Efendilerin Konagı

ikizler....

Omuzunda sarılı büyücek bir havluyla , yanakları pembeleşmis, ayak bilegindeki derince sıyrık pansuman edilmiş olarak balık lokantasınin verandasindaki sandalyesinde oturmakta olan Yonca ,karşısına getirilip oturtulmuş burun delikleri tamponlu oğlanın, kısık sesle ve kesik kesik te olsa gevelemeyi başardığı birkaç cümle sonunda başını hemen yanı başında oturmuş kollarini ona dolamıs olan Ali Eren in omuzundan kaldırıp onun yüzüne bakarak iç cekti..
Delikanlı nın kanaması yeni yeni kesilmiş iki kocaman pamuk parcası tikanmış burnu iyice kızarıp şişmisti.
Kız ,
"Peki, tamam."dedi.
"Tamam, bu şey uzasın istemiyorum.affettim ben abi... bilmiyormuş,..şikayetci diilim..."
Tedirgince Vardar a bakmıştı.
Komutan gözleri Ali nin gözlerine dikili sordu,
"Emin misin kızım? Dersini akana jadar en azindan birjaç gün onu nezarete gonderebilirim."
"Yok..abi.."
Burnunu çekti.
Vardar bu sefer Ali nin dumanlı gözleriyle buluştu.
Dişleri sıkı lı olsa da başını eğmişti adam .
Ancak ondan sonra delikanlının ensesini kavramış olan pençesini yavaşça gevşetti.
Beynine yeterince kan gitmeye başlayan Okan Kantarcı , kuru kuru burnunu cekti,boğazını temizledi.
Ali ye baktı ve şöyle dedi.
"Benn ..gerçekten .bilmiyordum......sizi...
Onca zaman ... onun yanında hiç görmemiştim..özür dilerim..."
Genç adam yüreğinden vurulmuş gibi durdu.

........
Vardar sandalyeyi çekip oğlanın dibine oturdu ,elini tekrar ensesine attı.
Yüzü kayadan oyulmúş kadar mimiksizdi
"Koçum bak.."
Diye başladı.
"Seni tanımadığını söylüyor....seninle ilgisinin olmadığını.
Seni istemeyen bir kıza boyle ısrarla yapışıp kalmak erkek adama yakışıyormu ...ne diye dolanıyorsun cocugun peşinde ...
Az sonra, sanılan falan var mı, onu da zaten anlarız."
Hızla ve ısrarla başını iki yana sallamasıni izledi.
Senin amacın nedir....
Genc bir kızı sıkıştırıp korkutuyorsun ."
Ali yi işaret etti.
Adam yiyecekmiş gibi dik dik bakıyordu Okan a.
"Bak bu kız la nisanlısı ,dua et senden şikayetçi olmasınlar .nezarette sana benim kadar kibar davranacak kimseyi bulamazsın.
Delikanlınin yakışıklı yüzü bunu duyunca buruşmuş , bebek gibi yeniden ağlamaya başlamıştı,
Kıza baktı.
Gözünü ayırmadı ...
Aglamaktan ve ona bakmaktan kendini alamıyordu.
"Söyledim ya...bilmiyordum...nisan..lı olduğunu..."

Oğlanın kimliği sabıkası falan çoktan gelmişti aslında .
Arkadaşları yaralınin yüzünü gözünü temizlerken ciddi bir yüzle Ali ye gizliden göstermişti Vardar.

Okan Kantarcı.
Baba adı :Cevahir. ..
........

Ali nin tüyleri iyice diken diken olurken ayaklanmaya kalkmış , adam önüne dikikerek engellemişti ...
"Bekle..
Altından ne çıkacak, bir bakalım...
Anlarız ..
Bekle oğlum."
Demişti.

Ali nin zihnindeyse türlü deli sorular birbirine karışıyor, kendini ihanete uğramış gibi hissetmekten alıkoyamıyordu. ,
'Onca zaman ...sizi yaninda hiç görmedim ..
Onca zaman ...'
Onca....

Bu oglan bu kızı ilk kez görmüyor .....
Yeni tanımıyor...
Bu iblisler ...
Sade topraklarıma değil Yonca ma da göz dikmişler...
Kızdaki büyük mirasın ...
Her şeyin farkında bunlar....
Fakat ne zamandan beri....
Nasıl farkettiler...
Bu oğlan benim kızımı nerede görmüş olabilir..
Bu ilk karşılaşmaları değil ...
Belli...

Delikanlının kıza kaçamak ,fakat hayranlikla bakan gözlerini gördü ,
Yonca yi biliyor..
Kızımı tanıyor daha da kötüsü beğeniyor....
Daha da bir sıkıştı yüreği,bunun parayla ilgisi yok..
Küçük Kantarcı benim kızıma aşık olmuş......
Lanet olası..
Okulda tanışmaya benzemiyor bu ....
Evveliyatı var bunun
Ne zamandır sürüyor bu iş...

.....

Tir tir titreyerek gözlerini ellerine çevirmiş oturan sarı kıza baktı.
Büyük kristal gözlerine...
Uzun kumral kirpiklerine...
Şahane bir edayla batmakta olan günesin turuncuya boyadığı nemli saclarına..
Yanakları solmus, kendine gelmeye calısıyordu.
Aklına gelen seyi daha fazla bastıramadı
Onun da bu oğlana ilgisi...olmasın sakın ..
Lan ..ben onu.....
Orada güvende tutuyorum derken...