin ya ? Sen gelmedin diye devam ettik biz plana ? “  konuşmadım . Sesimi bile çıkartmadım “ Sarp ? İyi misin ? “ “ Değilim Ege . Hiç iyi değilim “ diyip ağlamaya başladım . Yine .  “ Siktiğimin göz yaşları susmuyo Ege !  Gel eve hemen ! Olly gelmiyo sen gel Ege ! “ diye bağırırken telefonu kapattım . 

On dakika içinde Ege gelmişti . Beni böyle gelince yanıma geldi “ Olly nerde ? “ acı bi şekilde güldüm . “ Bilmem , belki cennet ? Kız tavlayıp bıraktığı için cehenneme gitmez dimi Ege ? Acımaz canı orada “ kendi kendime konuşurken sarıldı .  Bukadardı işte . Bana sarılıcak insanlar vardı , ama Olly yoktu .

 

Hemen akan gözyaşını silip koltuktan kalktım . Yine aklıma gelmişti tüm o anlar . Telefonumu cebimde attım , motorun ve evin anahtarlarını alıp kendimi dışarı attım . Güneş gözlüklerimi taktım . Motora atladım ve parka sürdüm . Piknik yapılan köpeklerin filan oynatıldığı yeşillik bi alandı . Orada olmayı seviyordum . Küçük çocukları , boyundan büyük köpeklerle oynayan bebekleri izlemek hoşuma gidiyordu . Nasıl mutlulardı ama , gelecekte ne olacaklarını bilmeden . Belki bebek kanser olucaktı ? Belki o çocuk parkta koşarken bi taşa çarpıcak ve bacağı kırılacaktı . Sonra kemiği asla kaynaşmayacak ve koşarken hayatı boyunca dikkat etmesi gerekicekti . Tamam bu kadar negatif olma diyosunuz ama en iyilerini düşünürken en beterini yaşadığım için artık iyiliğe inanmıyorum .

Parka girip motoru park ettim , ve içerdeki banklardan birine oturdum . Kulaklığımı taktım “ Paramore – Decode “ u açıp etrafı izlemeye başladım .  5-6 yaşlarında sarışın küçük bi kız ,arkasından bi golden koşuyordu . Kahkaha atıp kaçarken yere düştü ve onu yalamaya başlayan köpeğini durdurmak için ellerini savurmaya başladı . Tamam garip bi cümle ama toparlarsanız çok şirin bişey sonuçta . Etrafa bakarken elimde bi ıslaklık hissettim . Baktı- Olly ! karşımda beni yalayan Olly’di . Aynısıydı . Bi anda sevmeye başladım . Yere yatırıp üzerine atladım ve gıdıklamaya başladım . Kahkaha atarken bi kız sesi geldi “ Hey , neden ağlıyosun ? “ kafamı o tarafa çevirdiğimde kahverengi saçlı yeşil saçlı zayıf bi kızla karşılaştım . Elimi yüzüme götürünce ağladığımı fark ettim . “ Pardon sevinçten . “ kafasını sallayıp “ Hadi Izzy gidelim “ dedi . Karşımdaki köpek ise ayağa fırlayıp yanına gitti . Olly değildi , Izzy adında bi köpekti işte . Kendimi çimenliğe bıraktım . Bağdaş kurup mırıldandım “ Izzy miş .Olly değilmiş “ “ Ne ?! “ bana doğru bakan kıza baktım . Gülümsüyordu “ Bi problem varsa anlat bana . “ niye bilmiyorum , normalde bi yıl boyunca arkadaşım olsa bile bu tip şeyleri anlatmadığım kişiler var ama bu kıza hemen tüm olanları anlatıverdim . ANLATIVERDİM DEDİM ?!?!?! Sikiyim böyle işi .iyice sözlüğe bağladım . Adı Aslı’ymış bu arada ,  bizden bi yaş küçük .  İrem’in okuduğu üniversite ile aynı yer . Ama tanımıyomuş İrem’i .  Telefon numaramı ona verdim ve Izzy’e veda ettim . Olly öldüğünden ilk defa bu kadar mutluydum .

Belkide bu bi umuttu .

 

Belki…

Fransız Ukala ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin