Afra'dan
İkizim Feyza 'yla Güle oynaya dışarı çıkmış , köyümüzün deresine doğru koşuyorduk .Birbirimize çarpa çarpa , zıplaya zıplaya dağlara doğru yürüyorduk. Bugün bizim doğum günümüzdü Annemiz her sene bize farkettirmeden pasta yapardı bizde çaktırmadan evden çıkmış sanki doğum günümüzün olduğunu unutmuş gibi yapıyorduk. Evet ,saçmalamayı çok severdik ...
En sevdiğimiz yer büyük çınarın altıydı burası bizim gizli yerimizdi köyümüzden biraz uzaktaydı. Buraya her hafta gelir mavi uçurtmalar yapar gün boyunca uçururduk ,sonra ağacımıza çıkar, gün batımını izlerdik
Annemizin bize yaptığı Salıncakta sallanır ve Babamız eve gelmeden eve dönerdik .
Büyük çınara geldiğimizde hemen yanındaki dereye girdik ayakkabılarımızı fırlattık ,birbirimizi
Islattık baya eğlenmiştik.
Biz gülüşürken bir ağacın arkasından bize bakan mavi montlu çocuğu gördüm "Heyy ! Oradaki gördüm ki senii " dedim koşarak yanına gittim bu çocuğu ilk defa görüyordum .
"Neden konuşmuyorsun? " dedim
"Bilmem" dedi Feyza da gelmişti biraz durduktan sonra "hadi uçurtma yapalım " dedi
"Hadi yapalımm "dedim sonra çocuğa bakarak "hadi sende gel" dedim
Gülümsemişti
Başladık uçurtma yapmaya...
Onun adı Emre'ymiş , bu köye yeni gelmişlerdi mavi montu ve açık kahverengi saçları vardı cidden çok eğlenmiştik .Uçurtmamız da maviydi
Mavinin her tonunu çok severdim ben .
Gökyüzünün maviliğiyle Uçurtmamız muhteşem gözüküyordu ,
Uçurtmayı tuttum ve ucunu Emre'ye verdim ve
"Koş Hadi !" Dedim oda hızlıca koşmaya başladı bende Uçurtmayı tutuyordum sonra bıraktım Uçurtmamı , Emre'nin ellerine bırakmıştım eğer O bırakırsa Uçurtmamız kaybolacaktı, tıpkı hayallerim gibi ...
İşte O an uçurtmamız sadece Emre'nin elindeydi sımsıkı tutuyordu
Sanki uçurtmamıda beni de hiç bırakmayacaktı ...
Bian hiç olmadığı kadar yükseldi Uçurtmamız ilk defa bu kadar yükselmişti ,
" Sakın bırakma Mavilii ! " demiştim
"Bırakmayacağım! " dedi gülüştük ...
Gökyüzü renkten renge giriyordu ve muhteşem gözüküyordu Feyza kafasını kaldırmış gökyüzüne bakıyordu en masum şekilde ...
Emre hayatında ilk defa uçurtma uçurmuştu ...
Çocukluk işte kaderimizin neler yaşatacağını bilmeden gülüşüyorduk .
İkizimle yamalı elbiselerimiz , yırtılmış ayakkabılarımızla bile mutluyduk ...
Sadece bir eksikliğimiz vardı onca yokluğun içinde sadece bir şey ...
Sadece Baba sevgisi yoktu . Hani hep derler ya babalar kızlarına düşkündür diye aman Neyse işte ):
Bu güzel anların bitmemesi için neler vermezdim ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA MAVİ
Novela Juvenil" DÜZENLENİYOR " Beni ve hayallerimi bırakma Mavilii ! Çünkü Çok Zalimsin Hayat tıpkı babam gibi...