14

1.4K 134 67
                                    

Günümüz | Peter Quill

Dakikalardır yüzüne bakmam için bana bağırıp duruyordu, haklıydı. Bakışlarımı yerden çekip ona kilitlediğimde güldü.

"Sonunda!"

Kendimi ne sanıyordun ki ben? O başkasına aitti, hiç bir zaman bana ait olmadı. Olmayacakta. Derin bir nefes alıp ayağa kalktığımda bana sarıldı.

"Özür dilerim."

"Özür dilenecek bir şey yapmadın Tony, kes şunu."

"Seni kırdım."

Ondan ayrılıp yüzüne baktım. Gülümsemeye çalıştım, onu bu duruma düşürmeye hakkım yoktu benim.

"Tony.."

"Bana kızmadın değil mi?"

Ne saçmalıyordu bu salak böyle.

Ellerim istemsizce yanaklarına kaydı.

"Ben sana nasıl kızarım."

Gülümseyip bir şey söylemek için dudaklarını araladığında sözü o adam tarafından kesildi.

"Çek ellerini."

Duyduğum sesle ellerim istemsizce Tony'nin yanaklarından indi. Ona dokunmaya hakkım varmıydı ki?

"Tony.." Tony'nin sinirlendiğini gözlerinden anlayabiliyorsunuz. "Kes şu saçmalığı, eve gidiyoruz ve sen de geliyorsun."

Tony öfkeyle bir adım ilerleyip önüme geçti.

"Sen ne cürretle bana emir verirsin!"

"Asıl sen ne cürretle ailene acı çektirmeye devam edersin!"

"Kapat şunu."

Tony'nin gayet sakin bir şekilde sarf ettiği bu iki sözcüğün anlamı her neyse, karşısındaki adam deliye dönmüştü.

"Tony," bu gerginlikte sesimi çıkarmaya nasıl cesaret ettiğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. "Eve dönüyorsun."

"Evet, eve dönüyorum. Beni eve götürecek--"

"Hayır, bunu yapmana gerek yok."

Gözleri dolmaya başladı ve kalbim sezyuma mağruz kalmışcasına acı çekiyordu.

"Ama neden.."

"Beni affettiğinin farkındayım. Önemli olanda bu değil miydi? Şimdi.." Steve büyük bir nefretle beni inceliyordu. "Gidiyorsun, onunla birlikte."

****

Peter napıyosun mk! Salak! Neden git dedin!

close it | starkquill + stonyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin