"Yine onun adını sayıklıyordun.."
"Bu senin için bir sorun mu?"
Steve bakışlarını duvardan çekip Tony'e yönelttiğinde onun gözlerindeki kırgınlığı görebiliyordu.
"Hayır." Dedi bir anlığına. Evet deyip kavgayı uzatmayı gerçekten istemiyordu.
Tony başını sallayıp merdivenlere yöneldiğinde Steve onu durdurdu. Klasik, günlük şeyler işte..
"Ş-şey.. Muhafızlar, buraya geliyor."
Tony yüzünü buruşturup geri çekildi.
"Ne?"
"Gelmeleri için Natasha ısrar etti--"
"Kabul mü ettin? Gerçekten, sorun değil mi?"
"Son zamanlarda yaşadıklarımız bir şeyi değiştirmedi. Ben hâlâ mutlu olmanı istiyorum."
Tony gülümsediğinde Steve'de iç çekip gözlerini ondan çekti. Tabi ki Tony'nin dudaklarına yapışmasını beklemiyordu! Tony'nin bu ani hareketi hiç de masum değildi, gerçekten. Ki Steve ellerini onun saçlarına geçirmekten kendini almamıştı. Eğer masum bir şey olsa Tony çoktan çekilmiş teşekkür merasimi yapıyor olurdu, ama çekilmek yerine daha da derinleştirmesi bunun masum bir şey olmadığının kanıtıydı işte. Hatta Steve'in eli tişörtünün eteklerine gittiğinde de durum böyleydi. Anlaşılan sadece küçük(!) bir öpücükle yetinmeye niyetleri yoktu. Steve Tony'nin tişörtünü çıkarmıştı ki lanet olası Jarvis'in sesi duyuldu.
"Efendim, Bay Quill'den size bir ileti var."
Tony bir anda kalkıp uçarak merdivenlere gittiğinde Steve neye uğradığına şaşırmış, salakça etrefına bakınıyordu. Ki durumun farkına vardığında o da koşarak Tony'nin peşinden gitti. Nasıl üstü çıplak bir şekilde onun karşısına çıkardı!
Steve atolyenin kapısına geldiğinde duraksadı, Tony aramaya yeni cevap veriyordu o sırada. Ve şimdiden gözleri dolmuştu, lanet olsun!
"Tony--"
"Lanet olsun! Peter! Ne cürretle karşıma çıkmayı reddedersin!"
O kadar heyecanlıydı ki nefes alıp almadığından şüphe etti Steve.
"Üzgünüm.. Bilirsin işte, yapamadım."
"İyi misin peki!"
"Ah, küçük bir kaza geçirdim ama önemli değil--"
Arka planda Roket'in sesi yükselir.
"KESİNLİKLE KÜÇÜK DEĞİL, BEL BOŞLUĞUNDA TAM YEDİ DİKİŞ VAR!"
Tony duyduğu sesle telaşa kapıldı, ne güzel!
"Seni ahmak--"
"Tony, önemli değil, o kaka hırsızı abartıyor!"
Tony pes edip oturmak yerine üzerinde zıpladığı koltuğa oturdu. Evet evet, ağlıyordu.
"Seni özledim." Dedi Peter bu sefer.
Steve'in aldatılıyormuş gibi hissetmesi doğal mı?
"Ben de--"
"Tony," evet, dayanamayıp konuşmalarını böldü. İkisi de Steve'e döndü. Elinde halen Tony'nin tişörtü vardı ve Tony'nin halen üzeri çıpaktı! Ve bu şekilde o adamın karşısına geçebiliyordu! Tişörtünü ona uzattı. "Üşüteceksin."
****
Bu bölüm yanlışlıkla 3. kişi ağzından oldu ama olsn aksmdksm
Hala o şeyin etkisindeyim madur görün
LANET OLSUN ÇOK GÜZELLER!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
close it | starkquill + stony
Hayran KurguLÜTFEN BU KİTABI OKUMAYIN ÇOK REZİL BENCE SKFMSKDMDKDN BAKIN GERÇEKTEN HATRI VAR DİYE KALDIRMIYORUM LĞTFEN OKUMAYIN