4.2 "Yolunda gitmeyen bir şeyler"

2.9K 224 59
                                    

~••~•••~••••~
2 ay sonra&&&

Nur, son bulan videoyla birlikte yanında oturan kocasına doğru döndü. Video o kadar güzel yapılmıştı ki hayran kalamadan edememişti. Dinini güzel bir şekilde de anlatmıştı...

-"Eee Nasıl buldun videoyu?"

-"İlginç."

Tek kelimeyle Çağatay' a göre ilginçti izlediği görüntüler. Farklıydı bu din. Değişikti. Kalbi asla saçma bulmuyordu bu dini ama tam olarakda benimsemişde değildi.

-"Neyse güzelim. Ben şimdi çıkıyorum. Önemli işler var şirkette. Bugün bir toplantım var ve sen uslu uslu oturup başına herhangi bir şey gelme ihtimaline karşın kapıları sonuna kadar kilitliyorsun. Ardından da beni arıyorsun. Tamam mı Nur?"

-"Tamam, Çağatay. Allah yardımcın olsun."

-"Şimdi ben kaçar. Zaten birkaç koruma var dışarıda."

Nur, sevdiği adamın biranda bugün ki haline şaşırarak yüzüne odaklandı iyice. Ne oluyordu? Neler oluyordu kendisinin bilmediği?

-"Korkut...? Bir şey var değil mi?"

Sesinin titremesine engel olamamıştı. Endişelenmeye başlamıştı iyice. Uzun zaman sonra ilk defa Çağatay' ın yüzünde gördüğü telaşla kendiside telaşlanmaya başlamıştı be şimdide sorduğu soruya karşın cevapsız kalan adamla iyicemen kalbi teklemişti kadının. Bir şeyler oluyordu ve ne olduğundan hiç ama hiç haberi yoktu bu olanlardan.

-"Bir şey var! Çağatay"

-"Şşşt. Sakin ol güzelim."

Elini sinirli bir şekilde saçlarından geçirdi Çağatay. Bir eliylede takım elbisesinin ceketini düzeltip endişelenmeye başlayan karısının yanına doğru ilerledi. Hiçbir şey yapmadan direk sarıldı. İçindeki korku hiç iyi değildi ama  olmayacaktı kötü bir şeyler! Buna izin veremezdi.

Belindeki elini sahiplenircesine sıkarken, çenesini Nur' un başına yasladı ve bir öpücük kondurdu saçlarına. Başına başörtüsünü takmamıştı hâlâ karısı çünkü kendisi öyle istemişti. Biraz kokusunu derince içine çekmek , birazda görüntüsünü hafızasına kazımak istemişti nedensizce.

-"Şimdi ben gidiyorum, sen güzelce dinleniyorsun ve de o güzel aklını asla bir şey için yormuyorsun güzelim. Ben, sana, bize bir şey olmasına izin vermeyeceğim merak etme olur mu?"

Sarılışına bir son verdiği anda, son söylediği kelimeyi karşısındaki karısının gözlerinin içine baka baka söylemişti.  Nur, hissettiği korkunun nedenini bilmezken bir yanının huzur dolmasıyla birlikte usulca kafasını sallayabilmişti Çağatay' a. Endişesi ise içinde kalmıştı.

-"Tamam."

Çağatay, bu lafı duyduktan sonra kıvrılan dudaklarıyla uzun bir süre izledi Nur' u. Daha sonra kendisine doğru çekti nazikçe ve dudaklarına doğru kapandı. Evini seviyordu adam. Bu yumuşak dudaklara hayır diyemiyordu. Evinide seviyordu kadın. Tıpkı adamın hafif kirli sakallarının tenini okşamasını aşırı derecede sevdiği gibi...

Ayrılan çift birbirinin gözlerinde takılı kaldılar. Nedendi bu duygular? Nedendi bu bakışlar?

İçinden geçirdi genç kadın Rabbi' ne yalvararak;
"Lütfen bu bir veda olmasın...."

A ş k ı n   A c ı   H a l i  / TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin